Onu bu kadar çok istedikleri sürece benim için fark etmez. | Open Subtitles | لا يهم بالنسبة لي ، طالما أنهم يريدونها .بشكل |
Benim için fark etmez. Yarın gidecek bir yerim yok. | Open Subtitles | لا يهم بالنسبة لي، بمـا أن ليس لديّ، مكان لأكون بـه غداً. |
Benim için fark etmez. | Open Subtitles | حسناً، إما أنت أو الولاية لا يهم بالنسبة لي |
Zengin de olsan fakir de olsan benim için fark etmez. | Open Subtitles | كونك غنيه او فقيره هذا لا يشكل فرقا بالنسبه لى |
Ama benim için fark etmiyor, çünkü büyüteceğim küçük bir kızım var ve şimdi de yeni bebek geliyor. | Open Subtitles | ،لا يهمني الأمر لأن لديّ ابنتي الصغيرة التي أربيها و الآن لديّ طفلُ جديد |
Benim için fark etmez. | Open Subtitles | لا يهمني ذلك لا أُبالي |
Ve burası tek olsa bile benim için fark etmez. | Open Subtitles | وحتى لو 1 : هنا هو واحد ، لا يهم بالنسبة لي. |
Ama yapmazsan da benim için fark etmez. | Open Subtitles | لكن إذا لم تفعلي, لا يهم بالنسبة لي |
Biz birlikte olduğumuz sürece benim için fark etmez. | Open Subtitles | لا يهم بالنسبة لى المهم اننا سنكون معاً |
Benim için fark etmez. | Open Subtitles | لا يهم بالنسبة لي. |
- Benim için fark eder... | Open Subtitles | انه يهم بالنسبة لي |
Benim için fark etmez. | Open Subtitles | لا يهم بالنسبة لي. |
- Benim için fark etmez. | Open Subtitles | - لا يهم بالنسبة لي. |
- Benim için fark eder ama! | Open Subtitles | - حسنا، لا يهم بالنسبة لي! |
Benim için fark eder. | Open Subtitles | يهم بالنسبة لي |
Lucy, öyle ya da böyle benim için fark etmez. | Open Subtitles | لن يشكل فرقا لي بأي طريقة |
Benim için fark etmez. | Open Subtitles | ـ لا يهمني الأمر. |
Umurumda değil. Benim için fark etmez. | Open Subtitles | - لا بأس لا يهمني ذلك |