İslam Devleti tarafından kafalarının kesilişleri barbarcaydı, ama eğer bunların antik, uzak ve ücra bir çağdan kaldığını düşünüyorsak yanılıyoruz. | TED | تعتبر عمليات نحرهم بواسطة داعش همجية، ولكن إذا تصورنا أنها قديمة وتعود لعصور بعيدة وغير معروفة فإننا سنكون على خطأ. |
ama eğer ameliyatlık bir hastaysanız sinir hücrelerine dikkat edersiniz. | TED | ولكن إذا كنت مريضا تحت الجراحة, فالذي يهمك هو الأعصاب. |
ama eğer kendini bırakıp da fazla korkarsan... ülkemiz kötü adamların hakimiyetine girer. | Open Subtitles | ولكن إذا ما تركت نفسك للخوف أكثر ثم تترك الأشرار يسيطرون على البلاد |
Ama yine de olmaz. Hayat zor Ama bir çıkış yolu bulmalısın. | Open Subtitles | ولكنه غير مقبول.الحياة صعية,ولكن إذا أردت العثور علي طريق سوف تجديه,أليس كذلك؟ |
Evet, Ama beni tekrar o deliğe sokarsa, yine çıkarım. | Open Subtitles | أجل ولكن إذا وضعتني في تلك الحفرة سأتمكن من الهروب |
Belki, Ama bana sorarsan, çok şeyi kaçırıyorsunuz. | Open Subtitles | ربما, ولكن إذا كنت تسألني, كنت في عداد المفقودين على الكثير. |
fakat eğer o beyinler ilk evrildiğinden buyana çok az değiştiyse, bizi Rift Vadi'sinden alıp yıldızlar arasında yaşamaya çıkaran şey neydi? | Open Subtitles | ولكن إذا كانت تلك العقول لا تكاد تكون تغيرت منذ أن تطورت أولا، ما الذي أخذنا من الوادي المتصدع للعيش بين النجوم؟ |
ama ya eğer bir Fortune 500 şirketine götürseydim sizi, ve masanın etrafındaki herkes beyaz bir erkek olsaydı, bunun da garip olduğu ne zaman aklımıza gelecek? | TED | ولكن إذا دخلت لشركة من شركات مجلة فورتشن 500، وكل الحاضرين بالغرف رجال بيض، متى كنا سنفكر بأن هذا الأمر غريب كذلك؟ |
Saygısızlık etmek istemem Bay Tappan Ama bu yönde hareket edecekseniz... | Open Subtitles | لم أقصد الإهانة سيد تابان ولكن إذا كانت تلك هي الطريق |
ama eğer bir gün Katolik olmaya karar verirsen bana bir iyilik yapıp Peder Patrick'e itiraf eder misin? | Open Subtitles | ولكن إذا قررت يوماً ما أن تصبحي كاثوليكية هل يمكنك تقديم خدمة لي وهي أن تقدمي اعترافك للقس باتريك |
Yakında dans edebileceğini sanmıyorum ama eğer bacağını kullanmazsa iyileşir. | Open Subtitles | لن يرقص بالمستقبل القريب ولكن إذا أسترخى فسيتعافى بشكل جيد |
Tamam ama eğer bu evi almazsak gittiğimiz her yerde ortaya çıkar. | Open Subtitles | حسناً ، ولكن إذا لم نشترِ هذا البيت فستظل تظهر أينما نذهب |
ama eğer iyi bir araştırmacı olmak istiyorsan, benimle konuş. | Open Subtitles | ولكن إذا أردتِ أن تكونى مراسله صحفيه جيده تحدثي إلىّ |
ama eğer bana özel değer verirsen daha iyi olur. | Open Subtitles | ولكن إذا كنت قد أعطيتها لي شخصياً كانت ستكون أجمل |
Bu konuda üzgünüm ama eğer, mahkemeler böyle her davayı, yeni şahitler geldi diye, baştan görüşecek olsa diğer davalara bakacak kimse bulunamayacak. | Open Subtitles | أنا أعتذر ولكن إذا أستمرت الماحكم في إعادة فتح قضايا إستناداً على شهادة مجرم على مجرم آخر فلن يحدث هناك تقدم في الأمر. |
Ama bir şeye ihtiyacın olursa, gece ya da gündüz, istediğin zaman arayabilirsin. | Open Subtitles | ولكن إذا أحتجت لاي شيئ، ليلاً أو نهاراً فقط لديك الحرية بالاتصال بي |
Ama beni onunla aynı hücreye koyarsan, bu hiç iyi olmayabilir. | Open Subtitles | ولكن إذا وضعتِني بذلك المكان معه، فلن ينتهي الأمر نهاية حميدة. |
Ama bana bir şans daha verirlerse, her şeyi baştan yapardım. | Open Subtitles | ولكن إذا أعطوني فرصة أخرى سأفعلها في كل مرة أخرى |
fakat eğer öyleyse, kedilerimizin gözünde biz kimiz? | TED | ولكن إذا كان الأمر كذلك بالنسبة لها، من نكون نحن؟ |
ama ya bu kanıtları şimdi görmemiz istendiyse? | Open Subtitles | ولكن إذا كان هذا دليل ألا يجب أن يروه الآن؟ |
Ama bu muhabirler işe karışırsa diğer hastalar o kadar şanslı olmayabilir. | Open Subtitles | ولكن إذا هذه التقارير سلكت طريقها المرضى الآخرين لن يكونون محظوظون جداً |
Ama o şey geri gelirse diye en az birinizin telefonuna ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | ولكن إذا عاد ذلك الشيء, فسوف أحتاج إلى رقم واحدة منكن أو كلاكم |
Ama onu bu şekilde halka açıklarsanız, hiçbir anlamı kalmaz. | Open Subtitles | ولكن إذا كنتِ سوف تقومي بتنديد بها لن يكون مهم |
ancak eğer soruyu sorarsanız doktorunuz büyük ihtimalle cevabı aramaya koyulacaktır. | TED | ولكن إذا سألت السؤال، فإن طبيبك في الغالب سيبحث عن الحل. |
Ama ağaçlardaki aletler gerçekten cep telefonu olsaydı o zaman gerçekten ucuz olurdu. | TED | ولكن إذا كانت الأجهزة في الأشجار هواتف محمولة، يمكن أن تكون رخيصة جدًا. |
Ama eger bir an bir saniye, anlasmaya, uymadigini hissedersem, | Open Subtitles | ولكن إذا شعرت للحظة واحدة، ثانية واحدة، أنك لاتتعاون معنا سنلغي الصفقة، |
Ama benim inandığım her şey tehdit altında olsaydı bilmek isterdim. | Open Subtitles | ولكن إذا تعرض كل معتقداتي للتهديد.. فسأرغب بمعرفة هذا |