"izah" - Traduction Turc en Arabe

    • أشرح
        
    • تفسير
        
    • شرح
        
    • توضح
        
    • تشرح
        
    • شرحت
        
    • اوضح
        
    • سأشرح
        
    • تفسر
        
    • أفسر
        
    • نشرح
        
    • يشرح
        
    • تفسيره
        
    • أوضحت
        
    • تفسيرها
        
    Ben de tam bay Mendoza'ya kazancını vergilendirmediği için nakit işlem raporu olmadan parayı kabul edemeyeceğimizi izah ediyordum. Open Subtitles لقد كنت أشرح للسيد ميندوزا أنه و مذ أنه لم يصرّح عن المبلغ بسبب الضرائب، فلا يمكننا قبول إيداعه
    Aileme saldıran adamın neyi neden yaptığını izah etmemi mi bekliyorsunuz? Open Subtitles هل تطلبينَ مني تفسير دوافعِ الرجُل الذي حاول الإعتداء على عائلتي؟
    Etkileşimin ne olduğunu izah edebilmek için, insanları toplayıp, onlara etkileşimin nasıl hayatımızın bir parçası olduğunu göstermemiz lazım. TED ومن أجل شرح التفاعل، نحن بحاجة إلى حقا جلب الناس وجعلهم يدركون كيف أن التفاعل هو جزءا من حياتهم.
    Eğer dediğiniz gibi, suçlamalar yanlışsa, bize neden Kule'den kaçmaya çalıştığınızı izah eder misiniz? Open Subtitles إذا كانت هذه الاتهامات خاطئة كما تدعي هل يمكنك ان توضح لنا لماذا حاولت الهروب من البرج؟
    Danny'nin Blackwater'e nasıl düştüğünü izah ediyor. Open Subtitles انها تشرح كيف داني إنتهى به المطاف في بلاك وت
    Bunun herkes için kafa karıştırıcı olduğunu anlıyorum. Müsadenle izah edeyim. Open Subtitles أنا أفهم تلك الحيرة لدى الجميع, دعني أشرح
    Oğlumla, birçok kere neden evden hep uzakta olduğumu izah etmek için konuşmuştum. Open Subtitles لقد حاولت في العديد من المرات أن أشرح لإبني, لما انا دائماً بعيدٌ عن البيت
    ...müsaade edin de daha uygun bir yerde izah edeyim. Open Subtitles لكن اسمحا لي أن أشرح لكما الأمر في بيئةٍ ملائمةٌ أكثر.
    İlk önce ama, nasıl ve neden olduğunu izah etmeliyim. Buraya şuan vardım. TED أولاً، رغم ذلك, ينبغي علي تفسير لماذا، وكيف، وصلت إلي هذا المكان.
    Olanları izah edemiyorum. Sanki kader beni sürükledi. Open Subtitles ليس هناك أي تفسير لهذا كما لو أني مقاد بالقدر
    İzah etmeniz gereken bazı şeyler var, Teğmen. Open Subtitles أنت أيضاً عليك تفسير بعض الأشياء أيها الملازم.
    Aslında tek yapmamız gereken şey amaca yönelik işlevleri ve de beyin davranışlarını açıklamak ve böylece izah edilmesi gereken her şeyi aydınlatmış olacağız. TED في الواقع، كل ما علينا القيام به هو شرح الوظائف الموضوعية، وسلوكيات المخ، ثم نكون قد شرحنا كل شيء يحتاج الى شرح.
    O size durumu izah etmiş, ben de anlatabilirim, onun durum için aceleyle tavsiyenizi istediğini sanıyorum. Open Subtitles لقد شرح ذلك و لكنى أعتبر أنه كان متسرعاً بعض الشئ فى طلب مشورتكما
    Saygısızlık etmek istemem Lord Uhtred ama Dan diyarındaki caddeyi niye geçtiğinizi hâlâ izah etmediniz. Open Subtitles لا تزال لم توضح لمَ عبرتَ إلى أرض الدانماركيين
    Madem öyle güvenlik güçlerini arayacağım, sen de onlara kim olduğunu izah edersin. Open Subtitles ثم سأتصل بقوات الأمن وتستطيع أن تشرح لهم
    Durumu izah edince silahları bırakmak için bir sakınca görmediler. Open Subtitles أترى إنهم لا يمانعون التخلى عن سلاحهم الآن بعد أن شرحت لهم
    Shane bunu sana izah etmiştim, kariyerim benim için çok önemli. Open Subtitles "Shane ، سبق لي ان اوضح لكم هذا ،" حياتي المهنيه المهم حقا بالنسبة لي الآن
    Sen ve Zina teyzenizden döndüğünüz zaman, bu sözlerin neden saçma olduğunu izah edeceğim. Open Subtitles الآن أنت و زينا عليكما الذهاب لزيارة العمة و لكن عندما تعود، سأشرح كل شيء لك
    Ve o bana bu şekilde izah edememişti. Bu harikaydı. Open Subtitles و أنها لم تفسر لي شيئاً واضحاً بمثل تلك الطريقة
    İkisini de imkanı yok izah edemem sana. Open Subtitles لا أستطيع على الإطلاق أن أفسر ما فعله أى منهما.
    Öyleyse asıl mesele, "insanın" aslında ne olduğunu izah edebilmektir. Open Subtitles لذا, التحدي هو أن نشرح ماهو الإنسان حقّاً ؟
    Ve tüm bunlar üretebileceğimiz biçimlerin olanaklarını izah eder. TED وكل هذا يشرح نطاق النماذج التي يمكننا إنتاجها.
    Ama aşk asla izah edemeyeceğimiz ama deneyimleyebileceğimiz bir histir. Open Subtitles ولكن الحب شعور يمكننا اختباره ولكن يمكن تفسيره أبداً
    Oğlunuzun yapacağı bir sonraki müdahalenin son hamlesi olacağını açık bir şekilde izah ettim. Open Subtitles أوضحت أنّ أي تدخل آخر من ابنك سيكون آخر تدخل لك
    Atomun çok kaprisli, basitçe izah etmek için çok farklı olduğuna inanıyordu. Open Subtitles كانت الذرة حسب اعتقاده أكثر تقلباً و أكثر غرابة من أن يتم تفسيرها بتلك البساطة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus