Ama sonunda, en kötü şeyler göründüğünde, gerçek aşk galp gelir. | Open Subtitles | لكن في النهاية عندما بدت الأمور سيئة ، ظهر الحب الحقيقي |
Ama gerçek aşk tek yönlü değildir, iki yönü vardır. | Open Subtitles | لكن الحب الحقيقي ليس له طريق واحد أبداً.. بل طريقان. |
Elbette, beş dakikalığına yasal olarak ölmüştüm, ama bunu gerçek aşk için yaptım. | Open Subtitles | بالطّبع كنت ميّتاً قانونياً لمدّة خمس دقائق، لكنّني فعلتها من اجل الحبّ الحقيقيّ |
Bu aşk Taani, Rabbime yemin olsun ki gerçek aşk. | Open Subtitles | إنه الحب ، تاني بارتنر أقسم بالله إنه حب حقيقي |
Ayrıca anladığım kadarıyla gerçek aşk benzersiz olabiliyor. | Open Subtitles | و ممّا فهمت الحبّ الحقيقي قد يكون غير مرغوب فيه |
Ve inan bana Bay gerçek aşk, öğrenmek istersin! | Open Subtitles | و صدقنى يا مستر حب حقيقى سوف تحتاج أن تعرف |
Beni eve götürecek ve gerçek aşk öpücüğünü paylaşacağız. | Open Subtitles | و يأخذني إلى المنزل و حينها نحن الإثنان سنستطيع أن نتشارك قبلة الحب الحقيقية |
gerçek aşk bir mit. Şişman yaşlı bir dul olmadan önce... | Open Subtitles | الحب الحقيقي خرافة يجب أن تسرعي بالزواج من نيكي |
gerçek aşk için, gözlere değil, kalbine ihtiyaç duyarsın. | Open Subtitles | لتعرفِي الحب الحقيقي تحتاجين إلى قلب وليس عيون |
Onun hayatındaki tek gerçek aşk, annemdi. | Open Subtitles | الحب الحقيقي الوحيدّ في حياته، كان والدتنا. |
Ona, gerçek aşk ile, zaman geçirmek için yatılan sıcak bir yatak, arasındaki farktan bahsettin mi? | Open Subtitles | هل اخبرتكم حول الإختلاف بين الحب الحقيقي و دفئ السرير بقضاء وقت ما؟ |
gerçek aşk zor, ama hayatta bir kez olur. | Open Subtitles | الحب الحقيقي يأتي بصعوبة و يحدث مرة واحدة في الحياة |
Hayır, bu sadece, gerçek aşk gelene kadar kendimizi oyalamanın bir yoludur. | Open Subtitles | لا, هذا ما نفعله لنلهي انفسنا فقط حتى يأتي الحب الحقيقي |
gerçek aşk, nereye giderse gitsin bu yüzüğü takip eder oğlum. | Open Subtitles | الحبّ الحقيقيّ يلحق هذا الخاتم أنّى ذهب يا بنيّ. |
gerçek aşk sevdiğini bırakıp geri dönecek mi görmektir. | Open Subtitles | الحبّ الحقيقيّ يعني نسيان أمرها و رؤية إنْ كانت ستعود |
Bu aşk Taani, Rabbime yemin olsun ki gerçek aşk. | Open Subtitles | إنه الحب ، تاني بارتنر أقسم بالله انه حب حقيقي |
Büyüyü bozmak için gerçek aşk öpücüğü gerekiyormuş. | Open Subtitles | يبدو أن الأمر احتاج لقبلة من حب حقيقي لتحطم التعويذة |
Sırf gerçek aşk için bir iş daha aldığına inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّك انجذبت للعودة للعمل بسبب الحبّ الحقيقي. |
Ve inan bana Bay gerçek aşk, öğrenmek istersin! | Open Subtitles | و صدقنى يا مستر حب حقيقى سوف تحتاج أن تعرف |
Tüm gerçek aşk hikâyeleri gibi bizimki de bizimle ölecek. | Open Subtitles | مثل كل قصص الحب الحقيقية قصتنا ستموت معنا |
gerçek aşk öpücüğünü hayal etti | Open Subtitles | لقد كانت تحلم بقبلة حب حقيقية |
Ben "gerçek aşk" denen şeyi arıyorum. | Open Subtitles | أنا أبحث عن الأمر المتعلق بالحب الحقيقي. |
Bu sadece bir yaz kaçamağıydı. gerçek aşk değil. | Open Subtitles | هذا مجرد إعجاب خلال الصيف ليس حباً حقيقياً |
Hem gerçek aşk, hem sana dokunmamış bile. Salak bir herif. | Open Subtitles | حبّ حقيقي وهو لَمْ يَضعْ يَدّة عليك؟ |
Önemli değil. Bu gerçek aşk. | Open Subtitles | ذلك ليس مهمًّا، إنّه حبّ حقيقيّ |
"gerçek aşk iki bedende tek ruh olmak demektir. | Open Subtitles | إن الحب الحقيقى هو أن تكون اثنين ، ثم واحد |
Çocuk, evlilik ve gerçek aşk istiyorum. | Open Subtitles | أريدُ أطفالاً، زواجاً، حبّاً حقيقيّاً. |
Belki de bu gerçek aşk için bekleme olayı bize bir şey kazandırmıyor. | Open Subtitles | ربما كل هذا الإنتظار للحب الحقيقي لا يحرز لك أي تقدّم |
Bir drama, gerçek aşk öpüşmesiyle biter. | Open Subtitles | rlm; ينتهي المسلسل بقبلة حب صادقة |