"سراحك" - Traduction Arabe en Turc

• serbest
• tahliye
• şartlı
• gitmene izin
• özgür
• tahliyeni
• bırakmak
• taburcu
• bırakacak
• bıraktılar
• çıkıyorsun
• bırakacağım
• gidebilirsin
• gözetim
• bıraktı

- serbest bırakıldığınızdan beri kontrollü maddelerden birini kullandınız mı?
هل إستخدمتَ أي مواد خاضعة منذُ إطلاق سراحك ؟ كلا

Dünyaya geldiğimizde seni serbest bırakacağım bu direk cennete gitmeni sağlayacak.
عندما نعود إلى الأرض سوف أطلق سراحك و سوف تعبر للسماء

Senin şartlı tahliye olabileceğini öğrendiğinden beri, annen çok daha iyi hissediyor.
ان صحة أمك تتحسن منذ أن عرفت أنه من الممكن اطلاق سراحك

Senin tekrar birini öldürmeyeceğinden emin olana dek gitmene izin vermeyeceğini söyledi.
قال إنّه لن يطلق سراحك إلّا أن يوقن أنّك لن تقتل مجددًا.

Kontrol etmek isteyen diğerlerinin aksine seni özgür bırakmak istiyorum.
على خلاف من يسعون للسيطرة عليك أنا أود إطلاق سراحك

- Sen de serbest kalırdın. - Seninle evlenmemin karşılığı bu mu?
سأطلق سراحك أيضا أهذا ما سأحصل عليه بعد زواجى منك ؟

Sen ve çocukların derhal serbest bırakılmazsa, kocan buraya saldırmak üzere yola çıkacak.
اذا لم يطلق سراحك و الاطفال فورا فسيتجه زوجك ضدنا هنا

İşbirliği yaparsanız kısa zamanda serbest kalırsınız.
إذا تمكنت من إحضار إثباتات قانونية سنطلق سراحك

şartlı tahliye memurun yine nerede olduğunu bilmediği için az önce beni aradı.
الضابط المسؤول عن اطلاق سراحك اتصل للتو لأنه لم يعلم أين كنت مجددا.

Hayır, işler yolunda giderse tahliye olana kadar kalıcı şekilde devam edebilir.
لا , اذاالامر استمر بشكلاً جيد ستكونين دائمة إلى لحظة اطلاق سراحك

Şimdi ofisimden siktir ol git şartlı tahliye memuruna rapor ver.
و الأن اخرج من مكتبي و أذهب الى شرطي اطلاق سراحك.

Sana emri kimin verdiğini söyle, ben de gitmene izin vereyim.
أخبرنا من أعطاك هذه الأوامر، وسأطلق سراحك

Fakat itiraf edersen, özür diler ve başkalarını da dahil edersen özgür olacaksın.
ولكن إن اعترفت واعتذرت وغيرها من مقاييس حسن الأخلاق، سوف يطلق سراحك.

şartlı tahliyeni herhangi bir şekilde ihlal edersen kodese geri dönersin, anladın mı?
لاتتصلين بي, سألقيك في السجن تنتهكين شروط إطلاق سراحك بأي شكل من الأشكال ستعودين إلى السجن, هل تفهمينني؟

Seni taburcu edeceklerinden emin değilim Walter.
لستُ متأكداً من أنهم سيطلقون سراحك يا والتر

Şiddet karşıtı konuşma yaparsan, vali seni bırakacak.
الحاكم وافق على اطلاق سراحك اذا طالبت الناس بعدم العنف

Seni bıraktılar! Bırakacaklarını biliyordum!
لقد أطلقوا سراحك كنت متأكدة من أنهم سيفعلون

Jefferson, şimdi çıkıyorsun. Kamyonet geldi.
جيفرسون, سيطلقون سراحك الان الحافلة ستتحرك

Hadi üstünden geçelim. Dediklerini tekrarla, sonra gidebilirsin.
دعنا ننتهي من الأمر، كرر ما قلت لنطلق سراحك

Bu yüzden şartlı tahliyenizde sıkı gözetim altında olmanız gerekiyor.
لذا أطلاق سراحك المشروط وضعك علي قائمة الإشراف المكثف.

Kido seni yalnızca kız arkadaşını hala bulmak istediği için bıraktı.
ذلك المدعو (كيدو) أطلق سراحك لأنه مازال يريد العثور عن حبيبتك