"لنفسي" - Traduction Arabe en Turc

• kendimi
• kendime
• kendimden
• başıma
• yalnız
• kendimle
• ben
• düşündüm
• kendim

Kendi dışıma çıkıp kendime baktığımda, anlarsın ya kendimi görüyorum.
.. عندما خطوة للخارج مثل عندما أنظر لنفسي و أرى

Arka kapı açıktı, ben de kendimi içeri davet ettim.
، الباب الخلفي كان مفتوحاً . لذا سمحت لنفسي بالدخول

Haklısın, çünkü son kez kendimi serbest bıraktığımda, birisi çapraz ateş altında öldü.
صحيح، لأنه في آخر مرة سمحت لنفسي بالاستمرار شخص ما حوصر بالنيران ومات

Ama sonra da, kendime tutarsız mesajlar verdiğimi fark ettim.
ولكن ثم فكرت، ألا أقوم أنا بإرسال رسائل متضاربة لنفسي.

O anda düşündüm ki, ona kendimden daha çok saygı göstermeliyim.
فعلت ذلك لأنه في تلك اللحظة احترمته أكثر من احترامي لنفسي

Dışarıda işte. Yemek yedim, kendi başıma. Biraz kendi başıma zaman geçirmek istedim.
تناولت الغداء، مع نفسي فقط بعض الوقت لنفسي

kendimi en acımasızca eleştiren benim ama bence bu süper oldu.
حسناً، أنا لست محاسباً قاسياً لنفسي لكن أعتقد أنها قصة عبقرية

O kadın beni affedebilir ama ben kendimi asla affetmem.
ربما تلك الإمرأة الناضجة ستغفر لي لكني لن أغفر لنفسي

Klinikte olanlar konusunda kendimi affetmekte ne kadar zorlandığımı söylemeyi kafi buluyorum.
يكفيني أقول إني لاقيت من الصعب أغفر لنفسي اللى صار في العيادة

Çünkü düştüğüm durum yüzünden kendimi zavallı ve acınası hissediyordum.
جعلت كل الفقراء ، يتفهون منـي بسبب ما جلبتـه لنفسي

Aslında kendimi hep bunun bir işten daha fazlası olduğuna inandırdım.
لقد سمحت لنفسي أن أتوهم.. أن الأمر كان يتجاوز علاقة العمـل.

Tüm o yaşadığım stres ve sızlanmalarım yüzünden kendimi kanser etmiştim.
أن كل هذا التوتر اللعين وكل ذلك التذمر سببت لنفسي السرطان

Aslında ben de kendimi çektirmeyi düşünüyorum, sadece evin etrafına koymak için.
أنا أفكر حقاً بإقامة جلسة لنفسي . فقط كي أضعها في المنزل

Bir sürü hoş olmayan şey demek ve kendimi bundan uzak tutacağım.
حسناً، هذا يعني الكثير من الاشياء الغير جيدة والتي سأحتفظ بها لنفسي

ben de öyle yapıyordum ve hissettim ki, "Bunu bulamazsam, kendimi öldürürüm."
لقد انغمست جدا في الدور وقت لنفسي إن لم أحصل على الدور

Ama bu oldukça geniş ve hassas bir konu, bu yüzden kendimi sınırlamalıyım.
ولكنه موضوع واسع وحساس للغاية، لذلك يجب أن أضع حدوداً لنفسي.

Üçüncüsü: Keşke kendime daha mutlu olmak için fırsat tanısaydım.
الثالث: أتمنى لو أنني سمحت لنفسي أن أكون أكثر سعادة.

Eğer benim hikayemi ve bu hisleri yaşadıysanız, size, bir zamanlar keşke kendime sorsaydım dediğim bir soruyu sormak istiyorum.
إن كنتم مررتم بقصة مشابهة وشعرتم بنفس الأحاسيس أريدكم أن تسألوا أنفسكم سؤالا والذي تمنيت لو سألته لنفسي من قبل.

Bağımlı hale geldim, çünkü... sanırım kendimden nefretimin yarattığı... acıyı bastırmaya çalışıyordum.
أعتقدأنيأصبحتمدمنا.. لأخفيكلآلامي.. لعدم محبتي لنفسي

Bu şimdiye kadar kendi başıma yaptığım en iyi şey olacak.
هذا ربما سيكون أفضل شئ أفعله في حياتي لنفسي

Bir çift makas aldı ve onu her resimden keserek çıkardı ve yıllarca kendime bu fotoğraf hakkındaki gerçeği anlattım. O da yalnız ve desteksiz olduğundu.
فأخذت مقصًا وبدأت بقص صورته من جميع الصور ولعدة سنوات، كنت أقول لنفسي إن حقيقة هذه الصورة هي أنك وحيد ولا أحد يهتم بك

kendimle epey gurur duydum, çünkü kendi kendime mükemmel bir yay yapmıştım.
أنا فخور جداً لنفسي لاختراع قوسي المثالي

O bacağını kaşıdığında ben hiçbir şey hissetmemiştim ve "ben olmadığını anlamıştım. "
علمت ذلك عندما خدش قدمه ولم أحس بشيء قلت لنفسي إنه ليس أنا

düşündüm ki Mississippi Delta parası olan insanların olduğu, insanların fırsatlarının olduğu ve bu insanların ayrıldığı bir yerdi.
فقلتُ لنفسي أن دلتا المسيسيبي كانت مكاناً حيث الأثرياء، ومن هم من أصحاب الفرص، كل أمثال هؤلاء، كانوا يغادرون.

Size, beni döven bir adamla yaşamaya devam edecek dünyadaki son kişi olduğumu kendim söylerdim; fakat aslında yaşımdan dolayı tipik bir kurbandım.
كنت أقول لنفسي أنا آخر انسانة على وجه الأرض اللتي يمكن أن تبقى مع رجل يضربها. لكن بالواقع كنت ضحية نمطية بسبب عمري.