belki de yuva zemini için sürekli taze saz getirerek kira ödüyorlar. | Open Subtitles | ربما أن جـرذان المـسك تدفع الإيجار وذلك بتزويد المنتجع بإنتظام بفراش جديد |
belki de kocası öğrendi ve, bilirsin, ihtiras cinayeti. Tamam. | Open Subtitles | ربما أن الزوج اكتشف ذلك و كما تعرف، جريمة العاطفة |
belki de ilk defa pişiren tarafta olmadığım için öyle geliyordur. | Open Subtitles | ربما أن سعيدة وحسب لأني لست مضطرة للطبخ جميعنا مللنا منها |
- Belki. Ya da belki de daha iyi bir teklif gelene kadar beni hayatta tutuyorsundur. | Open Subtitles | أو ربما أن تحاول إبقائي حيّة إلى أن تحصل على عرض أفضل |
Bize göre, Muhtemelen, hâlâ bilinmeyen birçok parçacık var ve çok daha büyük bir simetriye, çok daha büyük bir teoriye, | Open Subtitles | نحن نعتقد، ربما أن هذا الجسيم والعديد من الجسيمات الأخرى لا تزال هناك وكلها جزء من تماثل أكبر من ذلك بكثير |
Ve genel izlenim, belki de insanların kaybetmiş olmasıdır. | TED | والأنطباع العام هو ربما أن الجنس البشري فقد قدرة اخذ القرار. |
belki de düşündüğünden daha fazla nedeni vardır. | Open Subtitles | ربما أن لدى اسباب أكثر مما تفكر فيها أنت |
belki de seni hiç tanımadım. | Open Subtitles | ربما, لم أعرفك حق المعرفة ربما أن الحياة مجرد أوهام |
belki de benim düşüncelerin senin için yeterince entelektüel değildir. Öyle değildir-- | Open Subtitles | ربما أن آرائى ليست فكرية بالنسبة إليك بما يكفى ، ربما أنها ليست |
Ama kotaramayacağını hissediyorsan, belki de vali ile konuşmak istersin. | Open Subtitles | إذا تشعر أنك لا تستطيع , ربما أن توّد أن تأخذ ذلك إلى الأعلى , مع رئيس البلدية |
belki de bu evi koruma sorumluluğu size fazla geldi çocuklar. | Open Subtitles | ربما أن مسؤولية حراسة هذا البيت هي صعبة جداً عليكما. |
belki de Darrell uzun bir süre hapse gireceğini anlayınca... | Open Subtitles | ربما أن داريل عندما أدرك أنه سيذهب إلى السجن لوقت طويل جدا |
Tamam belki de Abby'nin onu istiyor olması seni kıskandırdı. | Open Subtitles | ربما أن ذلك جعلك تشعر بالغيرة لانها أرادته هو؟ يا صاح |
belki de Dr. Brennan ile en son konuşmalısınız. | Open Subtitles | ربما أن ذلك يفيدك بالوصول للطبيبة برينان |
Ya da belki de gerçek, eğer birlikte olmamız gerekseydi, | Open Subtitles | , أو ربما أن الحقيقة هي , لو ان علاقتنا ستنجح |
Baba, bak belki de anneme yalan söylemek iyi bir fikir değildi. | Open Subtitles | أبي، انظر كنت أفكر ربما أن الكذب على أمى ليس |
- Bunu duyduğuma inanamıyorum. - Belki biseksüelim. Bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أصدق أنني أسمع هذا الآن - ربما أن ثنائي جنس, لا أعلم - |
- Belki iş arkadaşların da burada kalıcı olmam konusuna alışabilirler. | Open Subtitles | حسناً، إذاً على زملائك ربما أن يعتادوا على فكرة تواجدي هنا على... أسس دائمة أكثر. |
- Belki katilimizin Alman Kurdu vardır. | Open Subtitles | ربما أن القاتل لديه شيبرد ألماني |
Arabamızın, Muhtemelen bir partner, bir koç durumu anlayacak ve potansiyelimize ulaşmamızı sağlayacak biri olmasını mı istiyoruz? | TED | هل نريد سيارتنا ربما أن تكون شريكا، مدربا، شخصا ما يمكنه استخدام فهمه للحالة لمساعدتنا على بلوغ قدراتنا الكامنة؟ |
Sadece kameralarla insanların yapabileceğinin on katını Muhtemelen yaparsınız. | TED | يمكنك ربما أن تكون أفضل بعشر مرات من البشر، بالكاميرات فقط. |
güzel bir soru. Geçen gün bir şey okuyordum ve diyordu ki, Batıda hastalığın Muhtemelen en büyük nedeni tokalaşmaktır. | TED | اليوم الثاني بينما أنا أقرأ أمرا، والشخص قال ربما أن السبب الرئيسي لنقل المرض هو المصافحة بالأيدي في الغرب. |