"istediğimden" - Traduction Turc en Arabe

    • رغبتي
        
    • رغبتى
        
    • برغبتي
        
    • إن كنت أريد
        
    • إن كنت أريدك
        
    • مما اريد
        
    • لأنّي أريد
        
    Yanıtı bilmek istediğimden yüzde yüz emin olmasam da soruyorum. Open Subtitles أطرح هذا السؤال رغم عدم يقيني من رغبتي بمعرفة الجواب
    Gerçeği söylemek gerekirse, burada olmak istediğimden emin değilim. Open Subtitles لأخبركم الحقيقة، إنني لست متأكداً من رغبتي بالقدوم إلى هنا
    Ki ben bile bu ailenin bir parçası olmak istediğimden emin değilim. Open Subtitles حتى أنني لستُ متأكدة من رغبتي بأن أكون من هذه العائلة
    Anlıyorum. Şu anda, beynini yemek istediğimden bile emin değilim. Open Subtitles حسناً, أفهم, الآن أنا لست متأكد من رغبتى فى إلتهام مخك
    Dünyayı görmeyi çok istesem de .seninle yapmak istediğimden emin değilim. Open Subtitles وبقدر ما أودّ السفر معكَ حول العالم، فإنّي غير موقنة برغبتي الحقيقية في ذلك معكَ.
    Ben bütün bunları yaşarken yanımda birinin olmasını istediğimden emin değilim. Open Subtitles لا أعرف إن كنت أريد أن أمرّ بذلك بينما يراقبني أحدهم
    Kartlarımı sana vermek istediğimden emin değilim dostum. Open Subtitles لست واثقاً إن كنت أريدك أن تتعامل مع بطاقاتي، يا رفيقي.
    - Elimde bir bardak ve dergilerle bir odaya girip şey yapmak istediğimden pek emin değilim. Open Subtitles فقط لست واثق عن رغبتي بالدخول لغرفة ضيقة ..مع مجموعة من المجلات وأنت تعلم
    Geri gelmek istediğimden, bunu yürütmek istediğimden.. Open Subtitles عن رغبتي في العودة إلى هنا. أردت أن أرى ردة فعله
    Kazanmak istediğimden daha çok kaybetmekten nefret ederim. Open Subtitles أكره الخسارة أكثر حتى من رغبتي بالفوز وهنالك فرق
    Ama şu an bu kadarından fazlasını istediğimden emin değilim. Open Subtitles ولكنّي لستُ متأكّدة من رغبتي في شيء أكثر من انعدام المآسي الآن
    Bunu istediğimden de emin değilim işte. Tanrım, her şey eskisi gibi olsa keşke. Open Subtitles ولستُ متأكّدة أيضًا من رغبتي في ذلك، ربّاه، لمَ لا تظلّ الأمور على حالها؟
    Mücadele istediğimden vazgeçmedim, önemsemekten vazgeçmedim. Open Subtitles لم تتوقّف رغبتي بالقتال , لم أتوقّف عن الحرص.
    Ben bunun tartışılmasını bile istediğimden emin değilim. Open Subtitles لست واثقة حتى من رغبتي في التفاوض على هذا.
    Dün gece, bir domuz istediğimden bahsediyordum, sonra bu sabah uyandım ve o oradaydı. Open Subtitles ليلة البارحة كنت أتحدث عن رغبتي في إمتلاك خنزير وعندما إستيقظت هذا الصباح كان موجوداً
    Lily, beni bu akşamki büyük aile yemeğine davet etti ve ben gitmek istediğimden emin değilim. Open Subtitles لقد دعتني "لي لي" , لذلك الحفل العائلي الكبير الليلة ولست واثقا من رغبتي في الذهاب
    Bunu yapmak istediğimden emin değilim. Open Subtitles لستُ متأكدة من رغبتي بتحسن الأمور
    İstediğimden bile emin değildim. Open Subtitles ولم أكن متأكدًا من رغبتي من فعل هذا
    Artık parayı istediğimden emin değilim. Open Subtitles إننى لم أعد متأكداً من رغبتى في الحصول على المال ..
    Um... teşekkürler, ama zorba olmayı istediğimden emin değilim. Open Subtitles شكرا لكنّي لست متأكدا برغبتي في أن أكون متنمّرا
    Babasız çocuk büyütmek istediğimden emin değilim. Open Subtitles انا لست متأكدة إن كنت أريد إنجاب طفلاً إلى عائلة متفككة
    Kartlarımı sana vermek istediğimden emin değilim dostum. Open Subtitles لست متأكداً إن كنت أريدك أن تتعامل مع كارتي، يا صديقي
    Hayır, yarışamazsın çünkü bu benden veya istediğimden büyük. Open Subtitles لا , لا يمكنك المنافسة , لأن هذا أكبر مني و مما اريد هل انا نرجسي الآن؟
    Zorunda olduğum için buradayım, istediğimden değil. Open Subtitles -أنا هنا لأنّ عليّ ذلك ، ليس لأنّي أريد ذلك.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus