Sonra başka fikirleri test edeceğiz. | TED | ومن ثم سوف نخرج بأفكار جديدة نقوم بتجربتها |
Sosyal medya bizi tamamen bir kent meydanında toplayacaktı, fikir ve tartışmalarla hepimiz etkileşime geçecektik. | TED | وسائل التواصل الاجتماعي كان من المفترض أن تضعنا في مدينة متغيرة، حيث نرتبط مع بعضنا البعض بأفكار صعبة ومناقشات جميلة. |
Takvim, yıl boyunca çok önemli fikirlerle yüzleşmenize olanak sağlamanın bir yolu. | TED | التقويم هو طريقة للتاكد انه خلال السنة سوف تملاء بأفكار مهمة جوهرية |
Sosyalleşmemizdeki düşünceleri içselleştiririz. | TED | نحن نتشرب بأفكار ناتجة عن نشأتنا الاجتماعية. |
Kafası çok ağır, düşüncelerle dolu, o yüzden başının üzerine düşmüş ve bedeni ise tıpkı bir bitki gibi büyümüş. | TED | رأسه ثقيل جدا، مليء بأفكار ثقيلة، لدرجة أنه يسقط نوعا ما في قبعته، وجسده قد نبت منه وكأنه نبتة. |
İnsanlığın hikâyesini, farklı düşünmemizi sağlayan büyük fikirler aracılığıyla anlatma biçimi -- adeta inanılmazdı. | TED | طريقة سرده لقصة البشرية بأفكار عظيمة تجعلك تفكر بطريقة مختلفة انه نوعا ما مذهل. |
Metinleri, yeni doktor nesillerine öğretilen standart eser haline geldi, dolayısıyla doktorlar Galen'in fikirlerini öven yeni makaleler yazdı. | TED | فلقد أصبحت كتاباته هي المرجع الأساسي لأجيال الأطباء من بعده، الذين بدورهم، أشادوا بأفكار جالين من خلال مقالاتهم. |
Aksi yönde, büyük bir rahatsızlıkla işlerini bitirmeye koşanların da pek özgün fikirleri olmadığını görüyorsunuz. | TED | وعلى الطرف الآخر، فإن الناس الذين يتسابقون هم في نوبة قلق تمنعهم أيضاً من الإتيان بأفكار مبتكرة. |
Senin yaşında bir kızın bu fikirleri nereden aldığını bilemiyorum. | Open Subtitles | انا حقا لا اعرف من اين تأتي فتاة في سنك بأفكار كتلك |
- Bu fikirleri nereden alıyor bu çocuk? | Open Subtitles | من أين جاءت الطفلة بأفكار من هذا القبيل ؟ |
Daha fazla fikir ürettiğinde, aralarından bazılarının iyi olacağını da bilirsin. | TED | كلما أنتجت المزيد من الأفكار، تكون متأكدًا أنه بإمكانك الإتيان بأفكار جيدة أيضًا، |
Ama oradaki ortam insanın ufkunu açıyor. Her saniye fikir alışverişi yapılan bir yerdi. | Open Subtitles | لكن الأجواء هناك كانت محفزة، وشحذت عقلي بأفكار جديدة |
Bizi yayında tutacak büyük bir fikir bulmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نأتي بأفكار جيدة تبقي على البرنامج |
Ayrı uzmanlıklara sahip olan insanları bir araya getiriyorsunuz; aynı zamanda yeni fikirlerle ve yaşanmışlıklarla geliyorsunuz ve yeni bir bilgi birikimi üretiyorsunuz. | TED | تُحضرون الأشخاص إلى المكان الذي يأتي بخبرة منفصلة، وتأتون أيضًا بأفكار جديدة وتجربة حيّة، وتنتجون معرفة جديدة. |
Tarihi, altında yatan fikirlerle nefesinizi kesecek biçimde sentezliyor. | TED | اتحدث بجدية هو يصنع التاريخ بأفكار أساسية بطريقة تأسر أنفاسكم |
Hafızası silindi yeni fikirlerle dolmaya hazır. | Open Subtitles | عقله ممحي من الأفكار مستعد لكي يمتلأ بأفكار جديدة |
Yeni Çağ vampirlerinin yeni düşünceleri vardır, anladın mı? | Open Subtitles | عصر جديد لمصاصي الدماء بأفكار جديدة، هل تفهم؟ |
Ve 4. sınıflar kafalarını böyle düşüncelerle doldurmamalıdır. | Open Subtitles | وطلاب الفصل الرابع ليس من المفترض عليهم أن يملؤا ادمغدتهم بأفكار غريبة |
Çalıştaylar yapıyoruz. Yeni fikirler ortaya çıkıyor. | TED | نقومُ بعمل ورشات عمل، ونخرجُ بأفكار جديدة. |
1.500 yıl boyunca Batılı hekimler Cladius Galen adlı bir Romalının fikirlerini körü körüne takip etti. | Open Subtitles | ظل أطباء الغرب لمدة 1500 عام مسلمين بأفكار طبيب روماني جالينوس هو |
Büyük sorunlar büyük çözümler gerektirir, büyük fikirlerin, hayal gücü ve cesaretin tetiklediği ama aynı zamanda işe de yarayan çözümler. | TED | إن المشاكل الكبري تحتاج لحلول كبرى، ملهمة بأفكار كبيرة و خيال وجرأة، لكن أيضاً بحلول مجدية. |
Beynin yeterince gelişmediği için bunu anlamadığını biliyorum ama bunu yapamazsın. | Open Subtitles | أعلم أنك لن تفهم هذا لأن عقلك مليئ بأفكار غير ناضجة لكن لايمكنك فعل هذا - |
Harika bir düşünce aklına getir... | Open Subtitles | ـ فكر بأفكار رائعة... |
Aklını binlerce Hitler'in düşünceleriyle dolduracaksınız. | Open Subtitles | سنغرق عقله بأفكار الآلاف على شاكلة هتلر |
Darwin'in sezgilerini kemiklerimizde hissetmeye başladığımızda, bu basit fikirlerden daha ötesi olmayan bu şeyler çok umut vaad eden şeyler olurlar. | TED | عندما نحس فعلا بأفكار داروين في عظامنا الأشياء التي نستطيع فعلها بلاشيء سوى هذه الأفكار هو شيء مؤمل جدا |
Sıcak şeyler düşün evlat, zira bu alet soğuk olabilir. | Open Subtitles | فكر بأفكار دافئة يا بنيّ لأن هذا قد يكون بارداً |