"تقفي" - Traduction Arabe en Turc

    • durma
        
    • izini
        
    • durup
        
    • takip
        
    • dikilme
        
    • ayağa
        
    • dikilip
        
    • durmayı
        
    • durmak
        
    • durabilir
        
    • durmasana
        
    • dikiliyorsun
        
    • durman
        
    Orada durma! Erkeğine içecek bir şeyler kap getir. Open Subtitles لم تقفي هناك وحسب احصلي لرجلك على شيء ليشربه
    Konuşmaya devam et. Bu mesajın izini takip ederek yerimizi tespit edemezsiniz. Open Subtitles تابع التحدث لن تقدر على تقفي أثرنا بهذه الطريقة
    Biz birbirine bir şey istemedim gibi nasıl durup sakınca görmüyorum? Open Subtitles كيف يمكنك أن تقفي و تتظاهري أننا لم نعني أي شيء لبعضا يوماً ما ؟
    Ah, Tanrım.. Seni cep telefonundan takip etmek iyi bir şeymiş sanırım.. Open Subtitles يا إلهي إنه لشئٌ جيد ان كان بمقدورنا تقفي أثر هاتفك المحمول
    Orada dikilme öyle, Mutfağa geçip temizliğe başla. Open Subtitles حسناً، لا تقفي هكذا ادخلي المطبخ واستخدميها
    Biraz önce mahkememde ayağa kalkıp sevişiyoruz diyen siz değil miydiniz? Open Subtitles ألم تقفي للتّوِ في محكمتي و قلت أنكما تمارسانِ الزنى ؟
    Bu yüzden bir süre için saçma sapan bagiracagim, ve sen de orada dikilip buna katlanmak zorundasin, tamam mi? Open Subtitles لذا سأصرخ لفترة وجيزة وماعليك سوى أن تقفي هنا وتعاملي مع الموقف، موافقة؟
    Şimdi sen dayanıklı olmalısın; kendi ayaklarının üstünde durmayı denemelisin. Open Subtitles الآن يجب أن تخرجي من تلك المحنة تحاولي أن تقفي بقدميك الإثنتين
    Öyle durma baldızına sarıl da gidelim. Open Subtitles حسنا ، لا تقفي فقط هناك اعطي نسيبتك عناق حتى نتمكن من الذهاب من هنا
    İnsanlarla ortak iş yapman çok yanlış, sakın karşımda durma. Open Subtitles فتحالفكِ مع البشر في غير موضعه. فلا تقفي ضدي.
    Sana söylüyorum. Yarım akıllı gibi durma orada. Open Subtitles أنا أخاطبك، أرجوك لا تقفي هكذا كالبلهاء.
    CIP kod sızıntı kaynağının izini bulabilirsen. Open Subtitles ورؤية إن كان بستطاعتكِ تقفي أثر رموز وحدة معالجة تداخل القنوات إلى مصدرها سأحاول
    Bir sene önce gözden kayboldu, biz de izini kaybettik. Open Subtitles لقد إختفت منذ عام مضى ولم نستطع تقفي أثرها
    Orada dimdik durup onlara yeteneğini göstermelisin. Open Subtitles يجب أن تقفي و تريهم ماذا يمكنكي أن تفعلي
    Ne yapabildiğini gördüm, ve yapabildiğin şey ise arkada durup, sallanıp, sessiz sessiz mırıldanmak. Open Subtitles لقد شاهدت ما يمكنك فعله وهو أن تقفي في الخلف وتتأرجحي وتغني بصوت منخفض جدا
    ...takip edilemesinler diye bu telefon hattına girmişler tezgahı ne bir şasi numarası ne de kaydı olan bir karavana kurmuşlar. Open Subtitles و قاموا بوصل هذا الخط الهاتفي كي يصعب تقفي أثرهم نصبوا متجرا في عربة للتخييم من دون لوحة أو أوراق تسجيل
    Orada öyle dikilme! Oğlumu mutlu et! Open Subtitles لا تقفي هكذا مكتوفة الأيدي اجعلي ابني سعيدا
    Yavaşça ayağa kalkmanı ve ellerini kaldırmanı istiyorum. Open Subtitles أريدكِ أن تقفي ببطئ وترفعي يديكِ في الهواء
    Bizi ya vur ya da yardım et ama orada dikilip durma. Open Subtitles إما أطلقي النار علينا،أو ساعدينا لكن لا تقفي هناك مكتوفة اليدين
    Tatlım, ayaklarının üzerinde durmayı başarana kadar bizimle kalman çok güzel ama önce gerçekten kendi ayakların üzerinde dursan? Open Subtitles عزيزتي انت مرحب بك ان تبقي معنا حتى تقفي على قدميك لكن ..
    Dibimde durmak zorunda mısın? Open Subtitles هل يجب أن تقفي هكذا ؟
    Şurada durabilir misin? Open Subtitles أيمكن أن تقفي هناك ؟
    Hadi orda öyle durmasana! Şaplağı at! Open Subtitles حسناُ, لا تقفي هناك ابدئيي بصفعي
    Ona ne oluyor? Niye orada dikiliyorsun? Open Subtitles ماذا حدث لها, لما أنتِ تقفي هنا
    Yerde, arkasında durman gereken küçük bir bant parçası var. Open Subtitles هنالك لاصق صغير بالأرض عليكِ أن تقفي خلفه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus