"سأخسر" - Traduction Arabe en Turc

• kaybedeceğim
• kaybederim
• kaybedeceğimi
• kaybedebilirim
• kaybediyorum
• kaybederdim
• kaybetmek
• kaybettim
• kaybedecektim
• kaybedebilirdim
• kaybetmiş
• kaybedecek
• kaybedersem
• kaybedeceksem
• kaybedeyim

Bu maymunu alırsan hayatımdaki en önemli kişilerden birini kaybedeceğim.
إذا اخذت هذا القرد سأخسر احد اهم الاشخاص في حياتي

Joan... 100 binlerce dolar kaybedeceğim ama Bette de kaybedecek.
جون سأخسر مئات الألوف من الدولارات لكن بيتي ستخسر معي

Eğer bu hafta sonuna kadar bu aşamayı bitirmezsem, ödeneğimi kaybederim.
إن لم أنتهي من هذه المرحلة بحلول نهاية الأسبوع، سأخسر التمويل.

Yıllık çim bovling turnuvam var ve Hector'dan başkası çimleri biçerse, oyunu kaybederim.
سأقيم بطولة بولنج على عشبي وإذا جز عشبي أي شخص آخر غير هيكتور فإني سأخسر اللعبة

Neden her zaman bunu oynarsın? Sana kaybedeceğimi söylemiştim. Lanet olsun, bunu bir daha yapalım.
. قلتُ لك إنني سأخسر اللعنة على ذلك ، سنفعل ذلك مجدداً

Bir servet kaybedebilirim ama senin insanlarına da yardım edeceğim.
ربما سأخسر بعض المال لكني سأضمن أناسك أيضاً

Hakim bana 3 hafta sonu verdi. Hala kaybediyorum.
إذا حدّد القاضي 3 عطلات أسبوعية بلا إمكانية التبديل سأخسر

- Bir dakika... Bu demek oluyorki eğer sana çıkma teklif edersem bahsi kaybedeceğim.
انتظري , ذلك يعني اذا دعوتك للخروج أذاً سأخسر الرهان

24 saat içinde fabrikayı kaybedeceğim.
في أقل من 24 ساعة سأخسر المصنع على أية حال

Ve bu yüzden, çok arzu ettiğim bir şeyi kaybedeceğim.
و بسسب ذلك، أنا سأخسر شيئاً أرغب به بشدة

Kulübü kapattılar. Her şeyi mahvettiler. Her şeyimi kaybedeceğim.
فلقد أغلقوا النادي و هُم سيدمّرونه، و سأخسر كل شيء

Bakin çocuklar. Biyokimya dersimi kaçirirsam bursumu kaybederim.
إن تغيبت عن صف الكيمياء العضوية, سأخسر منحتي

Bak, sana yalvarıyorum. Bunu yaparsan, her şeyi kaybederim.
اسمع , أتوسل إليك إذا قمت بهذا، سأخسر كل شيء

Ama düşürmezse bu sefer jüriye gidebilir ki bu durumda büyük ihtimal kaybederim.
ولكن لو لم يفعل، عندها من الممكن أن تتحول للمحكمة مع هيئة محلفين وفي هذه الحالة سأخسر الكثير

Burada ölürsem kızımı görme şansımı sonsuza dek kaybederim.
إذا مت هنا سأخسر الفرصة للأبد كي أرى ابنتي مجدداًً

Ama hep mezuniyet balom yüzünden bekaretimi kaybedeceğimi sanırdım, bekaretim yüzünden balomu değil.
لكن كنت دائما أعتقد أني سأخسر طهارتي بسبب موعدي في حفلة التخرج ليس أن أخسر موعدي بسبب خسارتي لطهارتي

Bir servet kaybedebilirim ama senin insanlarına da yardım edeceğim.
لقد سيطر على المصرف ربما سأخسر بعض المال لكني سأضمن أناسك أيضاً

Bütün muharebeleri kazandım ama savaşı kaybediyorum.
لقد انتصرت في جميع المعارك, لكنني سأخسر هذه الحرب

Pokerde çok kötüyümdür yani o parayı yine kaybederdim.
أنا سىء جداً فى البوكر كنت سأخسر النقود على أى حال

Bunun güçlerimi kaybetmek anlamına geldiğini bilsem topluluğu mühürlemezdim be!
لم اكن لأربط الدائرة الغبية ابداً إذا كنتُ سأخسر قوتي

- 10 bin dolar kaybettim ki bu bana bir bok ifade etmiyor.
ـ وأنا سأخسر العشرة الآف. والتي، بصراحة، تعني الهراء بالنسبة لي، أتعلمان السبب؟

Ya bir sekreteri ya da eşimi kaybedecektim.
اكتشفت اننى سأخسر مُساعدتى او سأخسر زوجتى

Dün birlikte görünseydik... senin bir kaybın olmazdı... ama ben herşeyimi kaybedebilirdim.
لم تكون لتخسري شيئاً ولكنني كنت سأخسر كل شيء اذا على اي حصان سوف تراهنين

Biliyorum gerçekleri anlatırsam onu bundan kurtarabilirim ama ben her şeyi kaybetmiş olurum.
وأعتقد أننى يمكن أن أنقذ الأمر أذا أخبرتها الحقيقة ولكن... . اذا فعلت هذا سأخسر كل شىء

Evet, çok şirinsin, ama senin yüzünden arkadaşımı kaybedersem,
نعم, انك جميلة جداً, لكن اذا كنت سأخسر صديق من أجل هذا

Bir dosttu, eğer bu seçimi kaybedeceksem bunun sebebi hiçbir şey yapmamak olmayacak.
لقد كانت صديقة، إن كنت سأخسر الانتخابات فلن أخسرها مع عدم القيام بشيء

Biriyle çıkıyorum diye niye arkadaşlarımı kaybedeyim?
لماذا سأخسر اصدقاءً بمجرد اني بدأت أوٌاعد شخصً ما