Hiçbir zaman, topları benimkinden büyük olan bir kızla olamadım. | Open Subtitles | لا يمكننى أبدا أن أكون مع فتاة رجولية أكثر منى |
Bu şarkıyla hayatımda ilk defa bir kızla dans etmiştim. | Open Subtitles | مع هذه الأغنية رقصت مع فتاة لأول مرة في حياتي |
Giselle adlı Avusturyalı bir kızla tanışmıştım. Kalbimde parmak izini bıraktı. | Open Subtitles | التقيت بفتاة نمساوية كان اسمها جيزيل وقد تركت بصمتها في قلبي |
Demin eskiden tanıdığım bir kızla karşılaştım bu yüzden o kızdan kurtulmam gerek. | Open Subtitles | وأنا فقط قابلت فتاه كنت أعرفها، وأتسائل كيف أتخلص من فتاه أنا معها |
Hepimizin Stormtrooper kostümü giymiş bir kızla seks yapma hayali vardır, değil mi? | Open Subtitles | عن ممارسة الجنس مع فتاة في زي جندي العاصفة ، أليس كذلك ؟ |
Sevmediğin bir kızla birlikte yaşayabilmek için düzenli olarak ev kredisi ödüyorsun. | Open Subtitles | من أجل دفع رهن العقار ..وللعيش ايضًا من فتاة لم تقم حتى |
Çünkü bana başka bir kızla cinsel ilişkiye gireceğini söyledin. | Open Subtitles | لانك قلت لي انه حصل على الجنس مع فتاة اخرى |
Ama daha önce de, Belçikalı bir kızla randevum olduğunu söylemiştim, ki daha önce de zaten bundan bahsettim. | Open Subtitles | ولكني قلت لك أن لديّ موعدا مع فتاة بلجيكية تعمل في مجال عمل الأفلام البلجيكية التي أخبرتك عنها بالفعل |
Bay Moody, reşit olmayan bir kızla cinsel ilişkiye girmiştir. | Open Subtitles | السيد مودي قد انخرط في علاقة جنسية مع فتاة مراهقة |
Sorunlu geçmişi olan bir kızla çalışacaksam veya kalp hastalığı olan bir adamla çalışacaksam bunu bilmeye hakkım var. | Open Subtitles | ولدي الحق لكي أعرف إن كنت أعمل مع فتاة تملك ماضٍ بنقط سوداء . أو شخص مريض بحالة قلبية |
Çünkü mahremiyeti, babası tarafından ihlal edilen 12 yaşında bir kızla konuşuyordum. | Open Subtitles | كنت اتحدث مع فتاة بالثانية عشر من العمر الذي والدها انتهك خصوصيتها |
Senin kadar komik,zeki ve güzel bir kızla hiçbir zaman olamayacağımı biliyordum | Open Subtitles | علمت أنني لا يمكن أن أكون مع فتاة مضحكة وذكية ومرحة مثلك |
Bu güzel hanımlardan biri beni bir kızla olan randevuma götürür mü acaba? | Open Subtitles | واحدة منكم أيتها السيدات الجميلات تريد أن تأخذني لألتقي بفتاة في وقت لاحق؟ |
Yerinde olsam durumu açıklığa kavuştururdum parası olmayan bir kızla nişanlı olmayı kaldıramazsın. | Open Subtitles | لو كنت مكانك لوضحت الأمر، لايمكنك أن تكون مخطوبًا بفتاة ليس معها مال. |
Kazanmayla o kadar kafayı bozmuşşun ki küçük bir kızla uğraşıyorsun. | Open Subtitles | انت مهووسه بفكره الفوز لدرجه انك يمكنك ان تضايقى فتاه مراهقه |
"...istifa bildirgesi, 15 yaşında bir kızla uygunsuz yazışmaları olduğunu kabul ediyor." | Open Subtitles | الاستقاله يوجد بها اعتراف بتلك الفضائح مع فتاه بعمر ال 15 عاما |
Bir k eresinde Paris'te, metroda bir kızla tanışmıştım. | Open Subtitles | اْننى أتذكر يوما ما في باريس حين قابلت فتاة في المترو |
Onun gibi biri güzel bir kızla evlenip... | Open Subtitles | رجل مثله يجب ان يكون متزوجا من فتاة جميلة |
Bir keresinde bir kızla çıkmıştım. Ona her vuruşumda altına ediyordu. | Open Subtitles | لقد واعدت فتاة من قبلـ كل مرة أغازلها تتبول على نفسها. |
Cumartesi gecesi bir kızla çıktım, çok iyi vakit geçirdik. | Open Subtitles | خرجت مع هذه الفتاة ليلة السبت. كان لدينا وقت كبير. |
O gece beni korumaya çalışan bir kızla tanıştım. | Open Subtitles | في هذه الليلة, لقد قابلت فتاة بشرية, حاولت أن تحميني |
Annen telefonda senin internette bir kızla tanıştığını anlatıyordu. | Open Subtitles | فقط سمعت والدتك تتحدث عبر الهاتف عن كيف تواعد فتاة ما قابلتها على الانترنيت |
Genç bir kızla düşüp kalkıyorsan daha dikkatli olman gerekir. | Open Subtitles | لقد كان يضاجع فتاةً شابة، كان عليه أن يكون حذرًا. |
Arka odadaydım, seksi bir boynuzlu at kostümlü bir kızla konuşuyordum. | Open Subtitles | كنت في الغرفة الخلفية، أتحدث إلى فتاة بزي وحيد قرن مثير |
Bir zamanlar bir kızla beraberdim ama bir Kızılderili değildi. | Open Subtitles | كنتُ مع امرأة من قبل لم تكن من الهنود الحمر |
Ölü bir kızla nişanlını aldatmış olmazsın, değil mi? | Open Subtitles | لا أستطيع خيانة خطيبتى مع بنت ميتة، صحيح؟ |
Eğer bir kızla çok fazla konuşursam ya güler ve kaçar ya da gülerek kaçar. | Open Subtitles | لو أنا تحدثت مع أي فتاة اما انها ستضحك وتهرب مني أو ستهرب بعيدا وهي تضحك |
Şöyle ki... "Her zaman gerçekten uzun boylu bir kızla seks nasıl olur merak etmişimdir." | Open Subtitles | كأن تتساءَل كيفَ ستكون ممارسة الجنس مع فتاةٍ طويلةٍ جداً |