"لتدمير" - Traduction Arabe en Turc

    • yok etmek için
        
    • yok etmeye
        
    • yok etme
        
    • yok edecek
        
    • mahvetmek için
        
    • yok etmeyi
        
    • mahvedecek
        
    • mahvetme
        
    • yok edebilecek
        
    • imha
        
    • yıkmaya
        
    • yoketme
        
    • öldürmek
        
    • yıkmak için
        
    • liderlik edecek
        
    Kanıtı yok etmek için bir güvenilire rüşvet vermeye ne dersiniz? Open Subtitles ماذا عن رشوة أمين لتدمير دليل ؟ ماذا عن ذلك ؟
    Tüm Ninja Kaplumbağaların kaynağını yok etmek için harekete geçti. Open Subtitles وهو بطريقة لتدمير مصدر حياة كل سلاحف النينجا ماذا ؟
    Bu adamlar ülkemi yok etmeye geldiler. Kaçmaya devam edemem. Open Subtitles هؤلاء الرجال أتوا لتدمير وطني لا يمكنني الاستمرار في الهرب
    Almanların Rusya'yı 1941 senesinde yıldırım harbiyle yok etme planı başarısızlığa uğradı ve bu girişimde bir milyon insan yitirdiler. Open Subtitles خطة الجيش الألمانى الراميه لتدمير الجيش الروسى بهجوم خاطف عام 1941، قد فشلت و فى مسعاهم هذا خسروا مليون جندى
    Bir Büyülüyü yok edecek gücünüz yok. Benim yardımım olmadan. Open Subtitles أنت لا تملك القوة لتدمير المسحورات ليس من دون مساعدتي
    El üstünde tutuklarımızı mahvetmek için en yüksek güçle beraber çalışır. Open Subtitles مع السلطة المطلقة لتدمير .كل ما نعتز به أكثر من غيره
    Havayı kanıtları yok etmek için forensik önlem olarak kullanıyor, ama ayrıca bir tür simforofil olduğunu da düşünüyoruz. Open Subtitles نعتقد أنه يستخدم الطقس بإعتباره إجراءا مضاد للطب الشرعي وذلك لتدمير الأدلة لكن نعتقد أيضا أنه ربما لديه بعض
    Hassas uzak sistem hızlı harekete eden metal nesneleri yok etmek için tasarlandı. Open Subtitles لقد تم تصميم النظام الدفاعي الآلي لتدمير أي جسم معدني يتحرك بسرعة فائفة
    Onlara burayı buldum, şimdi herşeyi yok etmek için, Burayı kullanacaklar. Open Subtitles لقد قُدتهم إلى هذا المكان وهم الأن سيستخدمونه لتدمير كل هذا
    San Francisco gibi bir şehri yok etmek için ne kadarlık nükleer malzemeye gerek var? TED في اعتقادكم، كم من الأسلحة النووية نحتاج لتدمير مدينة بحجم سان فرانسيسكو؟
    Çölün içinde Mehdi denen bu adamı yok etmek için. Open Subtitles ثم الى الصحراء لتدمير هذا الرجل ، المهدى
    General, düşmanı yok etmek için hazır mısınız? Open Subtitles أيها اللواء ، هل أنت مُستعد لتدمير العدو ؟
    Onu yok etmeye çalışmamız, bizi her şeyin başlangıcına götürdü. Open Subtitles كل الطرق لتدمير هذا الشر تقود جميعها إلى منشأه الكوخ
    Buraya protomolekülü yok etmeye geldim ve işte onu yapıyorum. Open Subtitles جئت إلى هنا لتدمير جزيء بروتو وهذا هو ما سأفعله
    Ailenizin yok etme çabalarına rağmen burası hala bir cumhuriyet. Open Subtitles هذه لاتزال جمهورية على الرغم من محاولات عائلك لتدمير ذلك
    IŞİD'in modern insan hayatlarını yok etme niyetlerini düşününce kültürel kimliği de yok etmek onlar için doğal bir uzantı. TED وبمعرفة أن داعش لديها توق لتدمير حياة الإنسان المعاصر، ولذا فهم امتداد طبيعي لتدمير الهوية الثقافية أيضًا.
    Milyarlarca kilometre öteden bir gezegeni yok edecek, hiç görmediği milyarlarca insanı öldürecek bir tuş. Open Subtitles كبسة زر لتدمير الكوكب عن بعد لقتل اناس لم يسبق لك معرفتهم
    Onu mahvetmek için yaptığın her şeyden sonra neden Paige'i kurtardın? Open Subtitles لماذا تقوم بحفظ بيج بعد كل شيء فعلتموه لتدمير لها؟
    Onlar bizim gibi davranıyor ve köyü yok etmeyi deneyecekler! Open Subtitles لقد تنكروا بأشكالنا وذهبوا لتدمير القرية
    Şimdi de onun için tüm bu yaptıklarımızdan sonra bu yalanı uydurup evliliğimizi ve işimizi mi mahvedecek? Open Subtitles والآن، بعد كلّ شيءٍ فعلناه لأجلها، ستختلق هذه الكذبة لتدمير زواجنا ولإفساد أعمالنا؟
    artık o sevimsiz kadını mahvetme planları geliştireceğim. Open Subtitles الآن أخطط لتخصيص كل طاقاتي لتدمير تلك التافهة
    Tamamen çözemediğimiz bir düşman. Bütün medeniyetleri yok edebilecek kadar güçlü olduğunu biliyoruz. Open Subtitles عدو لسنا نفهمه كلياً حتى الآن، نعلم إنّه قوي بما يكفي لتدمير حضارات بأسرها.
    Bu şeyi imha etmek için daha hızlı bir yol olmalı! Open Subtitles لا بد من أن هنالك طريقـة أسرع لتدمير هذا الشيء
    Bu beş noktaya yerleştirilen patlayıcılar tüm kampüsü yıkmaya yetecektir. Open Subtitles ملقمات في هذه النقاط الخمسة ستكون كافية لتدمير مجمع بأكمله.
    Hayatın sona eriyor olabilir, ama bu sana, başkalarının hayatlarını yoketme hakkını vermez. Open Subtitles قد تكون حياتك انتهت لكن لا يعطيكِ هذا الحق لتدمير حيوات الآخرين
    Ama Mulgarath kitabın bir sayfasını çaldı, ve ailemi öldürmek için kullandı! Open Subtitles ولكن مولجاراث سرق تلك الصفحة الواحدة واستخدمها لتدمير أسرتي
    Her biri güçlü vücutlarınızı yıkmak için yeterli elektrik voltuna sahip. Open Subtitles كلٌ من هذه الأسلاك يحمل كمية كهرباء كافية لتدمير أجسادكم القوية
    Skynet'e karşı insanlığa liderlik edecek. Open Subtitles نظام حاسوبي مُبرمج لتدمير العالم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus