| Birçok kere, Ne zaman mühim bir gerçeği insanlarla paylaşmaya kalkıp memnun olacaklarını sansam, tam tersi etki yaptı. | TED | مرة بعد أخرى، وكلما أردت تشارك بعض الحقائق الكبرى مع متلق يكون أكثر امتنانا، أحصل على رد فعل عكسي. |
| Bir arkadaşım Ne zaman bir yere gitse bana hep bunlardan getirirdi. | Open Subtitles | وكلما كان يسافر الى أي مكان كان يجلب لي واحدة من هذه |
| ne kadar çok yaslayabilirseniz bşr bakıma o kadar iyi. | TED | وكلما تمكنت من الاتكاء بشكل اكثر, كلما كان ذلك افضل |
| Raporumu ne kadar kısa sürede doldurursam, o kadar hızlı dönerim. | Open Subtitles | وكلما تسرع في كتابة التقرير كلما أسرع أنا في العودة إليهم |
| Son 20 dakikadır, O'nun eli sikime sarılı Ve her havaya girdiğimde siz kahrolası suratsızlardan biri gelip zevkimi kaçırıyor. | Open Subtitles | منذ الـ 20 الدقيقة الأخيره وهذه الفتاة تحاول مداعبة قضيبي وكلما أنا على وشك أن أبلُغ النشوة تأتي وتشتت تفكيري |
| ve ne kadar az konuşursanız, utancınız o kadar artar. | TED | وكلما كان الحديث عنه أقل كلما تعلقت فى الداخل. |
| Garip bir paradoks tarafından trafik akışımız robotik hâle geldikçe, devinimi de o kadar organik ve canlı olacak. | TED | وبسبب مفارقة غريبة، وكلما أصبحت شبكة حركة المرور ذاتية على مجال أوسع، كلما أصبحت حركتها حيوية ومحاكية للأسس العضوية. |
| Ve Ne zaman helal et almak için semt kasabına gitsem, içime kötü bir his doğuyordu. | TED | وكلما ذهبت إلى جزار محلي لشراء بعض اللحم الحلال، كان هنالك شعور يراودني. |
| Ne zaman bundan şüphe duysam, Pakistan'ın Swat Vadisinde yaşayan, | TED | وكلما شككت بذلك، أتذكر أنه كان هناك فتاة صغيرة تعيش في وادي سوات في باكستان، |
| Sanatlar, ne yaparlarsa, Ne zaman bizi bir araya getirirlerse; bizi, hemcinsimiz insanoğluna cömertle ve merakla bakmaya davet ediyor. | TED | الفنون، أينما حلت، وكلما تجمعنا معا، تدعونا لننظر لأخينا الإنسان بمروءة وسخاء وحب تطلع. |
| Kendini deniz feneri sanan bir halam var ve Ne zaman yağmur yağsa garajın çatısına çıkap denizcilere işaret vermek ister. | Open Subtitles | وكلما هطل المطر تصعد على سطح الجراج لتحذير البحارة |
| Babam Ne zaman kötü bir kelime söylese... ..kavanoza bir çeyreklik atıyordu. | Open Subtitles | وكلما قال كلمة نابية، كان يضع ربعاً بالعلبة. |
| ne kadar çabuk cevap verirseniz, o kadar çabuk bitiririz. | Open Subtitles | وكلما كنت صادقاً أكثر نستطيع أن ننتهى من هذا بسرعة |
| Uzayın derinliklerine ne kadar baktıkça zamanda o kadar geriyi görüyoruz. | Open Subtitles | وكلما تعمق بحثنا في الفضاء فإننا سنعود في الى الماضي اكثر |
| Buradan ne kadar çabuk kaçarsak, yaşamaya da o kadar çabuk başlarız. | Open Subtitles | وكلما أسرعنا في الرحيل من هنا كلما أسرعنا في البدء في العيش |
| Ve her biri kolayca unutur güzel ve zavallı huzuru | Open Subtitles | وكلما نسوا شيئأ وكأنهم تعروا وهرعوا ركضاً بوتيره متقطعه ماهره |
| Ve her düşündüğümde, doğru şeyi yaptığıma daha fazla ikna oluyorum. | Open Subtitles | وكلما فكرت في الأمر إقتنعت أكثر أني فعلت الصواب |
| Ama Hindistan'ın sokakları epey tozludur, ve ne kadar çok toz havada uçuşursa, beyaz kağıt üzerinde neredeyse görebilirsiniz, ama yapışkan bir kısım da var, bir yapıştırmayı tersine çevrimişsiniz gibi. | TED | في الهند هناك الكثير من التراب في الشوارع, وكلما كثر الغبار وارتفع في الهواء كلما امكنك مشاهدة ما على الورق الابيض, يوجد هناك ذلك الجزء اللاصق كالذي تجده في الصقة المقلوبة. |
| Onlar ile daha çok zaman geçirdikçe, melodim onlarınkine benzemeye başladı. | TED | وكلما كنت أطيلُ البقاء بجانبها، كلما بدأ لحني يشبه لحنهم أكثر. |