Bunların hiçbiri Photoshop ile yapılmadı, hepsi gerçek hayvanlar. | TED | لا شيء من هذا تم تعديله بالفوتوشوب؛ هذه مخلوقات حقيقية. |
Sıcakkanlı olmak güzeldir, ne zaman olmamak gerektiğini bilmek de ama Bunların hiçbiri korkmamız gerektiği anlamına gelmez. | TED | من الجميل أن نكون لطفاء، ومن الجيد التعلم متى أن لا نكون كذلك، لكن لا شيء من هذا يعني أنه علينا أن نكون خائفين. |
Bence buradaki herkes hemfikir olur ki bunlar böyle değil -- Bunların hiçbiri kaçınılmaz şekilde olmayacak. | TED | أعتقد أن جميع من هنا متفق على أنه لا.. لا شيء من هذا سيحدث حتمًا. |
Biliyor musunuz Bunların hiç biri Hyde'ın bana dememesinden daha kötü değil. | Open Subtitles | أتدرون ، لا شيء من هذا الأمر سيء قدر سوء أن هايد لا يخبرني بالأمر |
- Hayır, öyle bir şey değil. | Open Subtitles | لا ، لا ، لا شيء من هذا القبيل |
Bunların hiçbirinin bizim suçumuz olmadığını düşündük, ilk önce kendimizi affetmeyi öğrenmeliydik. | Open Subtitles | علِمنا أنّ لا شيء من هذا يقع على عاتقنا هذا اول شى لابد من معرفته أنّ نتعلم كيف نسامح انفسنا |
Yanlış dükkana geldiniz. Bunların hiçbiri, bana bir şey ifade etmiyor. | Open Subtitles | لقد قصدت المحل الخطأ، لا شيء من هذا يعنيني |
Burda olup, böyle aptalca davranmamı engelleseydin, Bunların hiçbiri olmazdı! | Open Subtitles | لا شيء من هذا سيحدث لو كنتي هنا لمنعي من التصرف بغباء |
Söyleyeyim, Bunların hiçbiri beni etkilemiyor. | Open Subtitles | لكن عليّ أن أخبركم أيها السادة لا شيء من هذا يدهشني |
Wow! Sondayı gönderdiğimizde Bunların hiçbiri olmuyordu. | Open Subtitles | لا شيء من هذا رأيناه عندما ارسلنا المسبار |
Bizi rahat bıraksaydın, Bunların hiçbiri yaşanmayacaktı. | Open Subtitles | لا شيء من هذا كان سيحدث إن كنت قد تركتنا لوحدنا |
Çünkü şunu anlamalısın Frank, Bunların hiçbiri gerçek değil. | Open Subtitles | لانك عليك ان تفهم يا فرانك لا شيء من هذا حقيقي |
Eğer yaşlı adamla yoluma devam etseydim Bunların hiçbiri olmazdı, değil mi? | Open Subtitles | لا شيء من هذا كان سيحدث لو بقيت مع الرجل العجوز في الشاحنة، أليس كذلك؟ |
Sen ateş etmeye başlamasaydın Bunların hiçbiri olmayacaktı. | Open Subtitles | وإذا لم تبدأ بالإطلاق لا شيء من هذا كان سيحدث |
Bunların hiçbiri karakterini yansıtmıyor. | Open Subtitles | أعني, لا شيء من هذا يعكس شخصيتكِ على الإطلاق. |
Eğer o Cylona güvenmeseydiniz, Bunların hiçbiri gerçekleşmezdi. | Open Subtitles | لا شيء من هذا كان سيصبح ممكنا لو لم تثق بهذه السيلونز |
Bunların hiç biri, Darryl'in işlemediği bir cinayeti neden üstlendiğini açıklamaya yetmez. | Open Subtitles | لا شيء من هذا يفسر سبب إعتراف داريل بجريمة لم يقترفها |
- Hayır dostum. öyle bir şey değil. İşler o şekilde gelişmedi. | Open Subtitles | .لا شيء من هذا القبيل .ليس كما حدث |
Sookie, Bunların hiçbirinin artık önemi yok. | Open Subtitles | سوكي ، لا شيء من هذا مهم بعد الآن |
Yok, yok, Öyle bir şey yok! Daha önceden planladığımız bir şey. | Open Subtitles | لا شيء من هذا القبيل، فقد كان ذلك متفقا عليه من قبل |
Böyle bir şey olmadı. Limuzin, kadın, üst kapak falan yoktu... | Open Subtitles | هذا لم يحدث, لا شيء من هذا لم يكن هناك ليمو أو إمرأة أو فتحة سقف |
Bana mı öyle geliyor yoksa Bunların hepsi çok mu mantıksız? | Open Subtitles | هل يخيل لي فقط، أم أن لا شيء من هذا يبدو منطقياً؟ |
Hayır, öyle bir şey yoktu. | Open Subtitles | لا، لا. لا، لا شيء من هذا القبيل. |