"يفخر" - Traduction Arabe en Turc

• gurur duyar
• gurur duyan
• gurur duyuyor
• kıvançlıdır
• gurur duyardı
• gurur duyarak
• gurur duyması

Büyülü Kabare Büyük Santini'nin dünyaca ünlü su tankı illüzyonunu sunmaktan gurur duyar.
يفخر " البساط الأحمر " بتقديم صفيحة الماء الوهمية العظيمة الشهيرة في العالم

Perişan bir kadını ne kimse arzu eder ne de onunla gurur duyar.
لا يستطيع المرء أن يتطلع أو يفخر بزوجة بائسة

Yer silmekten bu kadar çok gurur duyan bir adama daha önce hiç rastlamamıştım.
لم أرى قط شخصاً يفخر هكذا لمسح الأرض

Willie hala hızla büyüyor, ve baban seninle çok gurur duyuyor.
ويلي) ينضج يوماً بعد يوم) مات أبوك تقريباًً وهو يفخر بك وبعملك

Sezar'ımız, gladyatör eğiticisi Antonius Proximo'yu... temsil eden Aelius Maximus'u... sizlere sunmaktan kıvançlıdır!
نقدم بطل الكولسيوم أفضل رجال (بروكسيمو)، القيصر يفخر بأن يقدم لكم (أوليوس ماكسيموس)

Listemin büyük bölümünü bitirince, babam benimle gurur duyardı.
سوف أمحي عددا من الخطايا على قائمتي وسوف يفخر بي أبي

Ve baban bizimle birlikte burada olsada olmasada... sen onun gurur duyarak... baktığı bir adamdın.
سواءً كان والدك هنا أم لا أنت الرجل الذي يفخر به الرجل الذي يمكن أن يتطلع إليه

Georgia'da bize insanın işiyle gurur duyması gerektiği öğretildi.
في جورجيا كنا نعتقد أن الرجل يجب أن يفخر بعمله

Bayanlar ve baylar Viktor Taransky Simone'u sunmaktan gurur duyar.
السيدات والسادة يفخر فيكتور تارانسكي ان يقدم لكم سيمون على الهواء مباشرة على المسرح

Hayır, hayır. Bununla gurur duyar.
لا، لا، وقال انه يفخر نفسه على ذلك.

Dennis kendi çalışma sistemiyle gurur duyar.
(دينيس) يفخر بنفسه على عمل النظام

- Mike, bahçesiyle çok gurur duyar.
إن (مايك) يفخر كثيراً بحديقته.

40 yaşında işsiz bir lise terk, insanların onu kasabanın ayyaşı diye çağırmasıyla gurur duyan birine mi, yoksa bana mı?
... ...العاطل ذو الأبعين سنة الذي يفخر أن سكان البلدة يدعونه...

Kökeni dolaysıyla kendisiyle gurur duyuyor.
إنه يفخر بنفسه على أقرانه.

Babam benimle gurur duyuyor.
! أبي يفخر بي!

Babam benimle gurur duyuyor.
أبي يفخر بي!

Ama söylemeliyim ki hiç böyle davranmazdı. Devamlı iletişim halinde olmaktan gurur duyardı. Evet.
إن صح القول, فهذه ليست طباعه فهو يفخر بنفسه لأنه يبقى على إتصال.

-Babam onunla gurur duyardı. -Bungalov 8'e gittin mi?
كان ليجعل أبي يفخر به هل ذهبت لـ"بنجالو 8"؟

Ve, benim için...bir mühendisin kapasitesinin mükemmeliyetçiliği için gurur duyması.
وبالنسبة لي ... في قدرة مهندس الذي يفخر بأنه دائما على الكمال.