"يدوم" - Traduction Arabe en Turc

    • sürmez
        
    • sürmeyecek
        
    • sürer
        
    • sürecek
        
    • devam
        
    • sürüyor
        
    • süre
        
    • kalıcı
        
    • süren
        
    • sonsuza
        
    • son
        
    • dayanmaz
        
    • dayanır
        
    • sürmüyor
        
    • fazla
        
    Çünkü görüyorsunuz ya, Hindistan'da hiçbir şey sonsuza kadar sürmez, ölüm bile. TED لانه كما ترون لا شيء يدوم للابد في الهند، ولا حتى الموت
    Şu anda geçerli kaos durumu sonsuza kadar sürmeyecek bir düzen gelmesi gerek. Open Subtitles هذا الوضع الحالى من الفوضى لن يدوم للابد يجب ان يكون هناك نظام
    Bakın, bu departmanda ilerlemek üç yıldan fazla sürer. Open Subtitles اسمع, ان التقدم في هذا القسم يدوم اكثر من ثلاث سنوات
    Evet, bakalım ne kadar sürecek. Open Subtitles نعم،سنرى لكم من الوقت سوف يدوم هذا الأمر
    Onlar ızgara peynirli sandviç bitince bile aşklarının devam ettiğini söylüyorlar. Open Subtitles نعم يقولون أن الحب يدوم بعد أن تختفي شطيرة الجبنة المشوية
    Uzak Güney'de baharın ilk günü, sadece bir iki dakika sürüyor, ancak muazzam bir hikayeyi tetiklemek için yeterli bir kutup yılı boyunca süren yaşam mücadelesinin hikayesini. Open Subtitles هنا في أقصى الجنوب لا يدوم اليوم الأول من فصل الربيع سوى بضعة دقائق فقط لكنة يطلق شرارة قصة البقاء المذهلة
    Ayrıca bu yapacağınız şeyin uzun süre etkisi olacağını ve beyninizi depresyon, Alzhemir ve bunama gibi hastalıklardan koruyacağını söylesem? TED وماذا لو أخبرتكم أنّ نفس هذا الأمر يدوم تأثيره طويلاً ويحمي دماغك من مختلف الحالات كالاكتئاب، مرض ألزهايمر أو الجنون.
    Sizinle babamın benimle paylaştığı bir şeyi paylaşmak istiyorum: Hiçbir durum kalıcı değildir. TED أريد أن أتقاسم معكم شيئا علمني إياه والدي: لا شيء يدوم.
    Birkaç dakika ile bir saat arası süren işlerde, fiyat 300 franktan 15,000 franka kadar çıkabilir. Open Subtitles ،يمكن أن يكون رقم كبير من 300 إلى 15,000 فرنك بالنسبة للقاء الذي يدوم من بضع دقائق إلى ساعة
    Evet, kabul ediyorum, bir keresinde de bozuk para dolu bir çantaydı, ama uzun sürmez ve asla değişmezler. Open Subtitles و سأعترف في إحدى المرات كان حقيبه مليئه بالقروش و لكن الأمر لا يدوم أبداً و هم لا يتغيرون
    Hızlı ol çünkü bu kalifiye beynin etkisi sonsuza dek sürmez. Open Subtitles حسناً، يستحسن بك الإسراع، لأن طبع هذا الدماغ لن يدوم طويلاً
    Hareketsiz yatın. Uzun sürmez. Yerimizi bilmiyorlar. Open Subtitles إثبتى لن يدوم ذلك طويل لا يعرفون أننا هنا
    Senin de bildiğin üzere mantarın etkisi sonsuza kadar sürmeyecek. Open Subtitles و تعرف طبعاً أنّ هذا الفطر لن يدوم إلى الأبد.
    Ve bazıları çok ilginç şekilde hâlâ yakıt hücreleri peşinde ama bence bu fazla uzun sürmeyecek. TED والبعض لا يزال يدعم خلايا الوقود بشكل مدهش، لكنّي أعتقد أن ذلك لن يدوم طويلًا.
    Etkileyicidir. Görenleri etkiler ama daha uzun sürer. Open Subtitles إنها شيئ ما , خاطف جداً للنظر له أثراً محلياً , ولكنه لا يدوم طويلاً
    Tatlım, bununla ilgili en azından 3 sene sürecek bir tartışma yapmamız gerekeceğini bilmelisin. Open Subtitles عزيزتي، تدركين أنّه سيتحتّم علينا اتخاذ قرار بشأن هذا يدوم لثلاثة أعوام تقريباً
    Bu une benziyor, evren bir kutu dolusu gaz gibi sonsuza dek devam edecek. TED فما يعنيه ذلك هو أن الكون كصندوق من الغاز يدوم للأبد.
    Yine gevezelik ediyorum. Sorun şu. Sadece bir saat sürüyor, değil mi? Open Subtitles أنني أثرثر, المشكلة هي أن المفعول يدوم ساعة لكنني سأقوم بتحسينه
    Şimdi slaytı açacağım,yalnız uzun süre kalmayacak. TED سأقوم بوضع الشريحة الآن. ولكن ذلك لن يدوم طويلًا
    Ne zaman işler kötü olsa bana hep aynı mantrayı hatırlatırdı: Hiçbir durum kalıcı değildir. TED وفي كل مرة يسوء حال المشروع، كان يذكرني بالتعويذة: لا شيء يدوم.
    Canlılar için çok düşmanca gözükebilir fakat her yıl dokuz ay süren kıştan sonra Open Subtitles قد يبدو انه مكان عدائي جدا لأشكال الحياة لكن كلّ عام بعد الشتاء الذي يدوم لتسعة شهور ا
    O duyguyu, o mükemmel duyguyu bir kez hissedince, sonsuza dek sürmesini istersiniz. Open Subtitles احسست بشيء متكامل عندما تحس بهذا الشعور المثالي تريده ان يدوم الى البد
    Ama hâlâ derinizin renginin sadece ilk izlenim vermekle kalmayıp sizinle ilgili akılda kalan son şey olduğu bir dünyada yaşıyoruz. TED ولكن ما زلنا نعيش في عالم حيث أن لون بشرتنا لا يعطي الانطباع الأول فقط، ولكن انطباعاً يدوم الى الأبد.
    Çok dokunursan, fazla dayanmaz. Open Subtitles إذا كنت تستهلكه كثيرا لن يدوم معك بهذا الشكل
    2006'dan kalma ama konserveler sonsuza kadar dayanır, değil mi? Open Subtitles إنه من عام 2006 ولكن الطعام المعلب يدوم للأبد صحيح؟
    - O kadar uzun sürmez. - Asla uzun sürmüyor. Open Subtitles ـ لن يدوم الأمر طويلاً ـ هذا الامر لا ياخذ وقتاً بالمره
    içine uzun ömürlü dövme mürekkebi kattım biraz fazla olduğunu düşünmüyor musun? Open Subtitles لقد وضعت حبر يدوم طويلا الا تظنين ان ذلك كان قاسيا ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus