Irene'e karşı hissettiklerin, anneme karşı hissettiklerinden tamamen ayrı. Eğer burada olsaydı sana hayatına devam etmeni söylerdi. | Open Subtitles | مشاعرك تجاه ايرين منفصلة كليا عن التي كننتها لامي |
Onun için hissettiklerin kimyasal bir şey değil, sadece kaygı. | Open Subtitles | مشاعرك نحوها ليست كمياء إنما هى شعور باللهفة. |
Eğer seni neşelendirmeme izin vermeyeceksen, ...hissettiklerin hakkında konuşman gerekecek. | Open Subtitles | إذا لم تدعني أبهجك.. عليك أن تحدثني عن مشاعرك |
hissettiklerin ancak kendini ona... bırakmakla tatmin olur. | Open Subtitles | ما تشعر به فقط يكون مقنعاً أن ترمي نفسك هنا |
Şu an hissettiklerin LSD'nin etkisinden öte geliyor. | Open Subtitles | ما تشعر به الآن، إنّها مجرّد آثار من عقاقير الهلوسة |
Belki hissettiklerin konusunda dürüst olmayı deneyebilirsin. | Open Subtitles | ربما تحاولين ان تكوني صريحة حول ما تشعرين به |
- Bilemezsin, belki de hissettiklerin... - Artık duygu mu? | Open Subtitles | كيف تعلمين أن ما تشعرين به ليس عاطفه متبقيه |
Onun hakkında bildiklerin onun hakkında hissettiklerin tüm farkı yaratabilir. | Open Subtitles | ما تعلمه عنها ما تشعره تجاهها قد يصنع الفارق |
Hawk, benim için hissettiklerin yüzünden kendinden nefret etmeye devam edemezsin. | Open Subtitles | هوك، لا يمكنك أن تكره نفسك بسبب مشاعرك نحوى |
- Nasıl yani? Bana hissettiklerin için buradan gitmemi istemiyorsun. | Open Subtitles | لا تريدين ان أغادر بسبب مشاعرك نحوي |
Ona karşı hissettiklerin yüzünden bozuluyor oyunun. | Open Subtitles | مشاعرك يا فتى هي من تفسد لعبتك |
Benim için hissettiklerin kanım bu kadar tatlı olduğu için mi? | Open Subtitles | لو دمي بهذه اللذة، إذن مشاعرك مبنية.. |
Izna için hissettiklerin... tehlikeli olabilir. | Open Subtitles | مشاعرك تجاه إزنا قد تكون خطيرة |
Konunun uzmanı sayılmam ama bu elemanlarla ilgili hissettiklerin konusunda daha doğrudan konuşmalısın sanki. | Open Subtitles | انظري, أنا لست خبير لكن... ربما ينبغي عليك ان تكوني صريحة أكثر بخصوص مشاعرك مع هؤلاء الشباب |
O halde, Park Gae In için hissettiklerin neydi? | Open Subtitles | ماهي مشاعرك الحقيقية تجاه "بارك جي إن"؟ |
Yani, her zaman ağzından çıkanlar gerçekte hissettiklerin değilmiş. | Open Subtitles | لطالما كنت تقول ما تشعر به عن طريق شخص آخر |
Bildiğimiz kadarıyla hissettiklerin hiçbir manipülasyona bağlı değil ama bundan ötesi için yorum yapamam. | Open Subtitles | من ما نعرفه الآن، ما تشعر به ليس بسبب أي شكل من أشكال التلاعب، غير ذلك لا يوجد لدى تعليق |
Şu an hissettiklerin, seni ondan farklı kılıyor: | Open Subtitles | ما تشعر به الآن هو ما يجعلك مختلفاً |
Şu an hissettiklerin katil yüzünden değil. | Open Subtitles | ما تشعر به الآن ليس بسبب القاتل |
Bunlar senin düşüncelerin, ya da hissettiklerin olabilir. | Open Subtitles | ولكن ربما ما تفكرين به أو ما تشعرين به |
April, hissettiklerin normal. | Open Subtitles | آبريل، الذي تشعرين به طبيعيٌ جداً |
hissettiklerin artık gördüğüm gerçekliğe uyuyor. | Open Subtitles | ما تشعره أخيرًا يطابق حقيقة ما أراه |