parmak izleri o odadaki herhangi bir yerden alınmış olabilir. | Open Subtitles | ومن المؤكد ان ترك بعض من بصماته بمكان ما بالغرفة |
DNA'lar uyuyor, her yerde parmak izleri vardı, teşhis de edilince mahkumiyeti kesinleşmişti. | Open Subtitles | طابقنا الحمض النووي وكانت بصماته في كل مكان لذا بتعرفها عليه ختمنا المسألة |
Yoksa üstünde kan, her yerde parmak izi, cebinde cinayet silahı olan mı? | Open Subtitles | ام الشخص الملطخ بالدم و بصماته على كل شئ وسلاح الجريمه فى جيبه؟ |
Eyaletin 81'deki programında parmak izi alınmış. | Open Subtitles | تم أخذ بصماته كجزء من برنامج الولاية للمعونة في عام 1981 |
Patron, parmak izlerini daha önce baktığımız şu diğer hırsızlıklarla eşleyeceğiz. | Open Subtitles | سنُطابق بصماته يا رئيس مع عمليات السطو الأخرى بمجرد أن نعود |
Onun parmak izlerini almışsın. Dinle, o cüzdanı bana vermelisin. | Open Subtitles | لقد حصلت على بصماته يجب أن تعطينى هذه المحفظة |
Muhtemelen. parmak izini FBI'ın sisteminde tarattım ancak bir şey çıkmadı. | Open Subtitles | تقريبا لقد فحصت بصماته من خلال الاي اي اف اي اس |
Son iki kurbanını öldürürken kırılan kupanın her tarafında parmak izleri vardı. | Open Subtitles | بصماته كانت تغطي الكوب الذي و جدناه بينما كان يقتل ضحيتيه الاخيرتين |
Son iki kurbanını öldürürken kırılan kupanın her tarafında parmak izleri vardı. | Open Subtitles | بصماته كانت تغطي الكوب الذي و جدناه بينما كان يقتل ضحيتيه الاخيرتين |
Eğer Grady hırsız olsaydı, raporun her yerinde parmak izleri bulunurdu. | Open Subtitles | ثانيا: لوكان جريدى هو اللص , فان بصماته ستكون على التقرير كله |
Banton'ın parmak izleri, iki suç mahallinde bulundu. Ve tren terminali kasetleri de, son iki kurbanın etrafında olduğunu gösteriyor. - Bence bu dava oldukça açıklanabilir bir dava. | Open Subtitles | لقد وجدنا بصماته فى أماكن الجرائم يبدو ان القضيه حلت |
Doğru kimliğini buldum kasetlerden ve onun parmak izleri de var. | Open Subtitles | تأكدت من هويته من شريط المراقبة ولدي بصماته |
Herkesin kendine has bir parmak izi olduğunu nasıl biliyoruz? | Open Subtitles | كيف لنا أن نعلم بأن لكل شخص بصماته الفريدة؟ |
Horatio daha önce ondan parmak izi almış. 10 parmağı da var. | Open Subtitles | منه عينة مرجعية مسبقاً تتضمن بصماته العشر |
parmak izini alsak bile bir işe yaramazmış, çünkü parmak izi yokmuş. | Open Subtitles | .. إنه رجُل، إن حصلت على بصماته فلن تستطيع إيجاد مثلها في أيّ قاعدة بيانات، لأنها ليست موجودة |
Bir tanık çıktı, cinayet silahında da parmak izlerini bulduk. | Open Subtitles | كان هناك شاهد ووجدنا بصماته على سلاح الجريمة |
parmak izlerini arattığınızı görünce, Vic'in hayatta olabileceğini düşündük. | Open Subtitles | عندما رأينا أنكم تطابقون بصماته تمنينا أن يكون حياً |
Onun parmak izlerini 58 yılındaki davadan bulduklarınızla karşılaştırdım. | Open Subtitles | الان,قمت بمقارنة بصماته مع البصمات غير المعروفة التى تركتها انت بمسرح لجريمة منذ 50 عام |
parmak izini aldım, güvenliğe girmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | لقد حصلت على بصماته,مازلت احاول دخول مركز الأمن |
Pislik herifin, kayıtlarını ve parmak izini almalıyız. | Open Subtitles | أريد المتعلقات الشخصية لهذا الحثالة و بصماته |
İkinci ölünün parmak izinden kimliğini tespit ettik. | Open Subtitles | عرفنا هوية الضحية الثانية من خلال بصماته أيّها الرئيس. |
O zaman olay yerinde niye parmak izlerinin olduğunu sormamın mahzuru olmaz. | Open Subtitles | إذاً لم يضرّ أن أسأل لماذا كانت بصماته في مسرح الجريمة. |
Çamaşır çekmecesini onun parmak izleriyle kaplı halde bulduğumuzda anlatmıştı. | Open Subtitles | هذه كانت قصته بعدما وجدنا بصماته تملأ درج ثيابها الداخلية |
Parmak izlerinden de bir şey çıkmamış. | Open Subtitles | بحثوا عن بصماته, لم يجدوا شيئا حسنا, لابد ان لهم سجل |
Beni başvurduğu bir işe yönlendirdi, ben de orada aldıkları parmak izine bakıp geçmişini taradım. | Open Subtitles | لقد أرشدتني لعمل تقدم اليه مؤخرا لذا اجريت تفقد للخلفية عن العمل حيث اخذوا بصماته |
Bana parmak izinin dijital kopyasını gönderecek, ben de kopyasını çıkartacağım. | Open Subtitles | اجعلى سلون يلمسه سوف يبث نسخه رقميه من بصماته,التى سأصنع منها نسخه جيلاتينيه |