"غلطة" - Traduction Arabe en Turc

    • hata
        
    • hataydı
        
    • suçu
        
    • hatası
        
    • yanlış
        
    • hatasıydı
        
    • yanlışlık
        
    • hatadır
        
    • hatasını
        
    • hatan
        
    • suçuydu
        
    • hatadan
        
    İmparator büyük bir hata yaptı. Saldırıya geçmemizin zamanı geldi. Open Subtitles لقد وقع الإمبراطور في غلطة فادحة وقد حان وقت هجومنا.
    Yaptığımız en büyük hata Nickson'ın altın standardından çıkmasına izin vermekti. Open Subtitles أسوأ غلطة إرتكبنـاهـا في حياتنـا كانت صرف النظر عن أعمال الذهب
    Şimdi bana Fran ile evlenmenin hata olduğunu mu söylüyorsun? Open Subtitles أنت لا تخبرنى أنك تظن إنها غلطة لتتزوج فران الآن؟
    Bir hataydı, büyük bir hataydı. İstediğin şeyi yapmaya hazırım. Open Subtitles إنها غلطة كبيرة أنا مستعد لتنفيذ كل ما تطلبه الآن
    Bu bir hataydı. Gençtim. Bu konuda tüm söyleyeceğim budur. Open Subtitles لقد كانت غلطة و كنت شابا وهذا كل ما سأقوله
    - Sizi temin ederim ki kuşun bir suçu yok. Open Subtitles اؤكد لك انها ليست غلطة الطائر يا سيدتى حقا ؟
    Almanların hatası değildi, hepsi lanet eskimoların yüzünden oldu! Open Subtitles لم تكن غلطة من الألمـان، بل غلطة من شعب الأسكيمو اللعين
    Bir hata daha, genç ölümlü. Şimdi onun düşmanı oldun. Open Subtitles هذه غلطة أخرى أيها الفاني الشاب إنك تحظى بعداوته الآن
    Hayır, sen hata falan değilsin. Kız kardeşin bir hata. Open Subtitles لا, أنتِ لم تكوني غلطة أختكِ هي من كانت الغلطة
    Hayır, sen hata falan değilsin. Kız kardeşin bir hata. Open Subtitles لا, أنتِ لم تكوني غلطة أختكِ هي من كانت الغلطة
    - Meşguldüm. Betty, seninle konuşmalıyım. Korkunç bir hata yaptım. Open Subtitles .بيتي , اود التحدث اليكي . انا عملت غلطة فظيعة
    Ayrıca bunun korkunç bir hata olduğunu, ve pişmanlık duyduğunu da söyledi. Open Subtitles و قد أخبرنى أيضاً أن ذلك كان غلطة شنيعة غلطة يندم عليها
    Bu savaşın kendisinin bir hata olduğunu fark edene kadar tekrar düşünmenin bitmeyeceği. Open Subtitles و اعادة التفكير هذا لن يحدث إلى أن نعترف أن الحرب كانت غلطة
    Ve o anda ondan ayrılmakla ne büyük bir hata yaptığımı anladım. Open Subtitles ثم في اللحظة التي تليها أدركت أن أكبر غلطة كانت انفصالي عنها
    Ne söylersen söyle, bu bir hataydı. - Sana katılmıyorum Yazaki. Open Subtitles قل ما شئت , لقد كانت غلطة "أخالفك الرأى يا "يزاكى
    Mahkeme kayıtları mühürlüdür. 16 yaşındaydın, aptalca bir hataydı. Open Subtitles سقطت عنك التهمة كان سنك 16 عام، كانت غلطة سخيفة
    O bir hataydı! Bir daha olmayacak. Onlara annenin... Open Subtitles لقد كانت غلطة و لن تتكرر ثانية أنا سأخبرهم بأنّني نسيت.
    Yani sokağa düşersek, bunun kimin suçu olacağı çok açık. Open Subtitles لذا لو انتهى بنا الأمر متشرّدان، خمّن غلطة مَن ستكون.
    Hayatının en büyük hatası okulu bırakıp onunla evlenmekti. Open Subtitles أكبر غلطة في حياتك هي تركك للمدرسة والزواج منه
    Bunu açık bir şekilde belirtiyorum ki bir yanlış anlama olmasın. Open Subtitles أوضحت ذلك تماماً لأنني لا أريد أن يكون هناك أي غلطة
    Onunla bir gece birlikte olmuştum. Hayatımın en büyük hatasıydı. Open Subtitles نمت معها ليلة واحدة وكانت تلك أكبر غلطة في حياتي
    Mutlaka bir yanlışlık olmalı. - Sarah'yı en son ne zaman gördünüz? Open Subtitles لهذا يوجد غلطة فى الأمر متى كانت آخر مرة رأيت فيها "ساره"
    Bu pek çok çömezin kamera karşısında yaptığı bir hatadır. Open Subtitles هذه غلطة يقوم بها الكثيرون على الكاميرا في المرة الأولى
    Hayatının en büyük hatasını yaptığını görmek nasıl bir duygu? Open Subtitles كيف تعلم أنك لست ترتكب أكبر غلطة في حياتك الآن؟
    Seni piç kurusu. Hiçbir zaman senin hatan değildir, değil mi? Open Subtitles أنت وغد , أنها دائما غلطة شخص ما , أليس كذلك
    Bence ayrılmaları Beverly'in suçuydu. Open Subtitles لَستُ متأكّدَة انها لم تكون غلطة بيفيرلي الانفصال
    Ne zaman hayatının hatalarla dolu olduğunu söylesen benim varlığımın da bir hatadan ibaret olduğunu anlıyorum sadece. Open Subtitles ، في كل مرة عندما تتحدثين عن حياتكِ بإنها غلطة كل الذي أسمعه بأن وجودي بأكمله مجرد غلطة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus