"şüpheler" - Traduction Turc en Arabe

    • الشكوك
        
    • شكوك
        
    • الشبهات
        
    • يشتبه
        
    • والشكوك
        
    • شكوكاً
        
    Bilirsin, bir şey olduğu zaman tüm şüpheler kocanın üzerine yıkılıyor. Open Subtitles كما تعلم، كلما يحدث شىء فإنّ الشكوك دائماً تتجه نحو الزوج
    Kennedy'nin komünizme karşı zaafı olduğuna dair şüpheler uyandı. Open Subtitles وبينما تزداد الشكوك أن كينيدي متساهل مع الشيوعية
    şüpheler ve sorularla problemim yok. Open Subtitles ليس لدي أي مشكلة في تلقي الأستفسارات أو الشكوك
    Aya gitmek için Rusları yenebilmemiz hakkında çok ciddi şüpheler vardı. Open Subtitles كانت هناك شكوك كبيرة أننا سنستطيع السير على القمر قبل الروس
    Sebep ve kasıt olabileceğine dair kuvvetli şüpheler olduğunu kabul ediyorum. Open Subtitles أعترف أن هناك شكوك قوية حول الدافع والنية.
    Evet, o şüpheler, o sahneler öyle uzayıp gidemezdi. Open Subtitles إن تلك الشبهات والمشاهد لا ينبغي لها أن تتكرر
    Stalin'in, Truman'ın söylediklerini gerçekten anlayıp anlamadığına dair Amerikalılar arasında bazı şüpheler vardı. Open Subtitles كان هناك بعض الشكوك تساور الوفد الأمريكي حول ما إذا كان ستالين قد فهم حقا ما كان ترومان يقوله
    Ve sanırım, eğer çıplakken içeri girersen ve babam da bunu öğrenirse, şüpheler artacaktır. Open Subtitles اعتقد انكي اذا تحدثتي اليه وهو عاري وعرف والدي ذلك.. اعتقد ان الشكوك قد زادات..
    Ryuzaki, Light ve Amane'nin üzerinden bütün şüpheler kalktı. Open Subtitles ريوزاكي، الشكوك الحائمة حول لايت وميسا زالت
    Başarmak şöyle dursun, sağ kalacağımız konusunda büyük şüpheler. Open Subtitles الشكوك العميقة التى سوف نحيا بها دع الوحدة تنجح
    Eğer yapsaydın, insanların kafasında Claude'un katil olduğuna dair şüpheler oluşmasını sağlamış olurdun. Open Subtitles لو فعلت لكنت قد وسعت الشكوك بأن كلود كانت وحش
    Evliliğimden önce şüpheler duymuş olabilirim ama hangi erkek duymuyor ki? Open Subtitles من الممكن أنني شعرت ببعض الشكوك قبل الزواج ولكن من منا لم يشعر ؟ والآن أنا أعرف
    Efendiler, Bu mahkemeye, karımı bir köşeye atmak için değil evliliğimin üzerine çöreklenmiş ağır şüpheler yüzünden geldim. Open Subtitles السادة اللوردات، لقد جئت إلى هذه المحكمة ليس لأنني أود أن تجاهل الزوجة ولكن لأن مثل هذه الشكوك الخطيرة تلقى بظلالها على زواجي
    Mantıklı şüpheler bulunursa... Open Subtitles إذا كان لديكم شكوك لها ما يبررها عن كون المتهم مذنباً
    İçeriden birisinin komploya karışmış olabileceğine dair şüpheler var. Open Subtitles هناك شكوك حول ما اذا كان هناك مصدر داخلي مشترك في المؤامره
    Jürinin kafasında şüpheler oluşur. Şüphe duymalarını istemeyiz, değil mi? Open Subtitles وسيكون لدى هيئة المحلفين شكوك ولا نريد أن يكون لديهم شكوك، صحيح؟
    Resimler o kadar taze görünüyor ki orjinallikleri konusunda bir takım şüpheler doğmuştu. Open Subtitles اللوحات تبدو جديدة جداً حيث كانت هناك شكوك أولية حول صحتها
    Sayın Hâkim, başvuruyu yapan bu iki kişinin ilişkisi konusunda ciddi şüpheler vardır. Open Subtitles يا حضرة القاضي، تبقى شكوك مريبة تتعلق بالعلاقة بين مقدمي الطلب.
    Uğursuz yazı geçirirken hepinizin aklında şüpheler vardı. Open Subtitles وأنا أقودنا خلال الصيف الأسود كلكم لديكم شكوك
    şüpheler tüm profesyonellere düşer ... Open Subtitles إذا تم القبض ...عليك , كل الشبهات تقع على
    Söz konusu olan oğlanın suçu işlediğine dair şüpheler vardı ama hiç kimse kesin olarak yaptığını bilmiyordu. Open Subtitles كان يشتبه في الولد في مسألة التعدي ولكن لا أحد يستطيع أن يقول. بشكل قاطع،أنه قد فعل ذلك.
    Ve şüpheler iyice arttı. Open Subtitles أصبحت أساليب المعبد أكثر قسوة والشكوك كثرت
    Robert Kehoe, toplumda kurşunun tehlikeli olduğuna ilişkin bilimsel şüpheler oluşturdu. Open Subtitles وأثار شكوكاً علمية في ذهن الجمهور حول مخاطر الرصاص

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus