| Zor çünkü çoğu zaman karşı tarafın o pozisyona nasıl geldiğini anlayamıyoruz. | TED | الأمر صعب لأنه غالباً لا يمكننا الفهم بعمق كيف وصل الطرف الآخر إلى هذه المواقف. |
| karşı tarafın şüphesini çekecek yanlış bir hareket yapmaktan korktuk. | Open Subtitles | لم نكن نريد فعل أي تحركات خاطئة لزيادة شكوك الطرف الآخر |
| Bizim yaptığımız şey tam olarak orada ne olduğunu, karşı tarafın ne yapacağını bulmak. | Open Subtitles | كل ما فعلناه هو أننا وجدنا ما هو موجود فعلاً وهذا ما سيفعله الطرف الآخر بالضبط |
| Ama şimdi karşı tarafın avukatı onu yalanlamak için kürsüye başka bir şahit çıkaracaktır. | Open Subtitles | لكن الآن المُحامي المعارض يَنْوى استجواب شاهد آخر على منصة الشهود ليناقضة |
| Eğer karşı tarafın avukatı, ...müvekkilini tekrar kürsüye çağırırsa elin kolun bağlanır. | Open Subtitles | هي إذا أراد المُحامي المعارض استجواب موكلك مجدداًً يداك مكبّلتان |
| Sayın yargıç, karşı tarafın avukatı tekrar kaybedeceği için tutunacak dal arıyor. | Open Subtitles | سيادتك , محامي الطرف الآخر يتعلق بقشة لأنه يخسر مجدداً |
| Genellikle karşı tarafın temsilcisiyle bu şekilde muhabbetlere girmem ama parmağınızda yüzük olmadığı gözüme çarptı. | Open Subtitles | وليس من عادتي أن أداعب محامي الطرف الآخر لكن لم يسعني عدم ملاحظة عدم ارتدائك لخاتم |
| Ama gerçek bir hükümdar... karşı tarafın blöf yaptığını anlar. | Open Subtitles | لكنْ يفترض أنْ يعرف الحاكم الحقيقيّ متى يكون الطرف الآخر مخادعاً |
| Bu önemli çünkü karşı tarafın aslında nereden geldiğini anlamazsak etkili argümanlar sunamayız ve önemli çünkü onlara da bizim pozisyonumuzdaki sorunlara işaret etme fırsatı veriyor. | TED | هذا مهمٌ لأنه لا يمكننا تقديم حججٍ قوية إن لم نفهم دوافع ومصادر الطرف الآخر ولأنها ستمنحهم فرصة تحديد العيوب في مواقفنا. |
| - Bu karşı tarafın başına geldi. | Open Subtitles | لقد كان هذا الطرف الآخر. حسناً. |
| Bu tam olarak karşı tarafın istediği bir şey. | Open Subtitles | .هذا تماماً , ما يريده الطرف الآخر |
| karşı tarafın avukatı... açıkça kendisiyle dalga geçiyor eğer-- | Open Subtitles | المستشار المعارض يَربّي نفسه بشكل واضح إذا كانت تَعتقدُ... |
| Hanımlar önce karşı tarafın avukatını dinleyelim. | Open Subtitles | سيداتي, دعونا نسمع المحامي المعارض |
| karşı tarafın avukatıyla eskiden çıkmıştım. | Open Subtitles | المحامي المعارض, هو شخص ما كنت أواعده |
| Lafınızı kestiğim için bağışlayın fakat karşı tarafın avukatıyla konuştum ve uzun lafın kısası, sizi temsil etmekten memnuniyet duyarım. | Open Subtitles | إعذرني لكوني فظًّا ولكن لقد تحدّثت مع المُحامي المُعارض، وخُلاصة القول هي، أنّني سأكون سعيدًا لأُمثّلكم. |