Boynunda beyaz bir iz var ancak tüm boynu dolanmıyor. | Open Subtitles | العلامات البيضاء على الرقبةِ، لَكنَّهم لا يَذْهبونَ طول الطّريق حول، |
Evet, Salem's Lot pek çok kahramanı feda etti ancak en değerli hazineyi kazandılar: | Open Subtitles | نعم،ارض سالم كَانَ عِنْدَها اسهمُها مِنْ الأبطالِ، الاحياء والموتي لَكنَّهم كافحوا من أجل الحريَّة. |
Evet. ancak imtiyazlar avuçlarının içindeydi. | Open Subtitles | لَكنَّهم كَانَ عِنْدَهُمْ التنازلُ في الأيدي. |
Ben sosyalistlere yazdım Ama onlar cevap vermedi. | Open Subtitles | كَتبتُ إلى الإشتراكيين لَكنَّهم لم يجيبوا كَتبتُ إلى الإشتراكيين لَكنَّهم لم يجيبوا |
Ama onlar uzun zamandır kayıp, büyük ihtimal ölmüşlerdir. | Open Subtitles | لَكنَّهم كَانوا مفقودونُ لمدّة طويلة من المحتمل كُلّ مَوتى الأن |
İşi abarttılar ama yine de aynı oyunu oynamaya devam ediyorlar. | Open Subtitles | رَفعوا الحِصَصَ لَكنَّهم يَلْعبونَ نفس اللعبةِ المُخَرَّبةِ، يُهدّئُ لذا. |
Bunun için kredi istemiyorum fakat bana vermeye devam ediyorlar. | Open Subtitles | أنا لا أُريدُ تأمينَ لها , لَكنَّهم يَظلوا يعطون اياها. |
Varoşlardaki rakamlar ümit verici... ancak şehir merkezlerinde seni siliyorlar. | Open Subtitles | الأصوات بالضواحي مشجعة أما بالمدينة فلا لَكنَّهم يَقْتلونَك في المراكز الحضرية. |
Tamam ararım ancak muhtemelen hayır diyecekler. | Open Subtitles | نعم؟ أوكيه أنا سَأَتّصلُ بهم لَكنَّهم من المحتمل أن يقولوا لا |
ancak orada kendilerini bekleyen sürprizden tamamen habersizmişler. | Open Subtitles | لَكنَّهم كَانوا غير مستعد جداً للبصرِ المُدهِشِ الإنتظار هناك لتَحْيِتهم. |
ancak büyük bir hata yaptılar. | Open Subtitles | لَكنَّهم عملوا خطأَ قاتلَ واحد. |
Birkaç tane var ancak çok iyi değiller... teknik anlamda. | Open Subtitles | عِنْدَنا البعضُ، لَكنَّهم لَيسَ عظيمَ... تقنياً. |
ancak, bizden onay alana kadar seninle ilgilenmeyecekler. | Open Subtitles | لَكنَّهم لَنْ يُعالجوك ' til نَعطيهم السماحَ. |
Evet, ancak onlar genelde Ratazz'a benziyor. | Open Subtitles | نعم، لَكنَّهم عادة يُشاهدُ مثل Ratazz. |
Ama onlar senin durumunda değiller. | Open Subtitles | لَكنَّهم ما عِنْدَهُمْ للعَيْش مع إلتزاماتِكَ. |
Daha önce de takipçilerim oldu Ama onlar hastalardı, akademik doktorlar değil. | Open Subtitles | كَانَ عِنْدَهُ المُلاحقونُ قبل ذلك، لَكنَّهم كَانوا مرضى، لَيسَ زملاء الأطباءِ. |
..Ama onlar geliyor, spitter... ..sert bir şekilde geliyorlar. | Open Subtitles | لَكنَّهم سيأتونَ ,سبيتر. أنهم سيأتونَ بشكل قاسي |
Ama onlar kısa süreli ilişkiler arar. | Open Subtitles | لَكنَّهم فقط عندهم علاقات سريعة جداُ |
Ama onlar... ana binadaydılar, ve onlar... | Open Subtitles | إس في ذلك الوقت. لَكنَّهم... همكَانوافي البناية الرئيسية، وهم... |
Ama onlar bana ne yazacağımı söylüyordu... hepsini gerçek yapmak için güç veriyorlardı. | Open Subtitles | لَكنَّهم كَانوا يُخبرونَني ماذا أَكْتب... يعطينى القوة لجعل كل هذا حقيقى |
Onlara orada hiç tapınak olmadığını söyledim, ama yine de geldiler. | Open Subtitles | أُخبرُهم بأنه لا يوجد معابد هناك لَكنَّهم يأتون هنا على أي حال |
Kerbela yakınında bize yardım ediyorlar. | Open Subtitles | لفد تركوا جيشَ صدام. لَكنَّهم ساعدونَنا قُرْب كربلاء. |