Neden mi? 2000'lerin başında daha yüksek oranda güvenilir insana sahip ülkelerin refah düzeylerinin daha fazla olduğunu göstermiştim. | TED | لماذا؟ لقد تبين لي في بداية هذه الألفية ان الدول التي لدى سكانها نسبة ثقة مرتفعة هي الأكثر إزدهاراً |
Ama bu ülkelerin kaç tanesinin bu işte çalışması gerekiyor? | TED | لكن ما هو عدد الدول التي علينا أن نعمل عليها؟ |
Bildiğiniz gibi gelişmekte olan ülkelerin çoğunda bir şirketin ortalama ömrü iki yıldır. | TED | كما تعلمون, في معظم الدول النامية متوسط العمر المتوقع لعمل ما هو عامين. |
Yani, gerçek yozlaşma motoru... ...Ekvator Ginesi ya da Nijerya ya da Türkmenistan gibi... ...ülkelerin sahillerinin çok ötesinde bulunmaktadır. | TED | ذلك الواقع، هو أن المحرك للفساد، حسنا، أنه موجود أبعد من شواطئ البلدان مثل غينيا الاستوائية أو نيجيريا أو تركمانستان. |
Bu sadece ülkelerin kendilerine problem yaratmakla kalmadı, ayrıca yardımları da etkiledi. | TED | لم يسبب هذا المشاكل فحسب، بالطبع، إلى البلدان نفسها، بل إلى الإستجابة. |
Batı, Sahra Altı'ndaki ülkelerin borçlarını gayri safi yurt içi hasılanın (GSYH) %70'inden %40'ına, yani neredeyse yarısına kadar, düşürecek borç affı programları uyguluyor. | TED | قام الغرب بتقديم برامج إعفاء الديون والتي خفضت دين دول صحارى أفريقيا إلى النصف من 70 بالمئة إلى 40 بالمئة من الناتج المحلي الإجمالي |
B.M ye üye olmayn ülkelerin Birleşik devletlere karşı- verdiği soru önergesini tartıştı. | Open Subtitles | مناقشات حول قرار الولايات المتحدة المعدل على فرض العقوبات ضد الدول غير المتعاونة |
Komşu ülkelerin üzerimizde büyük bir baskı kurmaya çalışacaklarını düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا اتوقع ان الدول المجاورة سوف تفرض علينا ضغط كبير |
Batı'da çok yaygın bir varsayım var, o da; ülkelerin modernleştikçe batılılaşacağı yönünde. | TED | وانا اعلم انه من الشائع في الغرب اعتقاد انه ما ان تتطور الدول حتى تكتسب شخصية الدول الغربية |
Asıl moral bozucu olan şey bunun tek bir vaka olmaması bu gelişen ülkelerin hepsinde meydana geliyor. | TED | والأكثر إحباطا أن تلك لم تكن حادثة مفردة؛ هذه تحصل على امتداد الدول النامية. |
Balıkçılıkta gelişmeler, 100.000 balıkçısı olan ülkelerin endüstriyel balıkçılık yapmasına zorlanması anlamına geliyordu. | TED | تنمية الأسماك تعني إرغام الدول التي كان لديها 100,000 سمكة مسبقا لفرض الصيد الصناعي عليهم. |
Bundan dolayı, halihazırda gelişmekte olan ve endüstrileşmiş ülkelerin eski kafa yapısına sahibiz, ki bu yalnıştır. | TED | ولهذا السبب, لدينا الفكره القديمه عن الدول الناميه والصناعيه, وهذه الفكره خاطئة. |
Yüksek emtia fiyatları ile ihracat yapan ülkeler ile emtia ihracatı yapan ülkelerin büyüme oranları arasındaki ilişkiyi inceledim. | TED | لقد نظرت لأعرف ما هي العلاقة بين ارتفاع أسعار السلع الأساسية من الصادرات، والنمو في البلدان المصدرة للسلع الأساسية. |
Soldaki ülkelerin motorlu taşıt bürolarındaki formlarda şöyle bir seçenek var. | TED | البلدان على اليسار لديها طلب في إدارة المرور يبدو شيئاً كهذا. |
Amerika ve Avrupa'daki ülkelerin büyük kısmı, Afrika'dakilerin bir kısmı ve Asya'dakilerin küçük bir kısmı. | TED | بالأزرق. وهي معظم بلدان أمريكا وأوروبا، العديد من البلدان في أفريقيا والبعض في آسيا. |
Yani diğer ülkelerin gelecekteki enerji tüketiminin nasıl olabileceğinin de bir örneğiyiz. | TED | لذا نحن صورة عن كيف سيكون مستقبل استهلاك الطاقة في البلدان الأخرى أيضاً |
ülkelerin gelişimin mümkün olduğunu anlamalarına yardım etti. | TED | ساعد البلدان على الإدراك بأن التحسن ممكن. |
Ve ülkelerin kendilerine dünya liderleri tarafından ulaşılmış ölçülebilir hedefler koymalarına yardımcı oldu. | TED | وساعد البلدان لتحدد أهداف رائعة من خلال أهداف قابلة للقياسحققها قادة العالم. |
Çin, Rusya ve Hindistan gibi ülkelerin listenin alt sıralarında olmaları aslında sürpriz değil. | TED | دول مثل الصين وروسيا والهند، وهم من الدول في أسفل التصنيف، حسنًا، قد لا يبدو ذلك مفاجئًا. |
Bu ülkelerin çoğunun kuzey bölgelerden, en çok da Batılı ülkelerden olduğunu göreceksiniz. | TED | ستلاحظون أن أغلبها دول تقع في شمال الكرة الأرضية، هي في المقام الأول دول غربية. |
Amacı gelişmekte olan ülkelerin iklim projelerine fon aktarmaktı. | TED | وتم تصميمه لتحويل الأموال نحو البلاد النامية لتلبية مشاريعها المناخية. |
ES: Bazı ülkelerin benim ölmemi istemeleri bir sır değil. | TED | إد: ليس لغزًا أن هنالك بعض الحكومات تريدني ميتًا |
ülkelerin çoğu yerinde sayıyor ya da geriye gidiyor ve Brezilya, Hindistan, Çin, Bangladeş gibi büyük ülkelerin tamamında kayda değer gerilemeler yaşanmış. | TED | غالبية الدول ثابتة في مكانها أو تتراجع، والدول الكبيرة كالبرازيل والهند والصين وبنغلادش أظهرت تراجعًا حادًا. |