| Ne, alfabetik sıralamada Ciddi miydin? | Open Subtitles | هل كنت جادّ حول التَرتيب حسب الحروف الأبجدية ؟ |
| Şu anda, bu gece neye ya da kime çocuğu koyduğumla ilgili cinsel espri yapmıyor olmam ne kadar Ciddi olduğumu gösteriyordur. | Open Subtitles | حقيقة أني لا أختلق فكاهة جنسيّة كبيرة الآن عن من أو ماذا نلتُ منه الليلة، كفيلة بإخبارك كم أنا جادّ |
| Bugün saat tam 11:05'te 35.04 Kuzey ve 116.49 Batı koordinatlarında kibirli ve açgözlü birinin ölümle cezalandırıldığını göreceksiniz ve Ciddi olduğumu anlayacaksınız. | Open Subtitles | عند الإحداثيات 35.04 شمالاً و 116.49 غرباً سترون شخصاً متعجرفاً و جشعاً يتم معاقبته بالموت و ستعلمون بأنني جادّ بكلامي |
| Cassie, ben çok ciddiyim. Bayanlar tuvaletinden zaman çatlağına gittik. | Open Subtitles | كايسي، أنا جادّ جداً دخلنا الى مرحاض السيدات تسرّب الزمن |
| Çok ciddiyim. Bodruma inen o merdivenler var ya? | Open Subtitles | إنني جادّ أتعرف ذلك الدرج المؤدي إلى القبو؟ |
| - Ciddi misin? | Open Subtitles | وكالة المخابرات الأمريكية ؟ هل أنت جادّ ؟ |
| Yüz ifadenizden Ciddi bir mesele olduğunu anlayabiliyorum. | Open Subtitles | يُمكنني أن أرى من خلال النّظر في وجوهِكٌم بأنّ هذا عملٌ جادّ |
| Kabul etmek istemiyorum ama ne kadar Ciddi olduğunu bilmem gerek. | Open Subtitles | ...ولا أريد أن أقبله، لكن أحتاج لأعرف أنّك جادّ بشأن هذا |
| Az önce yüzüne tanga atılan birine göre bile aşırı derecede Ciddi demek ki. | Open Subtitles | أنت جادّ أكثر من اللّزوم لشخصٍ تمَّ ضعفه بلباس داخلي على الوجه. |
| Buna dayanamam. Sen Ciddi misin? | Open Subtitles | لا يمكن أن أفتن بهذا , هل أنت جادّ ؟ |
| Hayır, şaka yapmıyorum. Bu son derece Ciddi bir şey. | Open Subtitles | كلا ، لست أمزح فهذا الأمر جادّ تماماً |
| Cehennem Ciddi bir şeydir, çok da gerçektir. | Open Subtitles | الجحيم امرٌ جادّ وهي حقيقيّة *بعضهم لا يؤمن بوجودها* |
| "eğer tercih; bir maymun soyundan ya da Ciddi bir tartışmada ucuz, kaba noktalara alçalmak için aklını ve belagatini kullanmaya hazır birilerinin soyundan gelmek olsaydı, ...açıkçası maymunu seçerdim" dedi. | Open Subtitles | أو الإنحدار من شخص مهيّأ لإستعمال ثقافته وفصاحته لينحدر لما هو أسوأ يُعدّ نقطة فظّة بنقاش جادّ, فإنّه من البديهيّ سيُفضّل القردة. |
| ciddiyim. Tatile çıkmayı bir yıldır konuşuyoruz. | Open Subtitles | أنا جادّ ، لقد كنا نتحدث عن الذهاب بعيداً لمُدّة عام |
| Tabii ki ciddiyim. Olayın tamamını göremiyorsun. | Open Subtitles | إنني جادّ طبعاً لا ترين الصورة الشاملة هنا |
| ciddiyim adamım senin biraz ara vermen gerekli, hadi adamım. | Open Subtitles | أنا جادّ يا رجل ، أنت بحاجة للراحة هيا يا رجل |
| - Ben ciddiyim. Silahlarla oynamanın sırası değil. | Open Subtitles | أنا جادّ, لايجب على الشخص أن يلهو بهذه الأشياء |
| ciddiyim. Başka bir adam varsa orada, ben işeyemem yapamam. | Open Subtitles | أنا جادّ ، إن كان هناك شخص آخر فإنّني لن أستطيع التبوّل |
| Hadi ama çocuklar. Ben ciddiyim. Buna ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | با الله عليكم يا رفاق , أنا جادّ لقد كنتُ بحاجة لذلك |
| Hayır, cidden. Muhtemelen onları köpek dövüşüne sokuyordur. | Open Subtitles | لا , أنا جادّ إنه علي الأرجح يجعلهم يتقاتلون |
| Bu konuda Ciddisin demek? | Open Subtitles | إذن أنت جادّ حيال ذلك. |
| Vay amına, ciddisiniz siz. | Open Subtitles | سحقًا، أنتَ جادّ |