"فكرت أن" - Traduction Arabe en Turc

    • diye düşündüm
        
    • diye düşünmüştüm
        
    • dedim
        
    • Düşündüm ki
        
    • istedim
        
    • sanıyordum
        
    • demiştim
        
    • Ben de
        
    • düşünüyordum
        
    • gerektiğini düşündüm
        
    • karar verdim
        
    • olduğunu düşündüm
        
    O eski çitin solunda kalan derenin oradakilerle başlayabiliriz diye düşündüm. Open Subtitles فكرت أن نبدأ بما تبقى من ذلك السياج القديم المحاذي للجدول
    Charlie'nin bu resimleri asmak için yardıma ihtiyacı olur diye düşündüm. Open Subtitles فكرت أن تشارلي يمكن أن يستعين ببعض المساعدة من تلك الصور
    Önemli birşey değil. Oda arkadaşım dersine gidene kadar burada takılabilirim diye düşünmüştüm. Open Subtitles ليس مهما ، أنا فقط فكرت أن أتسكع هنا ، تعرف ، حتى
    Eğer siz hevesinizi alana kadar beklersem, belki bana dönersin dedim. Open Subtitles ثم فكرت أن اعطيكم الفرصة لتنهوا كل شئ ربما ستعودين الى
    Yılda yaklaşık 5.000 kadar fotoğraf çekerim ve Düşündüm ki bunlardan bazılarını düzenleyip size uygun ve ilginç gelebilecek imgeleri sunabilirim. TED ألتقط حوالي 5000 صورة في السنة فكرت أن أقوم بتعديل بعضها وأن أحاول أن أبتكر بعض الصور الملائمة والمثيرة لاهتمامكم
    Dört yıl kadar önce, gerçekten delice bir şey yapmak istedim ve deniz ekolojisi üzerine doktora yapmaya karar verdim. TED منذ حوالي 4 سنوات مضت، فكرت أن أفعل شيئًا مجنونًا للغاية وتعهدتُ بإتمام رسالة دكتوراة في علم نظام البيئة البحرية.
    Geri dönmek garip olur sanıyordum. Yani garip ama güzel bir garip. Open Subtitles فكرت أن الأمر سيكون غريباً, كوني عدت إنه غريب , ولكن غريب من النوع الجيد
    Kahve içeriz demiştim. Kötü birşey mi? Open Subtitles فكرت أن أقابلك هنا لقهوه هل هذا شيئ فظيع؟
    Ya sen? Öğretmen olabilirim diye düşündüm. Neden olmasın değil mi? Open Subtitles فكرت أن أكون معلماً، هذا وارد لكن علي الالتحاق بالجامعة أولاً
    Yeni hidroponik serama, Tim'in şerefine isim verebilirim diye düşündüm. Open Subtitles فكرت أن أسميها بيتي البلاستيكي المائي الجديد تكريماً لـ تيم
    Bu kısım gelecek hakkında olmalı, bu yüzden de bundan en azından kısaca bahsedebilirim diye düşündüm. TED اذا هذه الجلسة يفترض أنها حول المستقبل لذا فكرت أن علي التحدث على الأقل بإقتضاب حوله.
    Çoraplarımı yıkıyordum. Sizinkileri de yıkayabilirim, diye düşündüm. Open Subtitles كنت أغسل جواربي النسائية لذا فكرت أن أغسل جواربك أيضا
    Yolun sonuna kadar koştum ve oraya varınca kasabanın sonuna kadar koşayım diye düşündüm. Open Subtitles لذا ركضت حتى نهاية الطريق وعندما وصلت هناك فكرت أن أجري حتى نهاية البلدة
    Ben hep süperiz diye düşünmüştüm ama sadece geçit töreninde bisiklete binen yaşlı adamlarmışız. Open Subtitles لطالما فكرت أن الأخوية كانت مجرّد مجموعة من العجزة
    Buraya gelip beraber öğle yemeği yeriz diye düşünmüştüm. Open Subtitles فكرت أن آتي وأرى أن كنت تريدين تناول الغذاء
    Belli bir nedeni yok, eski mekanlarımı ziyaret edeyim dedim. Open Subtitles لا سبب حقيقى فقط فكرت أن أمر ببعض الأماكن القديمة
    Gezegendeki tek insan olduğum hissine kapılmaya başladım, o yüzden uğrayayım dedim. Open Subtitles كنت بدأت أحس كأني آخر شخص على الأرض لذا فكرت أن آتي
    Bu yüzden Düşündüm ki onları satmam, gece vakti çalınıp gitmelerinden daha iyidir. Open Subtitles لذا فكرت.. ..أن أبيعهم إياها بدلاً من أن يسرقوها
    Ben de Düşündüm ki bunu aradan çıkarım arkadaş olalım. Open Subtitles لذا فكرت أن نزيلها من طريقنا ونكون صديقين.
    - Sadece, geçen gün yaptığımız konuşmayla ilgili bilginiz olsun istedim. Open Subtitles لقد فكرت أن أخبرك بخصوص محادثتنا ذلك اليوم
    Müdürün evine gideceğimizi sanıyordum ama Müdür Vance cipi donanma bölgesine götürmemi istedi. Open Subtitles 30. فكرت أن علينا أن نوصل المدير للمنزل، لكنه أراد أن يحضر سيارته الخاصة من ساحة البحرية.
    Oradaki insanlar unutulmuş. Ben de onların hikâyelerini kaydetmenin önemli olduğunu düşündüm. TED الناس هناك تم نسيانهم، لذلك فكرت أن أذهب وأوثق قصصهم.
    Logo ile başlamayı düşünüyordum. Burada eksik olan elbette ki Kuzey Kutbu’nun buz örtüsü. TED لقد فكرت أن أبدأ بالشعار. ما هو الشيء الناقص هنا بالطبع هو الغطاء الجليدي للقطب الشمالي
    Müşteriler gelmeden ondan kurtulmam gerektiğini düşündüm. Open Subtitles فكرت أن عليّ التخلص منه قبل وصول الزبائن.
    Telesekreterinin açık olduğunu düşündüm ama açık olmayınca tekrar denedim. Open Subtitles فكرت أن سأتلقى بريده الصوتي وعندما لم أفعل حاولت ثانيةً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus