"لأجلي" - Traduction Arabe en Turc

    • bana
        
    • benim
        
    • kendim için
        
    • adıma
        
    • yerime
        
    • beni
        
    • yüzümden
        
    • için mi
        
    • mısın
        
    • almaya
        
    • içindi
        
    bana karşı daha çekici görünmek istemeni takdir ediyorum, ama aslında... Open Subtitles أنا أقدّر أنّك تحاول أن تكون جذّاباً لأجلي لكن الحقيقة هي
    Büyük bir süpriz parti ayarlamayı düşünüyorum sizin bana yaptığınız gibi. Open Subtitles أريد أن أقيم لهما حفل مفاجيء كبير كما فعلتم أنتم لأجلي
    bana bir şeyler hissettiğini, ...bunları benim hayal etmediğimi söyle. Open Subtitles أخبريني أنكِ تشعرين بشيء لأجلي فحسب انا لا أتخيّل هذا
    benim için bir şeyler bırakacaktı. Senin haberin var mı? Open Subtitles كان يجب ان يترك بعض اشياء لأجلي هل تعلم بشأنهم؟
    Bu işi kendim için değil, insanlık namına yapmanı istiyorum. Open Subtitles لكنني لا أطلب منك القيام بهذا لأجلي. بل لأجل البشرية.
    Onun da bana aşık olması gerekiyordu. benim olduğum gibi. Open Subtitles كان يجِب أن تسقُط لأجلي مِثلما أنا سقّطتُ مِن أجلها
    Ve orada güvenlikte çalışanlar, bana yardım edemez ve çantamı benim için banda koyamazlar. TED وأولئك الذين يعملون بمجال الأمن لا يستطيعون مساعدتي ولايمكن لهم أن يقوموا بذلك لأجلي.
    Eğer daha sonra pişman olacağım bir şey yapacak olursam, senin de bana aynı şekilde davranmanı isterim. Open Subtitles كنت أريد منكِ فعل المثل لأجلي إن كنت أفعل أشياء سأندم عليها لاحقاً
    Etrafta bir tane görecek olursan, bana verir misin? Open Subtitles ، إذا رأيت واحدة تطوف بالمكان فعلقها لأجلي ، إذا سمحت ؟
    Ama yardımınıza ve bana acımanıza ihtiyacım yok. Open Subtitles لكنني لا أحتاج مساعدتكِ ولا أريدكِ أن تشعري بالأسف لأجلي
    bana bir Milyon Dolar kaybettirsen, bacağınızı kırmam. Open Subtitles تفقد مليون دولار لأجلي لن أؤذيك لن أكسر ساقيك
    İyi bir gün 26.000 5.000 sana 21.000 bana Open Subtitles أنه يوم جيد. 26,000 5,000 ولأجلك, 21,000 لأجلي
    Bir vaftiz peri anne benim için bunu yaptığından çok emindim. Open Subtitles وأنا كنت متأكدة أن العرابة الجنية قد فعلت ذلك فقط لأجلي
    Biliyor musun sana ekmek vermem için benim için bir şey yapmalısın. Open Subtitles تعرف ..قبل أن أعطيك بعض الخبز يجب أن تفعل بعض الأشياء لأجلي..
    Okyanusun dibinde ölüyorken, benim için yaptığın her şeyi hatırladım. Open Subtitles بينما كنت أموت بقاع المحيط، تذكرت كل شيء فعلته لأجلي
    Bunu sadece kendim için değil, senin için de istiyorum. Open Subtitles لَستُ فقط إقتِراح هذا لأجلي. أَقترحُه للك.
    Baba olan sensin. benim adıma mutlu olmalısın. Bir babanın işi budur. Open Subtitles انت والدي , ومن واجبك ان تكون سعيدا لأجلي هذه هي وظيفتك ا
    - benim yerime alışveriş yapacak bir adam için neler verirdim biliyor musunuz? Open Subtitles .. أتعرفين ما الذي قد أفعله .. حتى يكون لديّ رجل يتسوّق لأجلي
    - Bunu yapacağını sanmıyorum. - Güzel. beni idare et. Open Subtitles لا يجب أن تفعل ذلك لا بأس فقط أكمله لأجلي
    benim yüzümden boşanacağını sanmıyorum. Open Subtitles لا أعتقد أبداً أنه يُمكنه أن يُطلّق زوجته لأجلي
    Ne yani, kendini bu şeyin içine benim için mi tıkıştırdığını söylüyorsun? Open Subtitles لحظة , هل تحاول القول بأنك ضغطت نفسك في هذه لأجلي ؟
    Beth telefonu benim için Janey'nin yanına koyar mısın lütfen? Open Subtitles بيث هل يمكنك وضع الهاتف بجوار جين لأجلي من فضلك؟
    Eğer polisler beni almaya gelecekse önceden haber ver ki karıma haber verebileyim. Open Subtitles ،إن كانت الشرطة ستأتي لأجلي ...فأرجو أن تحذّرني حتّى أستطيع إخبار زوجتي أوّلاً
    Reklam panosu yaptığı şey benim içindi. Open Subtitles لوحة الإعلانات الشيء الذي فعله كانَ لأجلي.كانت هديةُ عيدَ ميلادي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus