Devletin ellerinde, kısacık bir zaman içinde bütün ordu oluşturuldu ve bom! | Open Subtitles | جيـش كامل بإشارة واحده إلكترونية فقط في يد أيّ حكومه و .. |
Belki de bu bir talihtir, ki sizin küçük sırrınız sadece bir adamın ellerinde... | Open Subtitles | ربما لحسن الحظ، أن سرك الصغير وقع في يد رجل مثلي |
Yalnız bir kurdun elindeki yapay zekadan korkmam. | TED | أنا لا أخاف من الذكاء الاصطناعي في يد ثعلب وحيد. |
Eğer insanlığın geleceğini bir insanın eline verecek olsaydık, bu o olsun isterdim. | TED | لو ينضع مستقبل البشر في يد شخص واحد، سأكون سعيدا ان تكون هي هذا الشخص. |
Şehrimizin geleceğini ölen bir adamın ellerine bırakmak ne kadar akıllıca? | Open Subtitles | لن يكون من الحكمة وضع مستقل مدينتنا في يد رجل يحتضر? |
Ama Vicksburg bilinçli ve umursamaz satış politikasıyla saldırı silahını Peltier'nin eline teslim etti. | Open Subtitles | لكن كانت شركة فيكسبرغ من خلال سياسة توزيع متعمدة ومهملة التي وضعت سلاحاً هجومياً في يد السيد بيلتر |
Bir elinde fener varsa, diğer eliyle de kendi kendine kapanan bir kapıyı açık tutuyorsa, silah tutacak eli kalmaz. | Open Subtitles | لقد سمعوا، لو كان لديه مصباح في يد وممسك بباب متأرجح في اليد الأخرى ليس لديه يد أخرى لحمل المسدس |
"Bir avcının elinden kaçan ceylan gibi bir şahinin pençesinden kaçan yavru kuş gibi özgür bırak kendini." | Open Subtitles | الغزال في يد الصياد... مثل الطائر في فخ صياد الطيور... حرّر نفسك |
Kullanmaya korkan birinin elinde bulunan silah, dünyadaki en tehlikeli silahtır. | Open Subtitles | المسدس في يد من يخاف استعماله هو اخطر سلاح في العالم |
Tüm silah teknolojisi; annesini arayan, 4 yaşında, kontrolsüz bir çocuğun ellerinde. | Open Subtitles | كل تقنيات الأسلحة هذه في يد طفلٍهيستيريٍفي الرابعةيبحثعنأمه. |
Tüm silah teknolojisi; annesini arayan, 4 yaşında, kontrolsüz bir çocuğun ellerinde. | Open Subtitles | كل هذه القوى في يد طفلٍ خائفٍفيالرابعةيبحثعنأمه. |
Bu başyapıt, bu sanat eserinin düellocu gibi kötü birinin ellerinde olduğunu bilmesi onu parçaladı. | Open Subtitles | ,علمه بأن تحفته, عمله الفني سيكون في يد شخص شرير كالمبارز دمره |
Sonuç ne olursa olsun, kriz artık Tanrı'nın ellerinde. | Open Subtitles | بغض النظر عن النتيجة النهائية، هذه الأزمة هي الآن في يد الرب. |
Ölen adamın elindeki sopada benim kanımı buldular. Ve sadece benim tabancamı. | Open Subtitles | وجدوا العصا ملوثة بدمائي في يد الرجل الميت |
Dr. Brennan'ın Takipçi'den aldığı kitap Cleo'nun elindeki selülozla uyuşuyor. | Open Subtitles | كتاب برينان الصغير استنتج من مطابقات الصياد وجود السيليلوز في يد كليو |
elindeki serçe bir yere uçamaz çünkü güç alacağı ve havalanacağı bir yer yoktur. | Open Subtitles | عصفور الدوري لا يستطيع الطيران في يد أحدنا لأنه غير قادر على إستعارة الطاقة والتحليق |
Kapağı açtı, İspanyol'u vurdu ve silahı Maria'nın eline tutuşturdu. | Open Subtitles | فتح الباب .. قتل الأسباني .و وضع المسدس في يد ماريا |
oğlumun eline... o silahı veren adamı bulun. | Open Subtitles | انت ابحث عن الرجل الذي وضع السلاح في يد ابني |
Haydi, gidiyoruz. Ülkemin kaderini bir amatörün ellerine bırakmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | هيا دعونا نذهب , أكره أن أترك مصير بلدنا معلقاً في يد ممثلٍ هاوي |
Eagles, maçı 65 kiloluk bir yedek şutöre teslim ediyor. | Open Subtitles | و النسور تضع المباراة في يد من لاعب احتياطي وزنة 145 باوند |
Lord Hazretleri Bir elinde kamçı Bir elinde silahla doğmuştur. | Open Subtitles | سيادته ولد بعَصاً في يد و سلاح في اليد الأخرى |
Bir avcının elinden kaçan ceylan gibi bir şahinin pençesinden kaçan yavru kuş gibi özgür bırak kendini. | Open Subtitles | الغزال في يد الصياد... مثل الطائر في فخ صياد الطيور... حرر نفسك |
Ölü kızın elinde bulunan saç... katilin çok zekice ve cüretkâr bir hareketiydi. | Open Subtitles | .. الشعرة التي وجدت في يد الفتاة الميتة كانت أداء من القاتل الذي كان ذكي و جرئ بشكل زائد عن الحد |
Bir şey olur da yanlış ellere düşerse milyonlarca insan ölebilir. | Open Subtitles | إن حدث شيء ووقعت في يد الأشرار فربما يموت ملايين البشر |