"تفاصيل" - Traduction Arabe en Turc

• ayrıntıları
• ayrıntı
• ayrıntılarını
• ayrıntılar
• bilgi
• ayrıntılı
• ilgili
• ayrıntıyı
• detaylarına
• detayını
• bilgiler
• detaylara
• bilgileri
• ayrıntılara
• hakkında

Kimi, neden aldığını öğrenmek istiyorum. ayrıntıları ve özellikleri istiyorum.
أريد أن أعرف من الذي أستخرجه ولماذا، أريد تفاصيل محددة.

Dolayısıyla kendi galaksimizde, başka her yerden daha çok ayrıntı görebiliriz.
لذلك يمكن رؤية تفاصيل أكثر في مجرتنا عن أي مكان آخر

sorusunu temsil eder. Nasıl çalıştığının ayrıntılarını bilmiyoruz, ... ... fakat FOXO geninin ... ... insan ömrü üzerinde etkili ... ... olabileceğini biliyoruz.
لا نعلم عن تفاصيل كيفية ذلك لكننا نعلم ان جينات فوكسو يُمكنها التأثير في مدة عُمر الاشخاص

Yara izi veya kırışıklık gibi vücudumuzdaki küçük ayrıntılar hayatımız hakkında bilgi verir.
تفاصيل صغيرة في جسدنا، كندبة أو تجاعيد مثًلا، تخبرنا الكثير عن حياتنا.

Devam eden bir soruşturma var efendim. Detaylı bilgi veremeyiz.
إنه تحقيق جاري يا سيدي لا يمكننا الإدلاء بأية تفاصيل

Uyandığı zaman ondan ayrıntıları öğrenip fidyeyi bizzat almaya gideceğim.
مجرد ما تستيقظ، سأحضر لها تفاصيل وأحصل على الفدية بنفسي

Ancak sürecin ayrıntıları halen önemli bir anlaşmazlık konusu.
لكن تفاصيل العملية ما زالت تحت جدل كبير

Sol yarıküremiz şimdiki ana ait o dev kolajı alıp içindeki ayrıntıları yakalamak, ve o ayrıntıları daha da ayrıntılandırmak üzere tasarlanmıştır.
النصف الأيسر مصمم لأخذ هذه الأجزاء الهائلة الموجودة في اللحظة الحالية ليبدأ في في التقاط التفاصيل، تفاصيل وتفاصيل أكثر حول هذه التفاصيل

Ne e-posta, ya da herhangi bir nedenden dolayı herhangi bir ayrıntı.
.. البريد الإلكتروني الخاص بك ، أو لهذا السبب أي تفاصيل أخرى.

Hayatındaki her ayrıntı saptanmalı, kontrol edilmeli ve bir daha kontrol edilmeli.
عليّنا معرفة كل تفاصيل حياته سحقًا لكَ أيها الخاسر ومراجعتها، ومراجعتها ثانيةً

Hayatını kurtarmak için kaçarken görünen genç Arnavut kızla ilgili az önce daha fazla ayrıntı edindik.
نحن توا إستلمنا . .. تفاصيل أكثر عن البنت الألبانية التي فرت بحياتها

Aşk üçgenlerinin ayrıntılarını bilmiyor olmama rağmen onları tanımak zorunda oluğumu derinden hissettim.
على الرغم من أنني لا أعرف شيئًا عن تفاصيل حبهم الثلاثي شعرت أنّه يجب عليّ أن أكتشف من يكونون.

Fotoğrafların büyütülmesi bize zirvenin ayrıntılarını gösterdi, çarpışma ile en az 12 yolcunun dışarı savrulduğunu ve kuyruk bölümünde de dört cesedin olduğu seçiliyor.
الكثير من الصور تبين تفاصيل موقع الحادث و تُظهر 12 جثة على الأقل بجانب جسم الطائرة, و 4 عند منطقة الذيل

Diyojen'in hayatına dair ayrıntılar şüpheli olsa da onun bu utancından doğan felsefi fikirler bugün yaşıyor.
بينما الكثير من تفاصيل حياة ديوجين ما زالت غامضة، فإن الأفكار الفلسفية الناتجة عن فضيحته ما زالت باقية إلى اليوم.

Dilimler. Eğer dikkatli bakarsanız, küçük ayrıntılar var.
واذا نظرت بدقة الى هذه الصور .. سوف تجد تفاصيل صغيرة جدا

Ona bir koruma ayarlayacağım ve eşyalarını da bizim bilgi işlemcilere götüreceğim.
لقد حصلت على تفاصيل أمنيه بشأنه، وسوف أحضر أشياؤه لفريق التقنية لدينا

İnsanların nasıl Mars'a gideceği ve bunun nasıl olacağıyla ilgili çok ayrıntılı bir plan yaptınız.
لقد قمتم في الواقع بتطوير تفاصيل كاملة، نوعاً ما، صورة عن كيفية ربما وضع الإنسان على المريخ، فكيف يبدو ذلك.

Araştırma ile ilgili bir kaç detay söylemeye karar verdim.
في ذلك الوقت, قررت أن أجنبك بعضا من تفاصيل التحقيق

Gina o evdeki her türlü ayrıntıyı bedeniyle duyup hissetti.
جينا " سمعت كل تفاصيل " تلك الجريمة عبر جسدها

Bak, çocuk kelimelerin detaylarına, dikkatli bakmıyor, yani çoğu zaman sadece tahmin ediyor.
انظر الولد لا ينظر بتمعن في تفاصيل الكلمه لذلك فهو معظم الوقت يخمن

Bunlar hiçbir zaman, tanımladığı şeylerin her detayını yakalamaz, sadece uygun cevaplar belirlemeye yetecek kadarını alırlar.
فهم لا يلتقطون أبدًا كلّ تفاصيل الأشياء التي يصفونها، بل فقط ما يكفي الدماغ لتحديد الاستجابات الملائمة.

Bir hafta önce olan korkunç aile cinayetiyle ilgili yeni bilgiler aldık.
تفاصيل جديدة اليوم عن الجريمة البشع التي حدثت لعائلة محليّة هذا الأسبوع

Tenoch bitmek bilmeyen detaylara dair soruların cevabını bulmakla uğraştı.
تونيوتش أشغل نفسه سعياً للحصول على تفاصيل لا نهاية لها

Ayni gun ozgecmisiyle ilgili bilgileri istedim ama bundan surekli kaciyor.
في نفس اليوم الذي سألته عن تفاصيل حياته السابقة, تعجل بالإستقالة

Kocamın işiyle ilgili ayrıntılara ulaşmanızda size yardım etmemi mi istiyorsunuz?
هل تريد أن أساعدك لأحضر لك تفاصيل عمل زوجى؟

Cinsel taciz hakkında bir detay yoktu, sadece kabusları vardı.
لم تكن هناك تفاصيل عن الاعتداء الجنسي فقط بعد الحادثة