Yardim edin Bay Spade. Buna çok ihtiyacım var. | Open Subtitles | ساعدنى, انا فى حاجة ماسة لمساعدتك |
Bu yüzden bu hikâyeye çok ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | لهذا كنت فى حاجة ماسة إلى هذه القصة |
En çok ihtiyacım olduğun anlarda hep yanımdasın. | Open Subtitles | دائماً مـّا تنقذني، آنما أكون بأمسّ الحاجة إلى ذلك. |
Ama en çok ihtiyacım olduğu zamanlarda bana umut verdi... ki bu da onun kadar önemli. | Open Subtitles | لكنّها منحتني الأمل حين كنت بأمسّ الحاجة إليه وكان ذلك بالأهمّيّة نفسها |
Bir dosta çok ihtiyacım var şu an. | Open Subtitles | أحتاج حقاً لصديقة، في هذه اللحظة |
Ve şimdi ona en çok ihtiyacım olduğu anda, onu elimin tersiyle ittim. | Open Subtitles | والآن حين أكون بأمس الحاجة إليه, فأنا أدفعه عني. |
Aslında en çok ihtiyacım olan şey, Kardinal bir ordu. | Open Subtitles | ما أنا في حاجة بشكل رئيسي, كاردينال, هو جيش. |
Bu masaja çok ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | أنا في حاجة ماسة إلى هذا التدليك. |
Evet, bir içkiye gerçekten çok ihtiyacım var. | Open Subtitles | نعم ، أنا في حاجة ماسة للشرب. |
Evet, bir içkiye gerçekten çok ihtiyacım var. | Open Subtitles | نعم ، أنا في حاجة ماسة للشرب |
Buna çok ihtiyacım var. | Open Subtitles | لدي حاجة ماسة إلى ذلك. |
Sana en çok ihtiyacım olduğu anda neredesin? | Open Subtitles | "أين أنتَ الآن؟ عندما أكون بأمسّ الحاجة إليكَ" |
Randevu almadım ama danışman öğretmenle konuşmaya çok ihtiyacım var nişanlımla değil. | Open Subtitles | آهلاً. أعلم أني لا أملك موعداً، لكن... لكني أحتاج حقاً للتحدث مع مستشارتي التوجيهية، |
Arkadaşlığına gerçekten çok ihtiyacım var. | Open Subtitles | أحتاج حقاً أن تعود صداقتنا |
Size en çok ihtiyacım olduğunda beni terkedişinizi mi kastediyorsun? | Open Subtitles | تقصد لأنك تخليت عني في الوقت الذي كنت بأمس الحاجة فيه إليك؟ |
Şu anda bir tanesine çok ihtiyacım var. | Open Subtitles | و انا بأمس الحاجة إليها. |
En çok ihtiyacım olan şey Kardinal... | Open Subtitles | أقل من احتياجاتي. ما أنا في حاجة بشكل رئيسي, كاردينال... |