"يحلق" - Traduction Arabe en Turc

    • traş
        
    • uçan
        
    • uçuyor
        
    • Tıraş
        
    • uçup
        
    • uçar
        
    • süzülüyor
        
    • uçuracağınızı
        
    • uçarken
        
    Gerçi traş olmayı unuttuğu günlerde ayırt etmek zor oluyor. Open Subtitles بالرغم من أنّه يصعب التمييز بينكما حينما ينسي أن يحلق.
    Önceki seçim görevlisinin, traş olurken kendisini kazara midesinden bıçaklaması neticesinde, son dakika duruma müdahil olmasına minnettarlık duyuyoruz. Open Subtitles ونحن ممتنون له لأنه تقبل أن يحمل مهام المكتب في آخر لحظة عندما طعن رئيس المكتب السابق نفسه في بطنه خطأً , وهو يحلق
    Atlantik'in üstünden tek başına uçan ilk zenci adam Alan Lemon mı? Open Subtitles ألين ليمون ، وهو أول رجل أسود يحلق فوق المحيط الأطلسي وحده؟
    Tıpkı tarlanın üzerinde uçan, aşağıda bulunan çitleri umursamayan kuş gibi, değil mi? TED مثل الطائر الذي يحلق فوق الحقول .. فهو لا يفكر بالحواجز أسفل منه , صحيح ؟
    Sana söylemedi mi; babası kötü sinekleri bombalamak için, geceleri uçuyor. Open Subtitles ماذا، ألم يخبرك أن والده كان يحلق طوال الليل ويقصف الذباب القذر؟
    4 yıldır, karşılığında bir krep bile koklatmadan hergün bedava Tıraş olan adama başka ne denir? Open Subtitles ماذا تقول عن رجل يحلق من غير مقابل يوميا لـ 4 سنين من دون اعطائء الكثر مثل الفطائر المحلاة والوجبات ؟
    İhtiyar adam yıllar önce uçup gitti sanıyordum. Open Subtitles أعتقد أن الرجل العجوز كان يحلق بها قديماً.
    - Yalnızca Mrs Lovett'ın fırınından çıkan biri adamın salı günü oradan çıkıp buraya traş olmaya geldiğini görmüş. Open Subtitles حسنا، شخص ما يتذكره ترك دكان فطير السيدة لوفيت لكي يجيء الي هنا و يحلق يوم الثلاثاء.
    Eğer bu puşt traş olup başrol oyuncusuna benzemezse... Open Subtitles إن لم يحلق ذلك الحقير ويصبح مثل الأشخاص الطبيعيين أ :
    Babamın kemik kanseri olduğu zamanlar, traş olurken çenesini kestiği için, ölmesine benziyor. Open Subtitles يذكرني هذا بأبي الذي كان مصاب بمرض سرطان العظم وكان كل اليوم يتذمرعن الجرح الذي في عنقه والذي أصيب به وهو يحلق
    Bilin diye söylüyorum göğsünü traş ediyor çünkü o bir olimpik yüzücü. Open Subtitles وكما تعلمون هو يحلق شعر صدره لانه ، وأنا فخور به جداً ، سباح أولمبي
    Su paradır eğer benzin para değilse, ve bir sürü şey keskin olmasına rağmen, kimse traş olmuyor. Open Subtitles المال هو الماء المال هو البنزين كان إذا إلا كثيرة أشياء من الرغم على ذقنه يحلق أحد لا حادة شفرات هي
    Büyüdüğüne şüphe yok, ama gökyüzünde özgürce uçan genç bir atmaca ile karşılaştırabilmen için önünde uzun bir yol var. Open Subtitles مازال يكبر والطريق أمامه طويلاً قبل أن تقارنه بصقر يحلق حراً فى السماء
    Hâlâ da uçan kuşu gözünden vururum. Open Subtitles أجل ولا زال بوسعي أن أصيب بها عين طائراً يحلق
    Hâlâ da uçan kuşu gözünden vururum. Open Subtitles ولا زال بوسعي أن أصيب بها عين طائراً يحلق
    Preston kardeş yükseklerde kartallarla uçuyor. Open Subtitles والآن فأخينا بريستون يحلق عاليا مع الصقور
    Sanırım şu kısa çocuk gerçekten uçuyor. Open Subtitles اعتقد ان ذالك الطفل القصير كان في الحقيقة يحلق في الهواء
    Pilot, motor arızası yüzünden şehrin etrafında uçuyor şu anda. Open Subtitles يبدو أن الطيار كان يحلق فوق البلدة بعد عطل محرك واضح.
    Mesela sabahları Tıraş olmak istersen Open Subtitles تماما مثل، كما تعلمون، إذا كنت تريد أن يحلق في الصباح.
    DNA bırakmamak için büyük ihtimalle kafasını hatta bütün vücudunu Tıraş ediyor. Open Subtitles على الأرجح يحلق رأسه ربما جسده بالكامل كحماية للحمض النووي
    uçup gitmek isteyen küçük kuş hikayesini sana da anlattı mı? Open Subtitles هل أخذتك قصتها عن ذلك الطائر الذى يحلق بعيدا
    İhtiyar adam yıllar önce uçup gitti sanıyordum. Open Subtitles أعتقد أن الرجل العجوز كان يحلق بها قديماً.
    Pencereden parlak bir nesne görüp içeri uçar ve yaralanır. Open Subtitles لقد شاهد جسم لامع خِلال النافذة طار صوبة,جُـرح فظل يحلق في الغرفة
    Bu adam skydiving yapmıyor. Uçurtma gibi süzülüyor. ya da dolanıyor. TED فهذا الشخص لم يقفز من مظلة .. انما هو يحلق كما تحلق الطائرة الورقية ويتم التحكم به تماما مثل التحكم بالطائرة الورقية
    Ama römorkörü nasıl uçuracağınızı da merak etmiyor değilim. Open Subtitles ولكن أنا فضولي لمعرفة من الذي سوف يحلق بالعبارة
    Laboratuvarımda otonom hava robotları geliştiriyoruz, burada uçarken gördüğünüz gibi. TED في مختبري، نحن نبني روبوتات جوية مستقلة مثل الذي ترونه يحلق هنا.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus