"وأول" - Traduction Arabe en Turc

    • ve ilk
        
    • yaptığım ilk
        
    • İlk olarak
        
    • verdiği ilk
        
    Daha önce hiç sohbet etmedik ve ilk sohbetimizde, garip garip sorular soruyorsun. Open Subtitles لم يسبق لنا إجراء محادثة فعلية وأول مرة نتحدث فعليا تسألينني أسئلة غريبة
    Burada bizden önce gidenlerin tozları var ilk erkek ve ilk kadının bile. Open Subtitles هنا هو الغبار من أولئك الذين ذهبوا قبلنا، حتى أول رجل وأول امرأة.
    Biz atlı araba üretiyoruz ve ilk motorlu araba şehre girdi. Open Subtitles نحن نصنع عربات الأحصنة, وأول موديل من عربات فورد تي, موديلمشهورلفوردبدايةإنتاجه1908
    Evet yaptığım ilk şey bu: kendi küratörüm olurum. TED وأول شيء أقوم به هو القيام بالتمحيص الخاص بي
    yaptığım ilk şey bir yapboz tasarlamak oldu. Burada sorular ve cevaplar şekiller biçiminde kodlanmış durumda, renkler biçiminde. İnsanlardan bunları bir araya getirerek, nasıl işlediğini anlamaya çalışmalarını istiyoruz. TED وأول شيء قمت به هو عمل أحجية صور وعلى القطع بعض أسئلة الجمل وإجاباتها على هيئة أشكال مختلفة، ولها ألوان متعددة، والناس يقومون بترتيبها مع بعضها البعض ويحاولون فهم مغزى هذه الصور.
    İlk olarak kolunuzdaki bornozu alabilir miyim tabii yardımcı olmak isterseniz? Open Subtitles وأول شىء سيحدث هو مناولتى معطفى الذى على ذراعك وبهذا ستكون متعاونا للغاية
    İlk olarak arazimin cevresinde 3 metrelik bir duvar yapacağım. Open Subtitles وأول ما سأفعله هو بناء جدار بعلو 10 أقدام حول أرضي
    ve bu misyonerin bana verdiği ilk şey bir şeker olmuştu. TED وأول شئ أعطاني اياه المبشر الأمريكي كان حلوى
    Tamam, şimdi, evin dört blok yarıçapında trafik kameraları var ve ilk 911 çağrısı bu sabah 05:23'te gelmiş. Open Subtitles لدينا كاميرات المرور في محيط أربع مربعات سكنية حول المنزل وأول اتصال بالطوارئ كان على الساعة 5: 23 صباحاً
    Halk içeri giriyor ve ilk yapmanız gereken şey laboratuvar önlükleri giymek. TED يأتي الجمهور، وأول شيء عليك القيام به هو لبس معطف المختبر.
    İlk hamamı ve ilk dans pistini tasarladı. TED قام بتصميم أول حمّام عام وأول حلبة رقص.
    Sonra aniden, benim deyişimle yeniliğin ilk çağında, ilk atomla beraber, ilk yıldız, ilk kara delik ve ilk galaksi oluştu. TED ومن ثم، وفورًا، كان ما أدعوه العالم الأول من الابتداع، منذ الذرة الأولى، والنجم الأول، وأول ثقب أسود، وأول مجرّة.
    ve ilk değiştirmen gereken ön kapının kilidi. Open Subtitles وأول شيء تَتغيّرُ القفلُ على بابِكَ الأماميِ.
    Ama grubun tarzını ve ilk gerçek heavy meal rifflerini yaratan aslında Sabbath'ın gitarcısı Tony lommi'ydi. Open Subtitles ولكنه كان توني أیومی، ساباث عازف الجيتار، المسؤولة عن خلق صوت الفرقة وأول صحيح ريففس هیفی میتال.
    Son ameliyatımdan uyandıktan sonra yaptığım ilk şey beşiğimden çıkıp, yoğun bakım ünitesinde dolanıp muhtemelen bana bunu yapan kişiyi bulmaya çalışmak olmuş. TED وأول شيء قمت به عند استيقاظي من تلك العملية الأخيرة كان التسلق إلى خارج سريري والسير في أرجاء غرفة العناية المكثقة، ربما للبحث عمن فعل هذا بي.
    'Ve ben, şuan, ilk olarak en üst kata çıkıp, ...hemen bakmak istiyorum. Open Subtitles وأول ما أريد إلقاء نظرة عليه الآن موجود في الطابق العلوي
    İlk olarak bayanın da orada olduğunu söyleyebilirim. Open Subtitles وأول شيء سأقوله، أنها أيضاً كانت هناك
    Ve, liderler için istediğimiz türlü seçenekleri başarmak için, uluslararası ortaklıkların oluşması potansiyeline izin vermeliyiz: ulusların beraber fiilen çalıştıkları durumlar, örneğin Çin ve Britanya'nın, ilk olarak pazar modelinin küçük bir yerleşim bölgesini inşa edip, sonra Çin'in hertarafına yaymak için beraber çalışması gibi. TED و لتحقيق نوع الخيارات التي نريد للقادة نحن بحاجة لإتاحة إمكانية إقامة شراكات بين الدول. الحالات التي تمكن الدول من العمل معا ، في الواقع ، بحكم الأمر الواقع ، الطريقة التي عملت بها الصين وبريطانيا معا لبناء ، وأول جيب صغيرة من نموذج السوق ، وبعد ذلك النطاق في جميع أنحاء الصين.
    verdiği ilk insan da başkalarına aktardı. Open Subtitles وأول شخص مرره له كان أنا
    Birincisi şu: aktivizm genelde hızlıdır ve yapmakla ilgilidir, yani dışa dönüklerin adaletsizliğe verdiği ilk tepki genelde şimdi bir şeyler yapmalıyız, çok hızlı tepki vermeliyiz olur -- ve evet, tepki vermeliyiz, fakat mücadelemizde stratejik olmalıyız ve öfkeyle hareket edersek genelde yanlış şeyler yaparız. TED وأول سبب هو: النشاطات في العادة سريعة الوتيرة، وهي تعتمد على الفعل، لذا غالبًا ما يكون رد فعل المنفتحين، على الظلم هو: "علينا أن نفعل شيئًا الآن، علينا حقًا التحرك بسرعة..." ونعم، نحتاج إلى التحرك، لكننا بحاجة إلى أن نكون استراتيجيين في حملتنا، ولو تركنا الغضب فقط يتحكم فينا، فغالبًا سنقوم بالأشياء الخاطئة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus