Belediye Başkanının yemeğinden hemen önce Liman müdürünü ziyaret ettik | TED | وقبل ذهابنا إلى الغداء مع العمدة توجهنا إلى موظف الميناء |
Ama her şeyden önce, bana bir iyilik yapmanızı istiyorum. | TED | لكن بدايةً وقبل كل شيء، أريدكم أن تُسدوا لي معروفاً. |
Böylece, altı yıl önce aklıma bir fikir geldi: Hayat sayfalara geçtiyse, bir yerlerde, her yaşa dair yazılmış sayfalar vardı. | TED | وقبل ستة سنوات، خطرت ببالي فكرة: إذا مرت الحياة من خلال صفحات، وكانت، في مرحلة ما، أقسام مكتوبة حول جميع الأعمار. |
Ve her şeyden öte unutmayın ki sizden Sonra ülkeyi kurtaracak kimse kalmayacak. | Open Subtitles | وقبل كل شيء، تذكروا أنه، بعدكم، لن يكون هناك أحدا تبقى لإنقاذ الوطن. |
Daha şimdiden, 3.000 kadar Barbara Jean hayranı ve destekleyicisi havaalanına geldi. | Open Subtitles | وقبل الوصول ينتظرها حوالي 3 آلاف من المعجبين والمساندين لها في المطار |
Duruşmadan önceki gün tuhaf bir şey oldu. | TED | وقبل أيام قليلة من المحاكمة، حدث شيء يثير الفضول. |
Ve farkına bile varmadan, tanklar gönderiliyor ve askeri birlikler geliyor, | TED | وقبل أن نعرف ، يرسلون الدبابات إلينا ومن بعدها الجنود ، |
JD: Her şeyden önce, benim bu hizmetteki kişisel amacım olan inandığım temel şey; toplu konuşma çok önemlidir. | TED | حسنًا، أولاً وقبل كل شيء، هدفي الشخصي من الخدمة هو أنني أؤمن بشكل أساسي أن الحوار الاجتماعي بالغ الأهمية. |
Ondan önce babası yoğurt yapıyormuş hatta büyükbabası da krem peynir yaparmış. | TED | وكان أبوه يصنع الزبادي قبله، وقبل ذلك كان جدّه يصنع الجبن الكريمي. |
Çok kısa bir süre önce ise, aslında ölmeden hemen önce ameliyat masasında yatarken, tutunabileceğim bir şey bulmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | وقبل فترة بسيطة، قبل موتي بلحظات عندما كنت في غرفة العمليات .. وكنت أبحث لمحاولة العثور على شيء أتمسك به |
Geçen hafta, aslında beni bu cehenneme sürüklemelerinden hemen önce! | Open Subtitles | في الاسبوع السابق ، في الحقيقة وقبل ان اصبح مدمنا |
Daha önce imzaladığın köle sözleşmesinde yanında bir temsilcin bile vardı. | Open Subtitles | هذا عقد عبودية منذ سنتين وقبل أن تحصل حتى على وكيلة |
Şimdi, başlamadan önce Prof. Dumbledore birkaç kelime söylemek istiyor. | Open Subtitles | الآن.. وقبل أن نبدأ يرغب الأستاذ دمبلدور في إلقاء كلمة.. |
Bu olmadan önce, neden onun şu haline bakmak için uğraşmıyorsun? | Open Subtitles | لذا وقبل ذلك، سأجد طريقة معك لإنقاذه. إنه ليس وقت الشجار. |
Ama Sonra durumun farkına varana kadar haftada bir karton almaya başlamışsındır. | Open Subtitles | وقبل ان تعرف ذلك ، ينتهي بك الامر في شراء علبة كاملة |
Sonra da eski, önemsiz hisler sinsice sokulup, beni gafil avladı. | Open Subtitles | وقبل أن أتدارك , كل تلك المشاعر القديمة استحوذت عليّ وأعمتني |
Şu an dünkü aynı saat ve önceki gün gibi, Daha önceki gün gibi. | Open Subtitles | تماماً كيـوم أمـس وقبل أمس , وقبل قبل أمس |
Eğer gelişmeye ve büyümeye bırakılırsa, tüm sisteme sızar, ve siz farkına varmadan tüm vücut hasta olur. | TED | وإذا تُرك للنمو والإزدهار فإنه يتسرب إلى الجهاز بأكمله وقبل أن تدركوا ذلك، يصبح الجهاز بالكامل واهنًا. |
Sağduyusunu iyice kaybetmeden evvel kendisi de aynı şeyi söyledi. | Open Subtitles | وقبل أن تفقد عقلها بالكامل، قالت أنها ندمت على ذلك |
Öncelikle şunu bilmelisin Bree'nin, birinci sınıf bir yemek şirketi var. | Open Subtitles | وقبل ان تشعر بذلك, كانت تملك شركة طعام من الطراز الأول |
18. yaş günümdü, babam ölmeden önceydi, beni şu piyano barlarından birine götürmüştü. | Open Subtitles | في عيد ميلادي الـ 18 وقبل وفاة والدي أخذني إلى حانة البيانو تلك |
Bunun öncesinde, Rus devleti için dışişleri bakanı olarak çalışmış. | Open Subtitles | وقبل ذلك عمل فى وزارة الشؤون الخارجية للحكومة الفيدرالية الروسية |
Çocuklar gittikten Sonra Ve sen onu getirmeden önce burayı iyice temizlerim. | Open Subtitles | بعد ذهاب الأطفال وقبل أن تجلبه سوف أنظف المكان جيداً |
Son hamlesini yapmak üzereyken zamanda bir geçit açtım ve onu geleceğe yolladım. | Open Subtitles | وقبل الضربة الأخيرة فتحت فجوة في الزمن و قذفته إلي المستقبل |