Böyle bir tanrı insanlığın yüce ideallerine kıyasla ahlaken daha aşağıda olurdu. | TED | فمثل هذا الرب سيكون من الناحية الخلقية أدنى من المثل العليا البشرية. |
Çaktırmayın ama karşılaştığınız zorluklar insanlığın yaşadığı en büyük zorluklardır. | Open Subtitles | ممن واجهوا التحديات التي واجهتكم هم أعظم من عرفتهم البشرية |
İ.Y.S.D.'nin olmasına izin verirsen yaratacağın tek şey insanlığın neslinin tükenişi olur. | Open Subtitles | إن سمحتي لهذا الحدث بالوقوع فالشيء الوحيد الذي ستصنعيه هو انقراض البشرية |
2,300 yıl önce İskenderiye yöneticileri insanlığın en cesur amaçlarından biriyle yola çıktılar; dünyadaki bütün bilgileri bir çatı altında toplamak. | TED | قبل 2300 عام، قرر حكام الإسكندرية تحقيق واحدٍ من أكثر الأهداف الإنسانية جرأة: جمع كل المعارف في العالم تحت سقفٍ واحد. |
Şunu biliyorum, insanlığın çöküşünün sebeplerinden biri... size özgü olan, diğerlerini öldürme davranışıdır. | Open Subtitles | أنا أعرف أحد أسباب سقوط البشر الحقيقيون كانت عادتهم غريبة بقتل بعضهم البعض |
İnsanlığın daha yüksek bir mertebesini temsil ettiğimi söyleyecek kadar ileri gitmeyeceğim. | Open Subtitles | لن أتمادى لحد أن أقول أنّي أمثّل مرحلة استثنائيّة في الجنس البشري |
Ve şehirler arası ağların tümü tek bir amaç taşır, insanlığın 21. yy'daki bir numaralı önceliği: sürdürülebilir şehirleşme. | TED | وجميع هذه الشبكات التي بين المدن مكرسة لغرض واحد، الأولوية رقم واحد للبشرية في القرن ال21: هي التحضر المستدام. |
Evet biliyorum,... ...insanlığın kendi dertleri, yoksulluk ve hatta... ...iklim değişikliği varlığına rağmen... ...neden bir kaç kedi hakkında... ...endişelendiğimiz merak edilebilir. | TED | و انا أعرف, في ضوء معاناة الإنسان و فقره, و حتى في تغير المناخ, قد يتسأل أحدنا, لماذا القلق عن قطط قليلة؟. |
Kendini iyi işlerine adamakla ilgili konuşur oldu, diğer bir deyişle, insanlığın iyiliği. | Open Subtitles | ومؤخراً، كان يتحدث بكثرة عن تكريس نفسه بالكامل لأعماله الصالحة أي تحسين البشرية |
İnsanlığın farklı gelecekler hayal etme cüretinde bulunduğu ve birçoğunun da radikal bir şekilde, eşitlikçi çizgide organize olduğu bir dönem. | TED | وقت تجرأت البشرية على الحلم بأشكال متعددة للمستقبل، بُني العديد منها على مبادئ المساواة جوهريًا. |
Bazıları şefkatle harekete geçiyor, belki bunun insanlığın temel davranışlarından biri olduğunu düşünüyor. | TED | البعض يقوده التعاطف والتراحم، وهو أحد المشاعر التي كانت إحدى أسس الأفعال البشرية المهمة. |
bunu da insanlığın iyiliği için kullanıp kullanmamak yine insanların elindedir. Ve ben hepinizi, gözlerinizi açıp etrafınızda meydana gelen | TED | هي بالفعل في أيدي البشرية لتدبيرها من أجل مصلحة البشرية، أم لا. لذلك أحثكم جميعا على الاستيقاظ وموالفة |
Ve bu olduğunda, insanlığın geçmişi, bu günü ve tüm yarattığı kültüre bakış açımız tamamen değişecek. | TED | وحين يحدث ذلك، سيغير ذلك الطريقة التي نفهم بها ماضينا، وحاضرنا والثقافة البشرية. |
Herkes çalışıyor. İnsanlığın altıda biri orada. Yakında bundan daha fazla olacak. | TED | الجميع يعمل سدس البشرية هناك. وقريباً ستكون أكثر من ذلك |
Ama insanlığın ortak öncülünü kabul etmeliyiz aksi takdirde; ormandaki hayvanlar gibi oluruz. | Open Subtitles | ولكن عليك قبول فرضية الإنسانية المشتركة، خلاف ذلك ستكون في الغابة مع الحيوانات. |
Çok fazla çalıştık insanlığın bir külçesinin kötülüğün mirasını yok etmesi için değil. | Open Subtitles | ونحن نعمل من الصعب جدا السماح لكتلة صلبة من الإنسانية تدمير تراث الشر. |
Bugün konuşmak istediğim konu bana göre insanlığın bugüne kadar girişim yaptığı dünyanın en harika maceralarindan biri: evreni anlama arayışı ve bizim buradaki yerimizdir. | TED | أود أن أتحدث اليوم حول ما أعتقد أنها إحدى أعظم المغامرات التي شرع البشر فيها، وهي السعي نحو فهم الكون ومكاننا فيه. |
Peki, insanlığın yükselen, sağlıklı, eğitimli, üretken üç milyar üyesi bize ne getirebilir? | TED | فماذا يستطيع ثلاثة بلايين نامي من أعضاء من بني البشر أصحاء ومثقفين ومنتجين أن يجلبوا لنا؟ |
İnsanlığın var oluşundan beri, ölüm ruhları çekip alıyor, anneme yaptığı gibi... | Open Subtitles | .. منذ بدايه الجنس البشري .. الموت يأخُذ كل الأرواح الخالده كمااخذأمُي |
Bugün doğan çocuklar, insanlığın ilk büyük testinde bir gezegeni yok etmeden, üstünde yaşabilecek kadar akıllı olduğumuzu görecekler. | Open Subtitles | أطفال اليوم ينتظرون منا نتيجة أكبر اختبار للبشرية هل بإمكاننا أن نكون أذكياء كفاية للعيش على كوكب دون تدميره؟ |
...Eğer Tanrının zaferine hizmet etmiyorsa insanlığın zaferine de hizmet edebilir. | Open Subtitles | ما لم يساهم بمجد الرب ويمكن أيضا أن يساهم بمجد الإنسان |
İçlerinden bir tanesi insanlığın geleceğini belirleyecek park alanında yapacağımız kısa yarışla seçeceğiz. | Open Subtitles | بديل للطاقة سيضمن مستقبل البشريّة و الذي سيحدّده سباق قصير حول موقف السّيارات |
Anlıyorum. Kuru hukuk. Alkolizm, insanlığın baş belasıdır. | Open Subtitles | . فهمت.لاكحوليات فالكحول هو أحد كوارث البشريه |
Sonunda, insanlığın ilk evcil hayvanı haline gelip topluluklarımızın sınırlarından evimize taşındılar. | TED | في النهاية انتقلوا من التهميش في مجتمعاتنا إلى داخل منازلنا، ليصبح أول حيوان أليف للبشر. |
En iyi çabalarına rağmen, insanlığın sürekli bu şey yüzünden titreşiyor... küçük hatırlatıcı. | Open Subtitles | برغم قصارى جهدك، إلا أن إنسانيتك لا تنفك تنبثق بسبب هذا التذكار البسيط. |
Roketim atmosferin üzerinde patlayacak, ...ve bütün insanlığın üzerine Bay Sweet'in lütfunu yağdıracak. | Open Subtitles | صاروخي سينفجر عاليا في الغلاف الجوي سيمطر على الانسانية كلها افضال السيد سويت |
Kendisi için yaşamıştır ve insanlığın şeref tacı olan şeyleri ancak kendisi için yaşamakla başarmıştır. | Open Subtitles | لقد عاش لنفسه وفقط بحياته لنفسه كان قادراً على أنجاز الأشياء التى هى مجد الجنس البشرى |
Bunun biraz rahatsız edici olduğunu kabul ediyorum ama daha önceden de insanlığın en iyi arkadaşı değillerdi. | Open Subtitles | لكن الأمر ليس كما لو كانوا الأصدقاء المفضلين للإنسان من قبل |
İnsanlığın kapalıyken dediğin o şeyler gerçekten o şekilde mi hissediyorsun? | Open Subtitles | ما قلتِه إليّ أثناء إخماد إنسانيّتك هل مثّل حقيقة مشاعرك نحوي؟ |
İklim değişikliği, insanlığın kolektif bir öz-portresidir. | TED | التغيّر المناخي هو الصورة الذاتية المُجمّعة للإنسانية. |