"هو أنه" - Traduction Arabe en Turc

    • şey
        
    • ki
        
    • ise
        
    • olduğu
        
    • onun
        
    • o da
        
    • göre
        
    • Demek
        
    • en
        
    • olmasıdır
        
    • olması
        
    • olmasının
        
    • Asıl
        
    • güzel olan
        
    Fakat olan şey şu gibi görünüyor, yapay zekâ otoyolda giden kamyonları saptamayı öğrenmişti, yani kamyonları arkadan göreceğimiz bir şekilde öğrenmişti. TED لكن ما يبدو وكأنه حدث هو أنه تم تدريبه للتعرف على الشاحنات في الطريق السريع حيث قد تتوقع رؤية الشاحنات من الخلف.
    Söyleyebileceğim tek şey hepimizin en kötü senaryoya hazır olması gerektiği. TED ما أستطيع قوله هو أنه يتعين علينا الاستعداد لسيناريو أسوأ الحالات.
    Bunun etkisi, tabi ki, sadece kehribar tahıl dalgaları değil, dağlar kadar tahıl. TED تأثير ذلك بالطبع، هو أنه ليس فقط موجات الكهرمان للحبوب، إنه جبال لأشياء.
    Beni Asıl endişelendiren ise, gelecekte ben hâla burada olup, sende işsiz olacaksın. Open Subtitles ما يزعجني هو أنه في المستقبل سأظل أعمل هنا وأنت ستظل بلا عمل
    Bu işte öğrendiğim en önemli şey... herkesin sakladığı birşeyler olduğu. Open Subtitles الشيء الذي تعلمته في هذا المجال هو أنه لدى الجميع شيء
    Diop'un buradaki zekiliği ve keskinliği, onun tarihe geri gitmesi. TED الأمر الذكي والفطن حول ديوب هنا هو أنه يعود بالتاريخ.
    - Bunu ona neden yapıyor ki? "O" da kim? Open Subtitles لماذا هو أنه جعل لها القيام بذلك؟ من هو له؟
    Kesin olarak bildiğim tek şey o kitabı yok etmeniz gerektiği. Open Subtitles ما أنا متأكد منه هو أنه يجب عليك تدمير هذا الكتاب
    Çoğu insanın bilmediği şey ise kapalı bir alandaki havanın %12 ile %75'i arasındaki bir oranı oluşturuyorsa aynı zamanda patlayıcıdır. Open Subtitles ولكن مالا يعرفه معظم الناس هو أنه حين يكون مضغوطاً في إسطوانات مع وجود مصدر قريب للهب وتصادم قوي فسينفجر بقوة
    Demek istediğim, kendini öldürmek yerine acısını mükemmel bir şey yaratmak için kullandı. Open Subtitles المقصد هو أنه بدلا من أن يقتل نفسه استغل ألمه ليصنع شيء جميل
    Çoğu insanın anlamadığı olay şu ki, Avrupa'da yetişen ve kendi olma özgürlüğüne sahip olmayan bizim gibi birçok insan var. TED الشيء الذي لا يفهمه معظم الأشخاص هو أنه يوجد الكثير منا ممن يترعرع في أوروبا لا يتمتع بالحرية ليكون على طبيعته.
    Hatta öyle ki bu rasgelelik ara sıra kendini kader gibi sergileyebilsin... Open Subtitles هو أنه في بعض الأحيان العشوائية يمكن ان تقدم نفسها كانها القدر
    Sorun şu ki işte konuşmak çok zor çünkü zerre mahremiyet yok. Open Subtitles الشيء هو أنه من الصعب التحدث في العمل لأنه ليس هناك خصوصية
    Daha da hayret verici olan ise satın alma etiketinin o dakikada basılacak olması çünkü sistem (Swaptree) o şeyin ağırlını biliyor. TED والمدهش أكثر هو أنه سوف يطبع طابع شراء على الفور، لأنه يعرف الوزن الخاص بالعنصر.
    Bu çalışmada sevdiğim şey hangi görsel kelime dağarcığının bilim yerine sanat dünyasına ait olduğu varsayımımızı sorgulaması. TED ما أحبه في هذا العمل هو أنه يتحدى افتراضاتنا حول نوع القاموس البصري المنتمي إلى عالم الفن في مقابل العلم.
    DUR ...ama onun kusuru da pek insan beyni taşımaması. Open Subtitles لكن عيبه هو أنه لا يملك الكثير من العقل البشري.
    Bilmen gereken önemli bir şey var, o da onunla tenis oynamıyorum. Open Subtitles الشيء المهم الذي عليك معرفته هو أنه ليس شريكي في كرة المضرب
    Bunu seçmemizin nedeni burasının bir teknik üniversite olması ve bana göre tahta inşaat yapabileceğim teknolojik olarak en gelişmiş malzeme. TED السبب في اختيارنا للموقع هو أنه جامعة تقنية، وأعتقد أن الخشب هو المادة الأكثر تقدماً تكنولوجياً وأستطيع البناء بها.
    - Tamam. Demek istediğim, bir süreliğine tek şef doktor olmak güzeldi. Open Subtitles الموضوع هو,أنه كان من الممتع أن أكون الرئيسة الوحيدة لفترة, تعرف هذا؟
    Önemli olan, bu büyük projenin yayınlandığında üstünde senin adının yazacak olmasıdır. Open Subtitles المهم هو أنه عندما ينشر هذا المشروع الضخم، فإنه سيحمل اسمك عليه
    Beklenmedik olan yanı yumuşak ama aynı zamanda kuvvetli bir mıknatıs olması. TED الشيء الغير متوقع بخصوص هذا هو أنه لين، لكنه كذلك مغناطيس قوي.
    Hayırseverlik açık arttırmasının açık barı olmasının bir nedeni vardı. Open Subtitles هناك سبب و هو أنه مزاد خيري به حانة مفتوحة
    Fakat Asıl güzel olan şey aynı alanın aylar önce çekilmiş görüntüsünü bu resmi ile karşılaştırdığımızda oldu. TED لكن الأمر المثير هو أنه عندما قارناها بآخر صورة التقطت لهذه المنطقة وذلك منذ أشهر عديدة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus