Birkaç gün içinde her şey çok daha iyi olacak. Göreceksin. | Open Subtitles | في غضون عدة أيام, كل شيء سيكون على مايرام سترى ذلك |
Eğer bu ufak problemi çözebilirsek teklif 30 gün boyunca geçerli olacak. | Open Subtitles | سيكون على الطاولة لمدة 30 يوما قبل أن نزيل هذه المشكلة بعيدا |
Sakin ol ve beni izle yeter her şey güzel olacak. | Open Subtitles | فقط كوني هادئة وتتبعي قيادتي وكل شيء سيكون على ما يرام |
Sana söylediklerimizi yapacaksın, ve her şey yoluna girecek, değil mi? | Open Subtitles | ستقوم بفعل كل ماطلبناه منك، وكل شيء سيكون على مايرام، صحيح؟ |
Her şey yoluna girecek diyorum sana -Her şey yoluna girecek. | Open Subtitles | ،عندما أخبرك أنّ كل شيئ سيكون على مايرام سيكون على مايرام |
Onları ağrı kesici olarak kullandığın sürece bir şey olmaz. | Open Subtitles | طالما أنكِ لا تأخذيهم للترفيه فكل شئ سيكون على مايرام |
Sorun yok, endişelenmeyin bir sorun çıkmayacak. | TED | كل شيء على ما يرام، لا تقلقوا. كل شيء سيكون على ما يرام. |
Şu anı gördüm üç kızımın da, güzel genç kadınlar olarak önümde durduğunu ve her şeyin güzel olacağını gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيتُ هذه اللحظة، بناتي الثلاثة واقفات بجانبي كنساء جميلات ويافعات، ولذلك عرفتُ بأنَّ كل شيء سيكون على ما يرام |
On yıl içinde tüm bunlar bir mikroçip boyutunda olacak. | Open Subtitles | في غضون 10 سنوات، كل هذا سيكون على شاكلة رقاقة |
Başka bir yerde yaşayınca, her şey daha mı güzel olacak zannettin? | Open Subtitles | هل تظن أن كل شيئ سيكون على ما يرام لو إنتقلنا ؟ |
Çocuğa 8 bin dikiş falan atacaklar ama iyi olacak. | Open Subtitles | الفتى بحاجة لثماني آلاف غرزة لكنّه سيكون على ما يُرام |
Örneğin, 1997 yılında benim doğum günümde Ay üçüncü dördün evresinde olacak. | Open Subtitles | إذاً, كـ, في عيد ميلادي في 1997, .سيكون على شكل أحدب متزايد |
Konuştuğumuz gibi kuryem kampta ve bu gece yelken açmaya hazır olacak. | Open Subtitles | ساعِيّ الخاص في المخيم بينما نتحدث و سيكون على إستعداد ليُبحر الليلة |
Orayı kaybedersek düşecek bir sonraki domino taşı evimiz olacak gibi. | Open Subtitles | يبدو الأمر إذا فقدنا تلك الأرض، الدور التالي سيكون على المنزل. |
Sadece bize bu arada nerede olduğunu bildir yeter. Herşey yoluna girecek. | Open Subtitles | دعنا فقط نعرف مكانك طوال الوقت وكل شىء سيكون على ما يرام. |
Şu an korkmuş olduğunu biliyorum, ama her şey yoluna girecek. | Open Subtitles | أعرف أنك خائف الآن لكن كل شىء سيكون على ما يرام |
Ama merak etme, sahile vardığımızda her şey yoluna girecek. | Open Subtitles | حينما نعود إلى الشاطئ كلّ شيئ سيكون على ما يرام |
Her şeyin bir açıklaması var ve her şey yoluna girecek. | Open Subtitles | يمكن تفسير كل شيء و كل شيء سيكون على ما يرام |
Hazır olur olmaz bana raporu ver. | Open Subtitles | أنا متأكد من أن التقرير سيكون على مكتبى بمجرد أن تنتهى منه |
Eminim bir sorun çıkmayacak. | Open Subtitles | وأنا متأكدة من ان كل شيء سيكون على ما يرام. |
Benden ne kadar uzak olursa o kadar iyi olacağını. | Open Subtitles | لقد أخبرته أنّه إذا ابتعد عني سيكون على مايرام .. |
Bana doğruyu söyledin diye her şeyin yoluna gireceğini mi sandın? | Open Subtitles | اتعتقد لأنك تخبرني الحقيقة كل شيء سيكون على ما يرام ؟ |
Eğer bana birşey olursa şehir duvarlarında kazığa geçireceği sizin kafanız olur. | Open Subtitles | أي ضرر سيأتي لي سيكون على رأسك إنها المسامير المعلقة على الجدران |
Rahat ol. Önümüzdeki dönem aday olmayacak. Bir sorun çıkarmaz. | Open Subtitles | إهدأ ، هو لن يترشّح لعهدة جديدة سيكون على مايُرام |
Her şey düzelecek. Ben iyi olacağım, siz iyi olacaksınız. | Open Subtitles | كل شيء سيكون على ما يرام سأكون أنا وأنتم بخير |