"كان حقيقي" - Traduction Arabe en Turc

    • Gerçekti
        
    • Gerçek miydi
        
    • doğru olduğunu
        
    • doğruydu
        
    • doğruysa
        
    • doğruymuş
        
    Düşünmek zorundaydım. Ne Gerçekti ve ne değildi? Open Subtitles كان لا بد أن افكر ماالذي كان حقيقي ومالذي لم يكن؟
    Cinayet Gerçekti. Open Subtitles الأموال ليست حقيقية حتى قتل شخصاً ما كان حقيقي
    Gerçekti gayet. Adresini attı. Hadi git. Open Subtitles كان حقيقي أنظري ، لقد أرسل عنوانه للتو أذهبي
    Gerçek miydi bilmiyorum ama öyle söyledi. Open Subtitles لا أعلم إن كان حقيقي , لكنه قال ذلك
    Onlara doğru olduğunu söyledim. Savaş başlamak üzere. Open Subtitles أخبرتهم أن ذلك كان حقيقي والحرب أوشكة أن تبدأ.
    Para alıyor olmnası mümkün. Ama söylediğim şey doğruydu... onunla hiç tanışmadım. Open Subtitles إن من الممكن أن يُدفع له ولكن ما أخبرتك به كان حقيقي
    Eğer doğruysa tesisin yerini belirleyebilir ve ne tür bir güvenliğe sahip olduğunu öğrenebilirim. Open Subtitles إذا كان حقيقي ، يمكنني معرفة مكان المصنع ونوعية الحراسة عليه.
    Söylediğin her şey doğruymuş. Open Subtitles ما قُلتِه كان حقيقي.
    Az önce acı ve kaybetmekle ilgili bir sahne oynadın ve bu Gerçekti. Open Subtitles أنت عملت مشهد حول الألم والخسارة و كان حقيقي
    O binada kovaladığım kişi senin kadar Gerçekti. Open Subtitles الشخص الذي طاردته كان حقيقي كما لو أنت هناك
    O Gerçekti. Open Subtitles . هو كان من الغابة . ذلك كان حقيقي
    Şahit olmak zorunda kaldığımız bir şiddet. Bu çok Gerçekti. Open Subtitles عنف اجبرنا على مشاهدته لقد كان حقيقي
    Oradaki her şey, benim hayalet için Gerçekti. Open Subtitles ...لقد كان كل شيء بالداخل كان حقيقي بالنسبة لشبحي
    Ama Gerçekti, cidden. Open Subtitles ولكن الأمر حقيقي كان حقيقي حقيقي.
    Tabii, tabii. Senin gördüğün şey Gerçekti ama ben bir hayalet görmedim öyle mi? Open Subtitles ما رأيت كان حقيقي ولكني لم أرى شبح ؟
    O Gerçek miydi? Open Subtitles كان حقيقي
    Ama yine de, söylediklerinin doğru olduğunu biliyordum. Open Subtitles ولكن انا اعلم انه في مرحلة ما أن حبنا كان حقيقي
    Ama doğru olduğunu bildiğim tek şey tüm bu sorunlarla başa çıkmak için birbirimize sahip olduğumuz. Open Subtitles لكنالشيئالوحيد الذي اعرفه كان حقيقي كنا محظوظين اننا نملك بعضنا لنتغلبمنهذاكله
    SD-6 hikâyenin doğru olduğunu ispatlamak istiyorum. Open Subtitles أريد إثبات قصّتك حول SD-6 كان حقيقي.
    Söylediğim herşey kesinlikle doğruydu. Open Subtitles كل شيء أخبرتك به من قبل كان حقيقي للغاية
    Bana söylediğin herhangi bir şey doğruysa ya da birlikte yaşadığımız herhangi bir şey gerçektiyse lütfen bırak onu. Open Subtitles اذا كان اي شيء اخبرتني اياه كان حقيقي او اي شيء شاركناه كان حقيقي
    Görünen o ki Joseph'in hikayesinin bir kısmı doğruymuş. Open Subtitles يبدو أن جزء من قصة جوزيف)، كان حقيقي)

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus