"görevini" - Traduction Turc en Arabe

• مهمتك
• مهمة
• المهمة
• واجبك
• بواجبك
• واجبه
• مهمتها
• بواجبه
• منصب
• مهمته
• مهمّته
• الواجب
• مهمّتك
• بواجبها
• بعملك

- Olmaz. Ortakların var zaten. Sıradaki görevini bulmak sana kalmış.
لا، انظر، لديك شركائك الأمر عائد لك بأن تجد مهمتك القادمة

Ve birlikte... hayatlarının en zor görevini... üstlenmeye karar vermişler.
وقررا.. أنهما معاً سيكونون جزء من أخطر مهمة على الإطلاق

görevini ve neden Yakuza ile anlaşma yaptığını bilmediğimiz müddetçe onun ve Kuzey Koreli patronlarının bir adım gerisinde olacağız.
إذا لم نعرف ما هي تلك المهمة ولماذا هي تتعامل مع الياكوزا فسنبقى خلفها بخطوة هي ورؤسائها من كوريا الشمالية

Adil savaşmadın ama görevini anlayıp, yerine getirdin.
أنت لم تحارب بعدالة إنما رأيت واجبك وقد فعلت ذلك

Şüphesiz görevini yaparsın ve hayatını tehlikeye atarsın.
بالطبع، فأنت تقوم بواجبك وتخـاطر بحيـاتك

Paris'te, Montparnasse'de mukim ünlü bir sanatçi, görevini yapmak için Japonya'ya geri dönmüs.
فى باريس كان رساما شهيرا فى مدينه مونباراس وعاد الى اليابان لاداء واجبه

Birleşmiş Milletler Barış Gücü görevini en iyi şekilde yapmaya çalışıyor. Teşekkürler. İngilizler ve Fransızlar arasındaki ilişki nedir efendim?
قوات الأمم المتحدة تؤدى مهمتها على أكمل وجهه.شكرا جزيلاً لك

görevini ve emirlerini verirler o kadar, bilmen gerekenler sadece onlardır.
لديك مهمتك ، لديك أوامرك هذا كان كل ما تحتاج معرفته

- Biz şerefimizle bağlı değil mi-- Kral hiçbirşeye bağlı değildir, görevini yerine getiremedğin için.
عندما لا تستطيع أن تنجز مهمتك. لقد ارسلك لطلب الزعيم الوحشى ورغم ذلك تأتى بإمرأة.

görevini aldıktan sonra soyunma odasına gidersin.
بعد أن تحصل على مهمتك تذهب إلى غرفه الملابس. إنه جزئي المفضل

Belki de üçüncü perdenin görevi kendimizi tamalama görevini bitirmektir.
ربما وظيفة التيار الثالث هو انهاء مهمة انهاء انفسنا

2003 yazında bir özel harekat kuvveti görevini yönetmek için atandım ve bu görev, Ortadoğu boyunca yayılan El Kaide ile savaşmaktı.
في صيف 2003، عُيِّنتُ لأقود فرقة مهمة عمليات خاصة، وكانت فرقة هذه المهمة منتشرة في الشرق الأوسط لمكافحة تنظيم القاعدة.

Bu Herkül görevini başarmak için ksilem üç kuvvete dayanır: terleme, kılcal etki ve kök basıncı.
ولإتمام هذه المهمة الجبارة، يستعين الخشب بثلاث قوى: النتح، والخاصية الشعرية، والضغط الجذري.

Daha sonra da, zaman zaman, seni tekrar Roma'ya getirtip... hasetlik duygularını ve kafası karışanları... yatıştırmak için Roma'ya karşı görevini yerine getirmende... yarar görebilirim.
من وقت لآخر بعد ذلك أرى أنه من المفيد إستقدامك إلى روما لتستكمل واجبك نحوها تهدئ النفوس الحاقدة

Gönüllü olduğunda sevgilim, görevini yapma seçiminde bulundun.
عندما تطوعت يا عزيزي فقد اتخذت قرارك بالقيام بواجبك

Öyleyse büyük ihtimalle o da öldü. görevini yaptıysa eğer.
إذا بكل الإحتمالات، هو ميت أيضا، لو أنه أدى واجبه.

görevini tamamlayana kadar da huzura ermeyecek değil mi?
لن ترقد بسلام حتى تتم مهمتها ، أتذكرين ؟

Hizmete adanmış bu yaşlı asker, görevini Tanrının yardımıyla yaptı.
"حاول القيام بواجبه لان الله انار عينيه ليرى ذاك الواجب"

Babası, yargıç olarak onun görevini nasıl yerinize getirdiğinizden dehşete düşerdi.
القطن: سيتم بالفزع والدها على كيفية ملء الفراغ في منصب قاضي.

Sizi temin ederim, bu kuruluşta, ...mekiğin görevini tamamlayıp Winged Victory gibi geri döndüğünü görmek istemeyen tek kişi yoktur.
و أنا أوكد لك أن لا يوجد أحد في هذه المؤسسة لا يريد أن يرى هذا المكوك يكمل مهمته و يعود كالنصر المجنّح بنفسه

Bu sırada Parabolis tarafından kiralanan ...acımasız Karadut görevini tamamlamak üzereydi
في هذه الأثناء كان نيكسوسيس العديم الرحمة أرسل من قبل آرتيفيس كان يكمل مهمّته

Bu kadar değişmiş olamazsın. görevini yapmak için yemin ettin.
لا يمكنك أن تتغير بهذا القدر لقد أقسمت على الواجب

Kutsal Topraklar'daki görevini batırdın.
صنعت فطور خنزير مهمّتك في الأرض المقدّسة

Annenin görevini yaptığını ve seni çok iyi yetiştirdiğini düşünecek.
مجرد أنه سيفترض أن أمك قامت بواجبها و أطلعتكِ بالكامل.

Çık dışarı ve benim için kıçlarını temizle... Devam et. görevini yap.
اذهب هناك وساعدهم من اجلى اذهب , قم بعملك