Şiddetli sırt ağrısı ve hiç bitmeyen bir öksürme başladı. | TED | كان يعاني من ألم ظهر لا يطاق وسعال لا يتوقف. |
- Ya da kulak ağrısı - Ya da kolik. | Open Subtitles | ـ ألم الأذن مؤلم جداً ـ والمغص لا يقل عنه |
Diş ağrısı olduğu için sıcak su torbamı ona ödünç vermiştim. | Open Subtitles | أعرته زجاجة الماء الحار خاصتي حين كان يعاني من ألم الأسنان |
Eğer hastanın karın ağrısı başlarsa ağrı geçmeden arkasına tüpü yerleştirin ve karın ağrısı olan diğer herkesi test edin. | Open Subtitles | إن شعرت بألم في بطنها فأدخلوا أنبوباً في مؤخرتها قبل أن يختفي وافحصوا كل الآخرين الذين يشكون من آلام بطنية |
Yan etkileri; bulantı, baş ağrısı, ağız kuruluğu, bulanık görme, baş dönmesi, anal sızıntı, böbrek yetmezliği ve inme olabilir. | Open Subtitles | الآثار الجانبية يمكن أن تشمل الغثيان ، الصداع ، جفاف الفم وضوح الرؤية ، الدوار ،تسرب الشرج الفشل الكلوي والمخ |
Babamın, biliyorsun, biraz ağrısı vardı ve biraz sinirlerim gerildi. | Open Subtitles | أبي لقد أصيب بنوبة ألم كنت قلقاً عليه، أنت تعلم |
Çok ağrısı vardı, biz de uyumasına yardımcı olacak birşey verdik. | Open Subtitles | كان يعاني من ألم كثير، لذا أعطيناه شيء ليساعده على النوم |
Ne karın ağrısı bir sınıf! Baba, sana bir özür borçluyum. | Open Subtitles | يا له من ألم في الفصل أبي أنا أدين لك باعتذار |
Ama bu kocaman bir yalan olurdu çünkü, adeta kıçımın ağrısı oldun. | Open Subtitles | لكن تلك ستكون كذبة كبيرة بدينة لأنك كنت ألم هائل في مؤخرتي |
"Kas ağrısı ve spesifik olmayan semptomlar" hepsi kontrol edildi. | Open Subtitles | ألم عضلي و أعراض أخرى غير معرّفة تم و تم |
Tamam, yani bok surat, penis kafa, veya kıç ağrısı gibi mi? | Open Subtitles | حسناً, إذاً وجه الغائط ورأس القضيب و ألم في المؤخرة في الخارج |
Bizim 21. yüzyıldaki durumumuz: sırt ağrısı, boyun ağrısı, her yerimiz ağrıyor Çünkü biz stresliyiz ve her zaman gerginiz. | TED | وكلّ ضغوطات الجسد. إنه مرض القرن 21: آلام في الظهر، في العنق، في كل مكان. لأننا متوتّرون طيلة الوقت. |
Sırt ağrısı dahil her belirtiyi sorduğunuzu mu söylüyorsunuz? Söylemeliydi. | Open Subtitles | يقول لك هل سئل عن كل أعراض، بما في ذلك آلام الظهر؟ |
Bir haftadır süren şu aptal baş ağrısı. Dünyanın en uzun akşamdan kalmalığı. | Open Subtitles | انه فقط هذا الصداع الغبي طوال الأسبوع انه تأثير الشراب الأطول في العالم |
Baş ağrısı birkaç yıldır devam ediyordu ve özellikle bu episod çok ama çok rahatsız ediciydi. | TED | ذلك الصداع كان مستمرًا لعدة سنوات، وفي تلك المرحلة تحديدًا كان شديدًا جدًا |
- Hastam daha yeni Pectus Excavatumu için ameliyat edilmişti ve ağrısı çok şiddetliydi. | Open Subtitles | بشدة يتألم وهو قمعيّ, صدر جراحة أجرى قد الطفل هذا ولكن |
Sen kol ağrısı dedin, ben de kolunu ameliyat ettim. | Open Subtitles | لقد قلت أنه الم في الذراع لذا أجريت عملية لذراعه |
Baş ve boyun ağrısı yok, CT'si temiz, anevrizma olduğunu gösteren tıbbi bir kanıt yok. | Open Subtitles | لا صداع , لا ألام عنقية و فحوصاتها سليمة |
Sen insanlarımızın yulaf ekmeği yedikleri günlere dönmesini istiyorsun bu onlara baş ağrısı vermemiş miydi? | Open Subtitles | هل تريد قومنا أن يعودوا لأكل القمح مجدداً ؟ الذي يصيبهم بالصداع ؟ |
Bence ağrısı bir idrar yolu iltihabına bağlı. | Open Subtitles | أعتقد أن ألمه متعلق بعدوى في المسالك بوليةِ |
Bir şey yok. Sadece boğaz ağrısı, başka bir şey yok. | Open Subtitles | لا عليك , مجرد التهاب بسيط في الحلق لا شيء مهم |
Bay Glam de tam bir baş ağrısı. | Open Subtitles | أين الأمن ؟ مثل السيدة محارة عند اصابتها بصداع. |
Her nasıl bir kronik sırt ağrısı varsa, sizin tedavi sürecinizde başladı, doğru mu? | Open Subtitles | مهما كان نوع الالم الدائم في ظهره لقد بدأ على يدك اليس كذلك؟ |
Epstein-Barr'ı olsaydı karın ağrısı olurdu. | Open Subtitles | "لو كان لديه "إبشتين بار لعاني من ألمٍ بطنيّ |
Karın ağrısı, çürükler Ve kabızlık haberleri birkaç saat içinde salgın derecesine ulaştı, | Open Subtitles | تقارير أوجاع البطن والإمساك وصلت لأعداد رهيبة على مدى الساعات القليلة الماضية |
Ameliyatında aksilik çıkmadı. 1 2 gün karın ağrısı çekeceksin. | Open Subtitles | جراحتكِ تمّت بسهولة، ولكنكِ ستشعرين بألم داخلي ليوم أو اثنين |
Ne düşme, ne yaralanma ne de baş ağrısı bu büyünün seni ölümden döndürmesine engel olabilir. | Open Subtitles | لا السقوط, ولا الجرح، ولا الرأس المتألم... يمكنهم أن يوقفوا هذا السحر... منإعادتكمن الموت! |