"cephe" - Traduction Turc en Arabe

    • الجبهة
        
    • الجبهه
        
    • واجهة
        
    • جبهه
        
    • انقلبت
        
    • ضدي
        
    • انقلب
        
    • الميداني
        
    • جبهتين
        
    • للجبهة
        
    • للجبهه
        
    • جانبية
        
    • جبهة
        
    • ينقلب
        
    • انقلبوا
        
    Düşman Lublin ile Brest-Litovsk arasında tüm Cephe boyunca saldırıyor. Open Subtitles اٍن العدو يهاجم بطول الجبهة هنا بين لوبلان وبريست ليتوفسك
    Posta kutumuza genel seçimler sırasında gelen bir broşürü hatırlıyorum, üzerinde Ulusal Cephe partisinin bizim bölge adayının resmi vardı. TED وأتذكر أنه أثناء الانتخابات العامة أُلقي منشور في صندوق البريد خاصتنا مع صورة لمرشّح الجبهة الوطنية لمنطقتنا.
    Cephe hattındaydın, Balkan Savaşlarını aktarıyordun, tahminimce 25 yıl önce. TED كنتي مراسلة على الجبهة فى حرب البلقان منذ 25 عام مضى.
    O adam ikinci Cephe hakkında, ayın arka yüzü hakkında... bildiğimden daha fazla bir şey bilmiyor. Open Subtitles الشخص الذي لديهم لا يعرف عن الجبهه الثانية اكثر مما اعرفة عن الجانب الاخر من القمر
    Ancak sırf ön Cephe üstünkörü diye derin olmadığı anlamına gelmez. TED ولكن كون أن واجهة المباني هي شيء سطحي لا يعني أنها لا تشكل عُمقاً.
    Ön Cephe durulmuştu ve kısa süre sonra.. Open Subtitles و بعد ذلك بوقت قصير إستقرت الامور على الجبهة
    İkinci Cephe. Hasret kalınan özgürlüğe giden yol. Open Subtitles لقد أصبحت الجبهة الثانية التى طال انتظارها أمراً واقعاً
    "Anne, babamın sürekli bahsettiği şey, bu ikinci Cephe mi?" Open Subtitles أمى، أهذه هى الجبهة الثانية" "التى طالما تحدث عنها أبى
    Savaş dururken, Sovyet Cephe hattı Avrupa'yı Baltık'tan Adriyetik'e ikiye böldü. Open Subtitles عند توقف القتال، كان خط الجبهة ،السوفياتي قد قسم أوروبا إلى قسمين من بحر البلطيق إلى البحر الأدرياتيكي
    Pekâlâ, kulaklarınızı dört açın! Şu tepenin olduğu yer, Cephe hattı. Open Subtitles حسنا، إنصتوا هناك فوق التل يقع خط الجبهة
    Cephe sürekli degisiyordu, askerlere siper kazmak için zaman kalmiyordu. Open Subtitles كانت الجبهة تتغير باستمرار مما لا يعطي مجال من الوقت للرجال للحفر
    Hava kesfi, uzun bir Cephe boyunca siper kazan askerler için hayati önem kazanmisti. Open Subtitles مع تخندق الرجال لمسافات شاسعة على طول الجبهة أصبحت المراقبة الجوية ذات أهمية حيوية
    Bugün, 'Tasfiye' başladı. Berlin bir ön Cephe olacak. Open Subtitles اليوم، نبدأ خطة كلاوس برلين ستكون الجبهة الأمامية
    Böylelikle ikinci ana Cephe bir sene ertelenmişti. Open Subtitles هذه هى الجبهه الرئيسيه الثانيه التى تم أرجاءهـا لمدة عام أخـر
    Kordech, Viyana'daki Rus mafyası için bir Cephe konumunda. Open Subtitles كورديك هو واجهة المافيا الروسية فى فيينا
    Eğer Almanlar onu konuşturabilirse... bu yıl ikinci bir Cephe açılmayacak demektir. Open Subtitles اذا اجبره الالمان علي التحدث فلن تكون هناك جبهه ثانية هذا العام
    Dedikodular yüzünden bütün okulun ve kasabanın Tommy'e Cephe aldığını söyledi. Open Subtitles انقلبت عليه بناء على اشاعة فحسب
    Çünkü benim kabahatim olduğunu anlasaydın, bana karşı Cephe alırdın. Open Subtitles , لأنك إن علمت أن هذا خطئي كنت ستنقلب ضدي
    İşler karışınca, Ryan babasına Cephe aldı. Open Subtitles لمرة واحدة انقلب رايان على والده
    Alman Cephe Sıhhiye Komutanı Doğu sınırından geçen tüm demiryollarının kapatılmasını emretti. Open Subtitles أمر القائد الطبي الميداني الألماني بأن يتم إغلاق كل السكك الحديدية التي تعبر ا لحدود الشرقية
    Almanya, kaynaklarini iki Cephe arasinda dagitmisti ve sinir boyundaki Fransiz kale zincirini kolayca ezemiyordu. Open Subtitles كانت القوات الألمانية موزعة على جبهتين ولم يكن بمقدورها التقدم السريع عبر خطوط الحصون الطويلة على الحدود الفرنسية..
    O nadiren eve geliyor. Cephe için paketler hazırlıyor Open Subtitles إنها حقاً هنا إنها تحضّر الأمتعة للجبهة
    General Carnaby ikinci Cephe planlamasını yürüten... üst düzey koordinatörlerden biri. Open Subtitles جنرال "كارنبي" هو احد القادة المنسقين للتخطيط للجبهه الثانية
    Beyaz Cephe ateş altındayız! Open Subtitles أطلقنا النار، أبيض جانبية!
    ve politikalar hakkında konuşmaya başlayamam bile çünkü aslında bilmiyorum. Sadece onun da savaşta bir Cephe olduğunu biliyorum. TED واقع الخط السفلي من الوظائف المتاحة لأنني لا أعرف حقاً. وعلمت مؤخراً على هذه جبهة في الحرب.
    Alışveriş furyası, striptiz klupleri derken, insanlar bize Cephe alır, tamam mı? Open Subtitles . مرح التسوق ، نادى العراة ينقلب الناس علينا ، حسناً ؟
    Birlikte çalıştığı insanlar, kendisi aleyhine Cephe almışlar. Open Subtitles الناس الذين كان يعمل معه انقلبوا ضده

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus