Dinle, Bu biraz tuhaf gelebilir, ama diğer herkes uyanık mı? | Open Subtitles | ،إسمع، ربما هذا يبدو غريباً لكن هل من أحد آخر مُستيقظ؟ |
Şimdi bu, biraz daha pahalı, ama daha güzel kokuyor. | Open Subtitles | هى أكثر بعض الشيء مالا لَكنك ستحصل على رائحة ألطف. |
Birkaç düzine offshore bankasına kadar daralttım ancak Bu biraz zaman alacak. | Open Subtitles | ضيّقت البحث الى بضعة بنوك خارجية لكن سيستغرق هذا بعض الوقت |
Sizce de Bu biraz mide bulandırıcı değil mi? | Open Subtitles | ألا تعتقدي أن هذا قليلاً مشمئز؟ |
Hazır konu açılmışken, Bu biraz garip gelebilir, ...bu yüzden söyleyip geçeceğim. | Open Subtitles | بالحديث عن هذا قد يبدو هذا مُحْرجاً لذا سأقوله على أي حال |
Bu biraz garip gelebilir, ama sizinle bir fotoğraf çekilebilirsek çok mutlu olurum. | Open Subtitles | أعرف أن هذا نوع من التطفل، لكن سأكون مسرورة إذا أخذت صورة معك |
Bu biraz garip ama benim hangi noktadan geldiğim düşünülünce baban gibi insanları hep takdir etmişimdir. | Open Subtitles | إنه أمر غريب لكن بالنسبة لمنشأي لطالما أعجبت بالرجال أمثال والدك |
Bu biraz acıtacak. Sonrasında, söz veriyorum, acı hissetmeyeceksin. | Open Subtitles | سيؤلم هذا قليلا و بعدها أعدك ألا تشعر بأى ألم |
Bu biraz belirsiz. Ya çalıştı, ya çalışmadı. Hangisi? | Open Subtitles | هذا يبدو غير واضح هل فعل هذا أم لم يفعل؟ |
Bu biraz sıradan oldu, siz ne düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | هذا يبدو و كأنه بيننا القليل من العدائية، ألا تعتقدن ذلك؟ |
Tamam, biliyorum Bu biraz garip ama, çevrede kendi şeylerimin olmasına ihtiyacım var. | Open Subtitles | حسناً، أعرف أن هذا يبدو غريباً لكنني أحتاج متعلقاتي حولي |
Söylemeliyim ki, Bu biraz sıkıcı. Demek istediğim, bu beni şaşırttı. | Open Subtitles | عليّ القول، هذا مضجر بعض الشيء أعنى، كان هذا مفاجئاً لي |
Tamam Bu biraz kötü oldu ama sözüme kulak vermelisin. | Open Subtitles | حسناً، هذا غير عادل بعض الشيء. إنّه حديث التداخل المُعاب. |
Bu biraz zaman alacak tamam mı? | Open Subtitles | سيستغرق هذا بعض الوقت , حسنا ؟ |
Peki. Belki Bu biraz olsun neşelendirir seni. | Open Subtitles | حسناً، ربّما سيُبهجكِ هذا قليلاً. |
Bu biraz sağduyu gibi gelebilir ki zaten öyle fakat bunun ötesinde mekansal hafızanızın çalışma yöntemine dayanan büyük bir bilim var. | TED | يبدو هذا منطقيا وهو كذلك ولكن هناك الكثير من العلوم لدعم هذه الفرضية بناءً على طريقة عمل الذاكرة المكانية لدينا |
Gloria, biliyor musun, Bu biraz utanç verici, ama geçen hafta babamın arabasını ödünç almıştım. | Open Subtitles | جلوريا هذا نوع من الارتباك كما تعلمين ولكنى فى الاسبوع الماضى استلفت سياره والدى |
Hımm, aslında, Bu biraz komik. | Open Subtitles | حسناً، إنه أمر مضحك في الواقع كنت أغسل الملابس |
Ama Bu biraz boş bir hayal değil mi? | Open Subtitles | ولكن هذا قليلا كاضغاث احلام ,اليس كذلك؟ |
Bu biraz zaman alacak. Charlie'nin bir sürü arkadaşı var. | Open Subtitles | هذا سوف يأخذ وقتا تشارلى كان لديه الكثير من الأصدقاء |
- Yalnızca yardımcı olmak istedim. - Bu biraz aşırı olmadı mı? | Open Subtitles | . لقد أردت فقط المُساعدة - أليست هذه مُبالغة ؟ |
Şey Bu biraz kişisel ama uzun zamandır sana bunu söylemek istiyordum. | Open Subtitles | إنه نوعاً ما شخصي ولكنني ظللت أنتظر لأخبرك بهذا منذ وقت كافي |
Ve bunu yapmak için 13 dakikam kaldığından, Bu biraz hızlıca olacak. | TED | وعلماً بأن لديّ 13 دقيقة لفعل ذلك، سيكون هذا نوعاً ما سريع. |
Vahşilik vardır, ve vahşilik vardır. Bu biraz fazla vahşi olabilir. | Open Subtitles | و عندما قلت أن هناك متوحشين و هكذا هذا ربما يكون أكثر توحشا |
Evet, Bu biraz hislerimi incitti ama beni istediğin zaman ihbar edebilirdin ve yapmadın. | Open Subtitles | نعم، فهذا نوعاً ما جرحَ مشاعِري ولكن كان بإمكانُكِ أن تقومي بتسليمي في ايِّ وقت ولم تفعلي |