"بديل" - Traduction Arabe en Turc

    • yedek
        
    • başka
        
    • seçenek
        
    • yerini
        
    • alternatifi
        
    • yerime
        
    • seçeneğimiz
        
    • yerine birini
        
    • yeni
        
    • seçeneğim
        
    • yer
        
    • yedeği
        
    • alternatif
        
    • yol
        
    • Farklı
        
    Aradılar, yedek öğretmen diye, biraz para yapmak için ben sen oldum ama sonra oraya gittim ve çocuklar, onlar süper adamım Open Subtitles إتصلوا من أجل بديل وقد قلت أنني أنت لجمع بعض المال لكن عندما وصلت إلى هناك والأطفال إنهم عازفي روك يا رجل
    O zamandan beri bir yedek gövde bulmaya çalışıyor edilir. Open Subtitles لقد بقي يحاول أن يجد جسد بديل منذ ذلك الحين
    Bu bir sorun olabilir ama sana başka bir tane verebiliriz. Open Subtitles أجل، قد تكون هذه مشكلة ولكن يمكننا الحصول لك على بديل
    başka seçenek kalmadığına göre polisle kendiniz başa çıkacaksınız. Open Subtitles وبما انه لايوجد بديل, ستتدبر أمرك مع الشرطة فى مسألة كبش الفداء
    Güçlü bir kültürün veya güçlü bir liderliğin yerini tutmayacaktır. Ama bu temel şeyler yerinde olduğunda, sizi zirveye çıkarabilirler. TED لن يكون هناك بديل لثقافة قوية، أو قيادة قوية، ولكن عندما تكون هذه الأساسيات في مكانها، سوف تأخذك إلى القمة.
    Ya da kanamadan ölmesine izin veririm, tek gerçek alternatifi bu sanırım. Open Subtitles أو أن أدعها تنزف حتّى الموت والذي أعتقد أنَّهُ أفضل خيار بديل
    Siz, benim yerime uygun birini bulana dek görevlerimi yerine getirebilirim. Open Subtitles يمكنني القيام بواجباتي حتى يمكنك أن تعثر على بديل مناسب لي
    İyi oldu böyle. Bu da yedek tuvalet olmuş oldu. Open Subtitles ها هي الاخبار الجيدة الان الناس لديهم بديل كي يستخدموه
    Onunki değildi. yedek lâstik ve bir palto. Arabada başka bir şey yoktu. Open Subtitles كان صندوقه مرتباَ لا شيء سوى إطار بديل وسترة مطر لا شيء آخر في السيارة
    Kompütür, gemide yedek küre bulunuyor mu? Open Subtitles الحاسب, هل يوجد بديل لكرة البريليوم على السفينه؟
    Kompütür, gemide yedek berilyum küresi bulunuyor mu? Open Subtitles الحاسب, هل يوجد بديل لكرة البريليوم على السفينه؟
    Bu durumdan hiçbirimiz memnun değiliz Sayın Başkan... ama başka seçeneğiniz yok. Open Subtitles لا أحد منا سعيد بهذا سيدي الرئيس ولكن ما من بديل لديك
    başka bir repertuar, başka bir müzisyen ve başka bir akşam tekliflerinde bulundum. Open Subtitles و قدمت لها الكثير من البدائل فرقة موسيقية بديلة موسيقيون بدلاء احتفال بديل
    12 saati geçince yerine başka bir asistan geçecek. Böylece dinlenip geri gelebilirsin. Open Subtitles اتفقي مع طبيب مقيم آخر ليكون بديل لكِ، كي ترتاحي وتستعيدي طاقتكِ وتعودي
    Eğer arzu ederseniz, bir tek seçenek var Generalim. Open Subtitles هناك بديل واحد يا جنرال لو انك كنت متسامحا
    Beceri ve deneyimi ile ajanımızın yerini mükemmel bir şekilde dolduracak. Open Subtitles ,بمهاراتك وخبراتك .ستكون بديل ممتاز .لأى عميل من الممكن أن نفتقده
    yani iyi fikilerimiz vardı. Eski otomobilin öncamını aldık, arkasından kağıt geçirdik ve beyaz tahtaya ilk alternatifi ortaya çıkardık. TED وكان لدينا بعض الأفكار الجيدة. أخذنا الزجاج الأمامي لسيارات قديمة، ووضعنا أوراق خلفها وصنعنا أول بديل للسبورة البيضاء.
    İki haftam var ama gitmeden önce, yerime harika birini bulacağıma söz veriyorum. Open Subtitles حسناً ، سأبقى لإسبوعين لكنّي أعدكم أنّي سأجد بديل عظيم قبل أن أذهب
    başka seçeneğimiz yok. Gladstone bir ordu yollamalı. Open Subtitles ليس هناك بديل يجب ان يرسل جلادستون الجيش
    Bana yerine birini aramaya başlamamı mı söylüyorsun? Open Subtitles هل تخبريني أني يجب أن أبدء البحث عن بديل لكي
    Çok modernmiş ve... çay da yeni kahve ve hepsi bu. Open Subtitles , من المفترض أن يكون رائعاً و الشاي هو بديل القهوة
    Ama resmî sıfatım gereği suçlamasını dinlemekten başka seçeneğim yok. Open Subtitles لكنه واجبى المهنى ليس هناك بديل غير متابعة إتهامه
    alternatif gerçeklerin yer aldığı bir tür alternatif bir evren mi var? TED مثل، هل هنالك كون بديل من نوع ما بوقائع بديلة؟
    Bir yedeği daha ilk devriyesinde en öne yerleştirerek ne yaptığını sanıyorsun? Open Subtitles بماذا كنت تفكر حينما وضعت جندي بديل في المقدمة في أول دورية له
    Eğer zirveye ulaşamadan ölürsem beni alternatif yiyecek kaynağın olarak kullanacaksın. Open Subtitles لو لقيت حتفي قبل أن أصل القمة ستسخدمني كمصدر بديل للغذاء؟
    Şimdi tek bir yol var. Bunu benim vurduğumu söyleyeceğim. Open Subtitles لا يوجد بديل آخر يجب ان ألقي اللوم على نفسي
    Zamandaki bu noktadan önce, geçmişte bir yerde... zaman çizgisi bu tanjanta sıçrayarak... Farklı bir 1985 yaratmış olmalı. Open Subtitles رجوعاً من هذه النقطة فى الزمن, فى مكان ما فى الماضى... الزمن إنحرف إلى مماس... مخلقاً عام 1985 بديل.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus