"bacaklarının" - Traduction Turc en Arabe

    • ساقيك
        
    • ساقيها
        
    • ساقيه
        
    • رجليك
        
    • ساقيكِ
        
    • سيقانك
        
    • فخذيها
        
    • رجليه
        
    • فخذيك
        
    • السيقان
        
    • أرجل
        
    • أرجلهم
        
    • الساقين
        
    • رجليها
        
    • ساقين
        
    Başımı bacaklarının arasında makasa almaktan daha mı erkeksi bir şey? Open Subtitles أفعالٍ أكثر رجولية من عصر رأسي بين ساقيك أثناء مسكةِ المقصّ؟
    Annem demişti ki, ...bacaklarının arasından bakarsan karşındaki hayalet mi değil mi anlarmışsın. Open Subtitles والدتي أخبرتني مرة اذا نظرت بين ساقيك تستطيع ان تعرف اذا هم اشباح.
    Neredeyse yukarıdayken elimi bacaklarının arasına soktum. Open Subtitles عندما كانت تقريبا على السلمة العليا لصقت يدي فيما بين ساقيها من الخلف
    Çakal kuyruğunu bacaklarının arasına sıkıştırıp sürünerek gitti. Güzel. Open Subtitles حسنا ، إبن الآوي قد طوى ذيله بين ساقيه و ذهب بعيدا
    O, bacaklarının arasındaki o güzel tahta parçasına yaptığın muameleyi görmeden önceydi. Open Subtitles هذا كان قبل أن أراك تداعب تلك القطعة الخشبية الجميلة بين رجليك
    Her tarafını elledi! Ellerini çıplak bacaklarının üstüne koydu. Open Subtitles لقد كان يتلمس جميع جسدكِ ويضع يده على ساقيكِ العاريتين
    Kafanı bacaklarının arasına koyarsan ve güneş şuradaki ağaçların üstündeyse onlara su verme zamanıdır. Open Subtitles إن وضعت رأسك بين ساقيك وكانت الشمس فوق الأشجار فإنه قد حان الوقت لسقيهن الماء.
    Tanımadığın bir grup insan karşısında küçük düşersin, rezil olursun ve kuyruğunu bacaklarının arasına alarak oradan kaçmak zorunda kalırsın. Open Subtitles ستشعر بالإحراج والمذلة أمام مجموعة كبيرة من الناس، وتضطر للخروج مخزياً وذيلك بين ساقيك
    Yani demek istediğim, hiç bacaklarının yerinden çıkacağını düşündürecek kadar hızlı koşmadın mı? Open Subtitles هل ركضت بسرعة لدرجة أنك شعرت بأن ساقيك ستسقطان؟
    bacaklarının arasında ne olduğunu sanıyorsun, ibne? Open Subtitles ما رأيك أن يكون لديك بين ساقيك , الأحمق ؟
    Bacaklarını arasını o sert seleye koyarsın, böylece uzun bir süreliğine bacaklarının arasında başka sert bir şey olmaz. Open Subtitles تضعُ ذلكَ المقعَد القاسي بينَ ساقيك و ربما لن يكون لديكَ شيءٌ قاسي بينَ ساقيك لمُدة طويلة جداً
    Ben de yine elimi bacaklarının arasına soktum o da bacaklarını kapattı. Open Subtitles وضعت يدي مابين ساقيها مرة أخرى أغلقت فخذيها عليها
    Her kadının kalbine bir delik vardır ve bacaklarının arasındaki delikle bağlantılıdır. Open Subtitles كل فتاة بها ثقب في قلبها وهو متصل للثقب بين ساقيها
    Polis, Kira'dan o kadar korktu ki kuyruklarını bacaklarının arasına kıstırıp kaçtılar. Open Subtitles هل تقول بأن قسم الشرطة يدس ذيله بين ساقيه خوفاً من قدرة كيرا؟
    Kasık bölgesinde, bacaklarının alt kısmında ve belinde ciddi ağrıları var Open Subtitles ألم شديد في المنطقة المغبنية ينتشر إلى ساقيه وأسفل الظهر
    Bu bacaklarının arasındaki ne o zaman? Open Subtitles أخبرني ما الذي يوجد هنا بين رجليك ؟ ها ؟
    Sıkıntım bacaklarının arasıyla oynayışı değil, aklınla oynayışı. Open Subtitles مشكلتي ليست لأنها تعلم كيف تلعب بالشيء الذي بين ساقيكِ أفضل مني، لكن بسبب الشيء الذي بين أذنيك
    bacaklarının ne kadar kısa olduğunu hatırlatmak için uğradım. Open Subtitles جئتُ فقط لتذكيرك كم قصيرة هي سيقانك حقّاً.
    Kuyruğu bacaklarının arasına gider ve cinsel organlarını örter, kulakları düşer. Open Subtitles يدخل ذيله بين رجليه مغطيّاً أعضائه التناسليّة و يخفض أذنيه
    Zevk... Sıcacık, bacaklarının arasında başını yakan, yumuşacık nemli bir okşama! Open Subtitles النشوة هي مثل رأس دافئ، محترق بين فخذيك, مداعبة ناعمة، رطبة التي تنمو.
    Topun önden gelirken, ...bacaklarının arasından geçirdi, uzak doksana derslik bir şu attı. Open Subtitles من خلال السيقان , الى جهه الزاوية ونهاية نموذجية الجهة البعيدة
    O aralar, ilginç buluşmalar yaşıyordum; dünyanın farklı köşelerinde çita bacaklarının tasarımıyla ilgili konuşma yapmam için gelen birçok daveti kabul ediyordum. TED لقاءات فضولية بدأت تحدث لي في ذلك الوقت وكنت أقبل دعوات عديدة للتحدث عن تصميم أرجل الفهد حول العالم
    Oturup uzun uzun bir daha yürüyemeyeceğinden bahsediyor ve yürüyebilen insanların iş gören bacaklarının değerini bilmeleri gerektiğini söyleyip duruyor. Open Subtitles ومدوناته المأساويه عن عدم مقدرته على المشى مجدداً وكم يجب على الأصحاء أن يُقدروا مدى النعمه فى صحة أرجلهم
    Mesela, köpeğin bacaklarının arasından geçişi Harry Lime ve kedisi ile tıpa tıp aynı. Open Subtitles كما قام الكلب الساقين , كما هاري الجير والقط.
    Bacakları, tam olarak bacaklarının kalçasıyla birleştiği alan. Open Subtitles أرجلها وبالضبط في مكان إلتقاء رجليها ظهرها.
    Hükümet metal bacaklarının parasını ödedi. Open Subtitles دفعوا لها مقابل ساقين اصطناعيّتين.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus