| Beni sürekli havalandırması olmayan küçük odalarda oynanan kötü oyunlara davet ediyor. | Open Subtitles | دائماً ما تدعوني لرؤيتها في بعض المسرحيات السيئة بقاعات صغيرة بدون تهوية. |
| Bir kerecik olsun, beni smokin gecesine davet etmenizi isterdim. | Open Subtitles | أتمنى فقط لمرة واحدة أن تدعوني لليلة ارتداء البذلة الرسمية |
| Ama bu bile sana, bana "yalancı" deme hakkını vermez. | Open Subtitles | ولكن من الذي أعطاك الحق في أن تدعوني كذاب ؟ |
| Bana "ufaklık" falan deme, çünkü o piç beni yaşlandırdı. | Open Subtitles | لا تدعوني بذلك مجدداً لآن ذلك الوغد جعلني أكثر سناً |
| Bakın, neden hepiniz burdan çıkıp rahatça oynamama izin vermiyor sunuz? | Open Subtitles | أسمعوا لم لا تذهبوا من هنا و تدعوني ألعب بهدوء ؟ |
| -Bana süper kahraman mı diyorsun? | Open Subtitles | ـ هل تدعوني بطلة خارقة ؟ ـ أنا أدعوك بأنك قاتلة |
| "orospu çocuğu" diyebilirsin ama yine "Babalık" dersen bunu bitiririm. | Open Subtitles | او تدعوني بأبن العاهرة ولكن اذا دعوتني بوالدي مرة اخرى أنا سَأَنهي هذه المعركة |
| Beni içeri davet etmezsen pek romantik bir hafta sonu olmayacak. | Open Subtitles | لن تكون علطة نهاية أسبوع رومانسية للغاية ما لم تدعوني للدخول. |
| Beni içeri davet etmezsen pek romantik bir hafta sonu olmayacak. | Open Subtitles | لن تكون علطة نهاية أسبوع رومانسية للغاية ما لم تدعوني للدخول |
| İyi akşamlar, Bay Rhadini. Beni davet etmeniz çok hoş. | Open Subtitles | مساء الخير سيد راديني من الجميل ان تدعوني |
| Bir içki için kaçtım. Dinle amigo, bir daha bana fasulye deme. | Open Subtitles | خذ الزجاجة للخارج أسمع ياصديقي,لاأريدك أ، تدعوني بالفاصولياء ابداً |
| Benim kanım da seninki gibi kırmızı, beyaz adam. Bana bir daha "kaffir" deme. | Open Subtitles | دمي أحمر مثل دمك تمامأً لذا لا تدعوني بالأسود |
| Acelem şu ki; Dawn'ı bütün gece yalnız bıraktım. Ve bana "aşkım" deme. | Open Subtitles | العجلة هو أنني تركت داون طوال الليل ولا تدعوني بحبي |
| Harika, siz çocukların açlıktan ölmeme izin vermeyeceğinizi biliyordum. | Open Subtitles | أوه، رائع، لقد عرفت إنكم لن تدعوني أموت من الجوع |
| Eğer işimi bitirmeme izin vermezseniz hepiniz öleceksiniz! | Open Subtitles | واذا لم تدعوني انهي عملي فجميعكم ستموتون |
| Bu derslere katılmama izin vermeniz gerekiyor. Beni dengede tutan tek şey bu. | Open Subtitles | يجب عليكم أن تدعوني أحضر هذه الصفوف انها التي تبقيني متوازناً |
| Bana hitap etme, zenci-sever Yahudi çocuk. Sadece dinle. | Open Subtitles | لا تدعوني بشيء يا عاشق الزنوج فقط استمع إلي |
| Bir saniye. Neden bana böyle dedin ki? ! | Open Subtitles | ثانية واحدة لماذا تدعوني بذلك؟ لوكا فاز بطريقة ما علي في الانتخابات لمنصب الرئيس |
| Beni tam ayrılacağım vakit çağırma demedim mi sana? | Open Subtitles | أخبرتك ألا تدعوني عندما أكون على وشك المغادرة |
| Ya bana oğlum demeyin, ya da bana oğlunuz gibi davranın. | Open Subtitles | أمّا أنت لا تدعوني الإبن، أو أنت تعامليني مثل إبن |
| Büyükannem bana tatlış der ve sana bunu söylediğime pişmanım. | Open Subtitles | جدتي كان تدعوني بـ أناناس ولقد ندمت على اخباركم بذلك |
| Annem bana Raife derdi ve ben bunu bana anlattırmayın. | Open Subtitles | أمي كانت تناديني ريف و أنا لا تدعوني أبدأ نادوني ,نيلر |
| Bana Big Papa demene bayılıyorum. | Open Subtitles | احبك عندما تدعوني والدي الكبير |
| Lütfen. Bana öyle seslenme. Onun kim olduğunu bile bilmiyorum. | Open Subtitles | رجاء لا تدعوني هكذا لا أعرف حتى من يكون |
| Hepsini bana bırakmayın . Evet, biraz da siz alın. Lezzetli, değil mi? | Open Subtitles | لكن لا تدعوني أكلها كلها، تذوق بعضها لذيذة أليس كذلك ؟ |