Başkentten gelen bir cevapta Başkomutanın bir kere Güney Şehrine gittiği ve Homunkulusları araştırdığı yazıyor. | Open Subtitles | الوسطى تؤكد أن فوهرير مر من خلال الجنوب هنالك تقارير تقول أنه يحقق في أمر الهومنكلس بنفسه |
Bu hala onun Ray Penbar'ın araştırdığı kişilerle ilgilendiği anlamına mı geliyor? | Open Subtitles | هل يعني هذا أنه ما زال يحقق بشأن الذين كان ري بينبر يراقبهم؟ |
Seni araştırdığı sıralar Fowler'ın gittiği hâkimmiş. | Open Subtitles | كانت القاضي المرجعي لفاولر عندما كان يحقق معك |
Bu kadın takımımın 6 aydır araştırdığı bir çetenin üyesi. | Open Subtitles | تلك السيدة جزء من عصابة كان يُحقق فريق عملي بشأنها منذ ستة أشهر |
Son olarak 2002'de, HKM'nin araştırdığı hastalık Morgellons rahatsızlığı denen bir durumdu. | Open Subtitles | مؤخراً في عام 2002 مركز السيطرة على الأوبئة كان يُحقق في حالة تُدعى" المرض الجلدي الوهمي" |
Bu, Doggett'ın araştırdığı cinayetin kurbanı Arlen Sacks. | Open Subtitles | هذه أكياس آرلن ضحيّة القتل دوجيت كان يحقّق فيه. |
Bayan Fuentes'ın araştırdığı tek şey o değildi rakibime bir bakmalısınız. | Open Subtitles | لم أكن الوحيد الذي كانت تحقق عنه الأنسة "فونتيز" يجب أن تتفقدوا منافسي |
Eğer cesedini bulamıyorsak, belki de araştırdığı şeylere bakmak bizi katile yönlendirebilir. | Open Subtitles | حسناً، إن لم نستطع إيجاد جثّته، فربما ربما البحث فيما كان يحقق فيه سيقودنا للقاتل |
Aslında o zamandan bu yana babanın araştırdığı bir dava da dahil birçok olay yerinde bulundu. | Open Subtitles | في الواقع ,لقد وجدت في اكثر من موقع جريمة من حينها من ضمنها واحدة كان يحقق فيها والدكِ |
Onun araştırdığı çeteyi biliyorsun ve neler yapabileceklerini de. | Open Subtitles | شرطي حقيقي؟ أنت تعرفين العصابة التي كان يحقق فيها وما هم قادرون عليه |
Ama bunu yapan onun araştırdığı kişi olabilir. | Open Subtitles | ولكن أظن ان ما يحقق به هو من فعل ذلك |
- Cevap ise Paul'un araştırdığı laboratuvarda olmalı. | Open Subtitles | الإجابة يجب أن تكون مرتبطة بالمعمل الذي " بول ريفز " يحقق فيه |
Alonso'nun ofisindeyiz ve ondan ya da araştırdığı dosyalardan hiçbir iz yok. | Open Subtitles | نحن في مكتب (خافيير ألونسو) وليس هناك أثر له أو أي شي يدل على على انه كان يحقق |
Cesetler, Julian Gale'in araştırdığı kişiler, listeye ihtiyacım var. | Open Subtitles | الجُثث ، الأشخاص الذين يُحقق (جوليان جيل) بشأنهم أحتاج إلى القائمة |
FBI'ın araştırdığı UFO tarikatındanmış ve... aranan bir suçluymuş. | Open Subtitles | هي تراد مجرمة وجزء طائفة الجسم الغريب... الذي مكتب التحقيقات الفدرالي كان يحقّق فيه. |
- Ellen'ın araştırdığı yozlaşmış polislerden biri olmalı. | Open Subtitles | لابد وأنه أحد أفراد الشرطة الفاسدين الذين كانت تحقق (إيلين) بشأنهم. |