Hiç kendinizi bir restoranda gereksizce tekrar tekrar sadece bunu yaparken buldunuz mu? | TED | هل صادف وأن وجدتم أنفسكم بمطعم ساهون وأنتم تقومون بهذه الحركة مرارا وتكرارا؟ |
Sanki bunun olusunu tekrar tekrar görmek zorundaymisim gibi gelmisti. | Open Subtitles | كأنه كان من المفترض أن ارى هذا يحدث مرارا وتكرارا |
Aslında daha çok 10.000$ 'ın arka arkaya, Sürekli transferi. | Open Subtitles | في الحقيقة، إنها فقط 10 آلاف دولار أودعتها مرارا وتكرارا |
Kurucu atalarımız ilk kez tekrar tekrar... kurduğunda, ülkemizin ufku. | Open Subtitles | عندما آباؤنا المؤسسون ردت لأول مرة مرارا وتكرارا، أفق أمتنا. |
Ve biri onu durdurana dek bunu yapmaya devam edecektir. | Open Subtitles | وكان يفعله مرارا ً وتكرارا ً إلى أن يوقفه أحد |
Esasında defalarca, durmadan hep aynı karbonu yiyordum. | TED | و قد كنت استهلك الكربون ذاته مرارا وتكرارا. |
ve bunu çok sık söylüyorum. Bunu, sana, ne kadar güdük olursam olayım, senin yanımda olduğunu hatırlatmak için diyorum. | TED | أقولها مرارا. أفعل هذا لأذكرك أنها تأتي مني ،أنا البدين القصير |
Eğer o alana gitmez ve başarısız olmazsanız, kendinizi durmadan tekrarlayıp durursunuz. | TED | وإن لم تذهب إلى ذلك المكان ولا تفشل، فأنت تعيد نفس الشيء مرارا وتكرارا. |
- Bir kere ona bir top attılar. O da ayağında sürmeye çalıştı. | Open Subtitles | لقد ألقوا له بالكرة مرة حاول أن يربت عليها مرارا |
Ve eğer yeterince uzun yaşarsan, bu tekrar tekrar olacak. | Open Subtitles | و إن عشت لأمد طويل سيتكرر الأمر مرارا و تكرارا |
Tamam, biliyor musun aynı kavgayı etmekten bıktım usandım tekrar ve tekrar. | Open Subtitles | حسنا، أنت تعرف ما، أنا مريض من وجود نفس المعركة مرارا وتكرارا. |
Dartlarda onikiden vurmayı unutun, sadece aynı noktayı Sürekli hedefleyin | TED | لا تحاولوا اصابة الهدف في لعبة رمي النبال، حاولوا فقط استهداف نفس المكان مرارا وتكرارا. |
Doğa neden bunu Sürekli yapmaya devam ediyor? | TED | لماذا تقوم الطبيعة بعمل هذا مرارا وتكرارا؟ |
Görünen o ki tutkunun objesi Sürekli kaybolarak bu ünvanı kazanıyor. | TED | سيبدو أن الشئ المرغوب فيه يأتي فقط ويبدو أن الهدف من رغبة لا يأتي إلا إلى جانبها من قبل الزوال مرارا وتكرارا. |
Her gün defalarca kez bana aynı aptalca şeyleri söyletiyorsun. | Open Subtitles | أنت تجعلني أقول أشياء غبية نفسه مرارا وتكرارا كل يوم. |
O andan itibaren yüzlerce kez dinlediğimiz hikayeyi tekrar tekrar dinlerdim. | TED | وسمعت نفس القصة مرارا وتكرارا، قصة سمعناها مئات المرات منذ ذلك الحين. |
Fakat pek çok kez hidrolik preste... nasıl sıkıştığını kendime sormam gerektiğini söylemiştin. | Open Subtitles | و لكن انت اخبرتينا مرارا كيف انك دمرتي احدهم تحت مكبس هيدروليكي |
Bu Jaffa'yı hep "değişti" diyerek savundun. | Open Subtitles | انت دافعتَ عن هذا الجافا مرارا وتكرارا بقولكَ انه تغير |
Babanızı sık sık, Japon konsolosluğuna giderken görmüşler. | Open Subtitles | والدك قد شوهد مرارا يتردد على القنصليه اليابانيه |
Sana kaç kere ayakkabılarını etrafta bırakmamanı söylemedim mi? | Open Subtitles | ألم اقل لكِ مرارا عدم ترك الأحذية ملقاة هنا؟ |
Kafayı yemişsin sen. Sana defalarca söyledim, bunu yapmış olamazlar. | Open Subtitles | أنت مجنون.لقد أخبرتك مرارا وتكرارا أنهم لا يمكنهم فعل ذلك. |
Ve ben yeniden aynı utanç ve kendini suçlama döneminden geçtim ve rahatlayınca işime geri döndüm, defalarca tekrar tekrar bu iş olana kadar. | TED | ومررت بنفس العار و تبادل الاتهامات وشعرت بتحسن ورجعت الى العمل, حتى حدث مرارا وتكرارا وتكرارا. |