"giyme" - Traduction Turc en Arabe

    • ترتدي
        
    • ارتداء
        
    • تلبس
        
    • ترتديه
        
    • إرتداء
        
    • لبس
        
    • ترتد
        
    • تلبسي
        
    • لاترتدي
        
    • التنصيب
        
    Bana bir iyilik yap da işte giydiğin takımlardan giyme. Open Subtitles اصنع لي معروفًا لا ترتدي أيًّا من بِذل العمل خاصتك
    Giderken spor ceket ve bol pantolon giyme! Open Subtitles لا ترتدي جاكتاً رياضياً و بنطلوناً فضفاضاً و أنت تبيع
    Sadece prens Nawab Shah Jahan şerefin rengi olan beyaz giyme hakkına sahipti. TED احتفظ أميرنا، نواب شاه جاهان، بحق ارتداء اللون الأبيض، لون الشرف، لكن لنفسه فقط.
    Bir daha ki sefere, siyah çorap giyme. Aptal gibi görünüyordun. Open Subtitles في المره المقبل لا تلبس جوارب سوداء لقد بدوت كحمار
    - Tamam, lütfen bir daha giyme. - Tamam, ben de giymeyecektim zaten. Open Subtitles ـ بل كانوا بحاجة إلى ديناصورات حقيقية ـ حسناً، أرجوك لا ترتديه مجدداً
    Vampir 101... Kahvaltının bulaştığı tişörtünü okulda giyme. Open Subtitles لا يتعيّن على مصّاص الدماء إرتداء طعامه مجبئاً بهِ إلى المدرسة.
    Karşı cinsin kıyafetlerini giyme konusu bir terapistin anlayabileceği derinlikte. Open Subtitles لبس ملابس الجنس الآخر تفسر عن شيئئ أعمق معالجة نفسية ممكن ان تساعدك
    Şu diyaframı gösteren takımların hiçbirinden giyme. Geçen senede kaldı. Open Subtitles لا ترتدي ملابس مكشوفة من على البطن نحن في نهاية العام
    Amma kirlisin! Bu ceketi giyme artık. Open Subtitles أنت متسخ كثيرا لا يجب أن ترتدي هذا المعطف بعد الآن
    Sana kaç kez söyledim şu amına koyduğumun şapkasını burada giyme diye? Kaç kez? Open Subtitles كم من مرة أخبرتك ألا ترتدي تلك القبعة هنا؟
    Tamam ve lütfen o bandanayı giyme. Open Subtitles حسناً. ولا ترتدي ذلك المنديل المزين بالرسومات حول رأسك، من فضلك.
    Yani, kot pantolon giyme, görgüsüz değiliz. Open Subtitles أعني لا ترتدي سراويل الجينز لأننا لسنا حيوانات
    Sana ormanın ortasında siyah deri giyme demedim mi Open Subtitles الم أنصحك بعدم ارتداء الجلد الأسود في الأدغال؟
    Kız kardeşimi, sosyal hayatımı, harcanabilir gelirimi, otuz sekiz beden giyme yeteneğimi ve şimdi de işimi kaybettim. Open Subtitles لقد فقدت أختي و حياتي الاجتماعية و دخلي الثابت و قدرتي على ارتداء مقاس 2 و كذلك وظيفتي
    İnsanların yaşadıkları yerle bu şehir arasındaki kilometre sayısı, bu tişörtü giyme olasılığıyla doğru orantılı. Open Subtitles هناك علاقة مباشرة بين عدد الأميال احد يعيش بعيدا عن المدينة واحتمال أن انها تريد ارتداء الحجاب في الواقع
    Buluşmada ne giyeceksen giy ama sakın enine çizgili bir şey giyme. - Neden? Open Subtitles لذا مهماً يكن ما تقرر إرتدائه في الموعد, لا تلبس ملابس بخطوط افقية.
    Benimleyken iç çamaşırı giyme, tamam mı? Open Subtitles انا لا يريدك أبدا أن تلبس ملابس داخلية حولي ثانية، اوكي؟
    Ve unutma, bir gömleği iki haftadan fazla giyme. Aksi halde ismin kötüye çıkar Pelle. Open Subtitles وتذكر، لا ترتديه أكثر أسبوعين في المرة الواحدة
    Alelade ve kötü bir şey giymektense hiç giyme daha iyi. Open Subtitles من الافضل عدم إرتداء أيةِ واحده يرتديها الاخرون .. حتى لاأبدو سيئه
    Taç giyme töreninde incilerle süslenmiş bir taçla beraber beyaz, güzel bir duvak giymek istiyorum. Open Subtitles أريد لبس حجاب أبيض جميل متوج باللآلئ عندما يتوج
    Yanına biraz kağıt havlu al ve süet ayakkabılarını giyme. - Ho ho ho. - Evet, bu da başka bir seçenek. Open Subtitles خذ بعض المناديل الورقية ولا ترتد حذاءك من الجلد المزأبر هذا خيار آخر
    Bir dahaki sefere kağıt giyme, doğum günü elbisenle gel. Open Subtitles في المرة القادمة لا تلبسي الورق تعال في بدله عيد ميلادك
    Oradaki bir kadın bana, annesinin ona eskiden "Pijamanın altına külot giyme ki TED هناك اخبرتني امراة ان امها اعتادت ان تخبرها لاترتدي ملابس داخلية عزيزتي تحت ثياب نومك
    Üstelik taç giyme törenimi fazlasıyla gösterişli yapar. Open Subtitles علاوة على ذلك، سوف أجعل حفل التنصيب مذهل للغاية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus