"و ها" - Traduction Arabe en Turc

    • Ve işte
        
    • ve şimdi
        
    • Şimdi de
        
    • Ve karşınızda
        
    • İşte
        
    • HERE
        
    • Ve yine
        
    • de burada
        
    • Ve burada
        
    Ve işte problemimiz. Ugh. Ben bile onu görmek istemem. Open Subtitles و ها هي مشكلتنا. لا أريد حتّى أن أرى ذلك.
    O yüzden, stüdyoda gerçekten çalıştığını gördüğümüz zamanki heyacanımızı hayal edin Ve işte burada. TED فتخيل تحمسنا عندما رأيناها تعمل بالفعل بالاستديو، و ها هي هنا.
    Röportajı yaptığımızda neredeyse 80 yaşındaydı Ve işte ikimiz oradayık ve hemen sorulara geçtim. TED كانت في الثمانين، تقريبا في يوم المقابلة ذاك. و ها نحن، أنا وهي، جالسين و بدأت أنا في طرح الأسئلة.
    Hala herşeyin başlamasını bekliyordum, ve şimdi her şey bitti. Open Subtitles كنت أنتظر أن تبدأ الأمور و ها هي تنتهي الآن
    O hükümetimize sızdı ve şimdi de burada sade görünüşüyle saklanıyor. Open Subtitles تسلل إلى حكومتنا، و ها هو هنا مختبئ أمام أعيننا
    Ve karşınızda, gecenin sunucusu Neil Patrick Tüysüz! Open Subtitles و ها هو مضيفكم (نيل باتريك بلا شعر)
    İlk yılımın sonuna gelmiştim Ve işte taksinin içinde oturuyordum. Open Subtitles لقد كانت نهاية سنتي الجامعية الأولى تماماً, و ها قد كنت هناك جالسة في سيارة الأجرة.
    O beyaz kadın. Ve işte yine başlıyoruz. Open Subtitles تلكَ المَرأة البيضاء و ها أنتَ تُعيدُ الكَرَّة
    Ve işte buradasın, güzel temiz toga'n ile. Open Subtitles و ها أنت ذا مع ثوبك الروماني النظيف الأبيض
    Daha bunu çıktığımız ilk akşam söyledim, Ve işte, sekiz ay geçti, ama hala hiçbirşey değişmedi. Open Subtitles اخبرتها بذلك من اول ليله خرجنا فيها و ها هو .. بعد ثمانية اشهر ..
    Pekâlâ bir kaç metre daha Ve işte oldu beyler, Elzebob'un Kapıları. Open Subtitles حسنا، فقط بضعة أقدام أكثر و ها نحن السادة المحترمون "باب" إيلزبوب
    - Nasıl yapılacağını bilmiyorum. - Kolaydır. Şuradan çöz Ve işte oldu. Open Subtitles . ـ أنت لا تعلمى كيف تفعلين ذلك . ـ هذا سهل ، فكيها هكذا ، و ها هى ذا
    Sonra bir süreliğine boşlukta kaldım. Ne yapacağımı bilemedim. Yayıncılık işinde bir arkadaşım vardı ve bana bir iş teklif etti Ve işte karşındayım. Open Subtitles بعدئذٍ تخبطتٌّ لبرهة , متحيراً , إلى أن قابلت صديقاً لي قدم لي عملاً في مجال النشر و الطباعة و ها أنا الآن
    ve şimdi karşınızda, Memphis televizyonuna yeni gelmiş ama eski bir dost olacağı kesin biri. Open Subtitles و ها هو سيداتى و سادتى ، القادم الجديد لتليفزيون ممفيس و بالتأكيد سوف يصبح الصديق القديم
    Ağır suç cinayeti cezanı katlattı, ve şimdi buradasın. Open Subtitles قانون جرائم القتل الكبيرة يزيد من مدتك و ها أنت ذا
    Her şeyin çok kötü gittiğini düşünüyordum ve şimdi ünlü bir aktörle, Marco Pulici ile Berlusconi hakkında bir film yapıyorum. Open Subtitles كنت اظن ان الامور سيئة و ها أنا أعمل فيلما عن برلوسكوني مع ممثلين مشاهير كماركو بولوتشي
    Planların bana ilham verdi ve şimdi de aynı odayı paylaşacağız. Open Subtitles لقد ألهمتيني للتسجيل و ها أنت الآن جارتي
    - Ve karşınızda, Bay John Anthony! Open Subtitles (و ها هو السيد (جون أنتوني
    Sadece bir an garip hissettim. Böyleyim işte... garip ve duygusal. Open Subtitles أنا فقط عندي حاسة سادسة و ها أنا أمامك رجل حساس
    d HERE COMES THE TRAIN UPON THE TRACK. d d THERE GOES THE PAIN. Open Subtitles و ها قد جاء القطارُ على مسارِه . . ♪
    - Sizde yetmemişsiniz galiba? Az kalsın ölüyordum Ve yine başa döndüm. Open Subtitles كدتأناموت, و ها انا ذا في نفس المكان الذي كنت فيه
    Durum nahoş bir hal aldı Ve burada uyandım. Open Subtitles ثم أصبحت الأمور غير سارّة بعض الشيء, و ها أنا هنا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus