Krişna'nın aşkı Olgunlaşırsa kalbinde | Open Subtitles | إذا حبِّ لكريشنا يَنْضجُ في قلبِ الحوريةِ |
Fakat şimdiye kadar, her erkeğin kalbinde böyle bir çocuk yatar. | Open Subtitles | لكن إلى الآن، في قلبِ كُلّ رجلِ ما زالَ هناك ذلك الطفل |
KARSI TAKIMDAKiLERiN kalbi YOK. | Open Subtitles | هؤلاء الرجالِ الذين نحن نَلْعبُ ما أصبحوا أي قلبِ. |
50 kiloda, iliklerine kadar ıslak biri, ama onda bir eğitim çavuşunun kalbi ve bir denizcinin çenesi var. | Open Subtitles | وزنها 110 باوند لكن لديها قلبِ قاسي وفَمّ بحّار لكن،اللعنه، تَزوّجتُها، حقّ ؟ |
Karnımda bir çocuk var... bir başka kalp atışı... bir başka arzulayan ruh... ve ben bomboşum, bir bardak gibi. | Open Subtitles | أَحمل طفل في بطنِي قلبِ آخرِ ينبض شهوة روحِ أخرى |
Bütün bunlardan sonra, cellât ölü adamın kalbini çıkartır ve bağırır: | Open Subtitles | بعدَ كُل ذلكَ التَشويه. يقومُ الشانِق بِرَفعِ قلبِ الميت و يَصيح |
Evet ama sana yalvarıyorum, bu şeyin kalbine hemen kazık çakabiliriz. | Open Subtitles | نعم، لكن أَستجداك، نحن يُمْكِنُ أَنْ نَقُودَ a حصة خلال قلبِ ذلك الشيءِ الآن! |
Amerika'da okuldaydım sadece o yüzden insan kalbinin zalimliğini anlayamadım. | Open Subtitles | درستُ في أمريكا ولكن .لمْ استطع فهمَ قسوة قلبِ الإنسان |
Bütün bu olanların tam kalbinde tek bir canlı yaşamaktadır. | Open Subtitles | في قلبِ كُلّ الذي يَحْدثُ هنا شيء حيّ وحيد. |
Sevgisini sunan herkes, bir başkasının kalbinde yaşayacaktır. | Open Subtitles | أيّ شخص أعطى حبّاً سيعيش في قلبِ شخصٍ آخر |
Lanetin kalbinde biz olduğumuz için içmesi gerekenler bizlermişiz. | Open Subtitles | لأننا في قلبِ اللعنة نحنُ الذينَ يتوجب علينا شربهُ |
Eğer bundan haberin olsaydı, insanları Başkanın penisinden daha çok kalbi olduğu ile ilgilenmelerini sağlayabilirdim. | Open Subtitles | أنا كان يُمكنُ أنْ أُنتجَ a قطعة على قلبِ الرّئيسَ في وقت عندما العضو الوحيد يَهتمُّ الناسُ بقضيبُه. |
Koca odayı doldurabilirim veya sadece bir kalbi. | Open Subtitles | أستطيع ملئ الغرفة أم ملئ قلبِ واحد |
Koca bir odayı doldurabilirim veya sadece bir kalbi. | Open Subtitles | أستطيع ملئ الغرفة أم ملئ قلبِ واحد |
Hayat boyu çekeceğim doğumsal bir kalp anomalisinden olduğunu anlayınca rahatlamıştı. | Open Subtitles | هي خُفّفتْ عن تَعَلّمها كَانتْ فقط a دندنة قلبِ تناسبيةِ. |
Çok kötüyse kalp üfürümü yapabilir veya göz ve kulakta arıza. | Open Subtitles | اكَانَ سيئَ حقا كان يُمْكِنُ أَنْ يُسبّبَ اضطربات في قلبِ... ... أَوأحياناًضرر بالأذنَأَوالعينَ. |
Ciddi bir kalp sorunum var. Sessizlik talep ediyorum. | Open Subtitles | عِنْدي a مشكلة قلبِ جدّيةِ وأنا أَطْلبُ هدوءاً. |
Her genç kızın kalbini huzursuz eder | Open Subtitles | يُحطّمونَ السلامَ العديد مِنْ قلبِ الحوريةِ |
Onun adı Kirresha, ve o bu işe göründüğünden daha çok kalbini vermiş tabi sizin tüm vücudunuzdan da fazla ! | Open Subtitles | اسمها كيريشا، وهي لديها قلبِ أكثرِ اتساعا من مؤخرة احدكم مما لديك في كامل جسمِكَ. |
Sadece hastanın kalbini durdurabilecek olanlara. | Open Subtitles | فقط تلكَ التي قد تتضمّنُ توقّف قلبِ المرضى |
Eğer Radha kalbine Hapsolduysa Krişna'nın | Open Subtitles | إذا رادا مقدّسُ في قلبِ كريشنا |
Onu geri almak istiyorsam, bu savaşı kazanmak istiyorsak Anna'nın planının tam kalbine bir kazık saplamalıyız. | Open Subtitles | إن أردتُ استعادته... إن أردنا الانتصارَ بهذه الحرب... فيجب أن أغرسَ خنجراً في قلبِ خطّةِ (آنا). |
Bir atomun kalbinin derinliklerinden kozmik ufkun sınırlarına zamanın başlangıcından, uzak geleceğe... | Open Subtitles | مسافرينَ من أعماق قلبِ ذرةٍ مُنطلقينَ إلى الأُفقِ الكوني من بداية الوقتِ إلى المُستقبلِ البعيد. |