Ve destansı kazançların online dünyada mümkün olmasını sağlayan birkaç şey fark ettim. | TED | وبدأت بملاحظة بعض الأمور والتي تجعل الفوز الأسطوري ممكنة في العوالم الإفتراضية. |
Biz çalışmak için birkaç şey var üst katta, olacak. | Open Subtitles | . سنكون بالأعلى ، لدينا بعض الأمور لنعمل عليها |
Şimdi ise yaptığım yüzlerce yürüyüş görüşmesinden sonra birkaç şey öğrendim. | TED | حتى الآن، بعد مئات من هذا المشي الى الاجتماعات، لقد تعلمت بعض الاشياء. |
Tüm yapacağın, megafondan korsanlara birkaç şey söylemek. | Open Subtitles | آل كل ما عليك فعله هو قول بضع كلمات للمختطفين عبر مكبر الصوت |
İzin verirseniz, programımı yeniden düzenlemek için birkaç şey yapmam gerekiyor. | Open Subtitles | هلاّ فقط تعذراني لدي بضعة أمور عليّ ترتيبها ضمن جدولي |
- birkaç şey buldum. | Open Subtitles | أحضرت بعض الأغراض الآلة الكاتبة كانت هناك |
Sana burada birkaç şey göstermek isityorum üzerinde uğraştığımız şeyleri | Open Subtitles | أنا أحب ان أريك بعض الأشياء التي نقوم بها هنا |
Mükemmel sölenimizle karnımızı tıka basa doyurmadan önce birkaç şey söylemek istiyorum. | Open Subtitles | والآن .. يجب أن اقول بعض الكلمات قبل أن تغادروا وليمتنا الفخمه |
Aslında, oğlunda senden birkaç şey öğrenebilir. | Open Subtitles | كل شيء يبدو رائعاً، في الحقيقة يمكن لابنك أن يتعلم بعض الأمور منك |
Çok anlamam ama yıllardır birkaç şey öğrendim. | Open Subtitles | لا أعرف الكثير لكني تعلمت بعض الأمور عبر السنوات |
Demek ki bayılmışsan ve yolun ortasında yatıyorsan, birkaç şey kaçırabiliyorsun. | Open Subtitles | كما يبدو، عندما تفقد وعيك وتكون ممدداّ في وسط الطريق تفوتك بعض الأمور |
Şahsen, ABD hükümetinin, Yugoslav hükümetine bırakmadan önce Tesla'nın belgelerinde değerli birkaç şey aramış olabileceği düşüncesindeyim. | Open Subtitles | انا شخصيا اظن ان حكومه الولايات المتحده قد غضت النظر عن بعض الاشياء القيمه في مستندات تيسلا قبل ارسالها الي يوجوسلافيا |
birkaç şey almak için Wesley'in benimle gelmesini istedim. | Open Subtitles | لقد ارغمت ويسلى ان يأتي معي لاحضار بعض الاشياء |
Klitle ilgili duymanızı istediğim birkaç şey var. | Open Subtitles | يوجد بعض الاشياء استطيع ان اقولها عن الكليت اريدكم ان تسمعوها |
birkaç şey söylemek ve ardından sizleri rahat bırakmak istiyorum. | Open Subtitles | بأن اقول بضع كلمات ثم أدعكم تنجزون عملكم بروية |
Elinde sihirli bir asası olan ölümsüz bir deli adamla başa çıkmaya çalışıyoruz o yüzden birkaç şey konusunda endişelendiğim kesin. | Open Subtitles | نواجه مخلّدًا خبلًا مسلّحًا بعصا سحريّة، لذا ثمّة بضعة أمور تقلق بالي. |
Çıldırmak üzereydim. Eve gidip birkaç şey aldım. | Open Subtitles | كنت كالمجنون هنا فذهبت للمنزل و أحضرت بعض الأغراض |
faydalı olacağını umduğumuz birkaç şey ekledik biz de. | TED | و أضفنا بعض الأشياء التي نتمنى بأنها تكون مفيدة لكم |
Jack Van Meter, benden birkaç şey söylememi istemişti. | Open Subtitles | حسناً , جاك فان ميتر طلب مني بإلقــاء بعض الكلمات الجيدة اليـوم |
Ben birkaç şey daha görüyorum, ve bu buzları eritiyor. | Open Subtitles | أنا أرى أشياء قليلة أيضا و أنها قادرة على اذابة الجليد |
Ona açıklamam gereken birkaç şey var. | Open Subtitles | لدي عدد قليل من الأشياء أريد يذهب أكثر معها. |
Hayatın uzun vadeli eğilimlerine bakıp evrim ne istiyor diye sorarsak, birkaç şey görebiliriz. | TED | وإذا أخذنا الإتجاه ذا المدى البعيد للحياة، إن بدأنا بالقول، ماذا يريد التطوّر؟ هناك عدة أشياء سنراها. |
Cinsel olarak da tecrübesiz gibi geldi. birkaç şey öğretmem gerekirdi yani. | Open Subtitles | ربما لا يملك خبرة جنسية كبيرة وأنني سأضطر لتعليمه شيئًا أو شيئين |
Parasetamolden arındırıp, birkaç şey yapıyorsun. | Open Subtitles | اذا تخلصت من الباراسيتامول قمتُ ببعض الأشياء |
Ailemiz arabada bekliyor. Bizi birkaç şey almak için gönderdiler. | Open Subtitles | والداي في السيّارة بالخارج وقد أرسلانا لإحضار بضعة أغراض |
birkaç şey var; birincisi, tüm beyaz eşyalar fiyata dâhil ikincisi, evin bir önceki sahipleri orada öldürüldü ve üçüncüsü de daha yeni küf denetlemesi yapıldı. | Open Subtitles | مهلاً، هناك بضعة اشياء.. اولاً.. كل الاجهزة مُتضمنة مع المنزل. |
Dürüst olmak gerekirse, unutmayı sorun etmeyeceğim birkaç şey var. | Open Subtitles | لكى أكون صادقة.. هناك بعض الأشياء التى لا اهتم بنسيانها |